Hollanda hükümetinde 'Ajax-Maccabi Tel Aviv' krizi: Bakan istifa etti

Amsterdam'da oynanan futbol maçı sonrasında yapılan kabine toplantısında bakanların Müslüman göçmenler hakkında ırkçı yorumlarda bulunduğunu söyleyen Fas doğumlu devlet bakanı Achabar istifa etti.

"Polis devleti" (Fotoğraf: Reuters)
Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Hollanda’da geçen hafta oynanan Ajax - Maccabi Telaviv UEFA Avrupa Ligi maçı sonrası başkent Amsterdam’da yaşanan şiddet olayları, hükümet krizine yol açtı.

BBC Türkçe'den Yusuf Özkan'ın haberine göre, koalisyonu oluşturan aşırı sağ ve sağ partili bakanların kabine toplantısında Müslüman göçmenler hakkında ırkçı yorumlarda bulunduğunu belirten Fas doğumlu Devlet Bakanı Nora Achabar istifa etti. Koalisyonda kilit konumda olan merkez sağcı Yeni Sosyal Sözleşme Partisi'ne (NSC) mensup diğer bakanların da istifa yönünde görüş bildirilmesi, krizi derinleştirdi.

5 KİŞİ DAHA GÖZALTINA ALINDI

Amsterdam'da geçen hafta perşembe akşamı oynanan Ajax - Maccabi Telaviv maçı öncesi ve sonrasında İsrailli taraftarlar ile Filistin'i destekleyenler arasında olaylar yaşanmıştı. Hollanda polisi ve muhalefet partilerine göre, Amsterdam'a gelen 2 bin 600 kadar Maccabi Telaviv taraftarının, karşılaşma öncesi bazı binalardaki Filistin bayraklarını indirmesi ve Araplar aleyhine slogan atması kentteki gerilimin artmasına neden oldu.

Karşılaşma sonrası gerilim daha da tırmandı. Maçın oynandığı Johan Cruijff Arena Stadyumu çevresi ile Amsterdam kent merkezinde İsrailli taraftarlar ile Filistin yanlıları arasında çatışmalar yaşandı. Amsterdam polisi 10'u İsrailli, toplam 62 kişiyi gözaltına aldı. Video görüntülerinin incelenmesinin ardından beş kişi daha hafta içinde gözaltına alındı.

YAŞANANLAR 'ÇİFTE VATANDAŞLIK' VE 'UYUM' TARTIŞMASI BAŞLATTI

Hükümetin büyük ortağı aşırı sağcı Özgürlük Partisi (PVV) ile Dilan Yeşilgöz liderliğindeki liberal sağ Özgürlük ve Demokrasi İçin Halk Partisi (VVD), olaylardan Müslüman toplumunu sorumlu tutarak, sert açıklamalar yaptı.

PVV lideri Wilders ile VVD lideri Yeşilgöz, 'antisemitizm suçu işleyen çifte pasaporta sahip kişilerin Hollanda vatandaşlığından atılmasını' istedi.

Hollanda'da artık çifte vatandaşlık artık mümkün değil. Bu haktan, ağırlıklı olarak daha önce yasal kazanım elde eden Türkiye ve Faslı göçmenler yararlanıyor.

Başbakan Dick Schoof da uyum krizine vurgu yaparak, 'antisemitizm suçu' işleyen çift uyruklu kişilerin Hollanda vatandaşlığından atılması önerisine olumlu baktıklarını açıkladı. Wilders ve Yeşilgöz, Amsterdam'da yaşanan olayların 'uyum krizi' nedeniyle yaşandığını ve sorumluların 'Yahudileri düşman olarak kabul eden Müslümanlar olduğunu' savunması, hem muhalefet partilerinde hem de 20 sandalye ile koalisyonu ayakta tutan hükümet ortağı NSC'de rahatsızlık yarattı.

ACHABAR: UYUM KRİZİ SÖYLEMİYLE İNSANLAR AYRIŞTIRILIYOR

Lahey'deki siyasi kaynaklara göre, pazartesi günü Amsterdam'daki olayları görüşmek için olağanüstü toplanan bakanlar kurulunda da Müslüman göçmenlere yönelik 'ırkçı' suçlamalar üzerine, Fas kökenli NSC üyesi Sosyal Yardım ve Gümrüklerden Sorumlu Devlet Bakanı Nora Achabar'ın tepkisine neden oldu. Achabar, dört kuşaktır Hollanda'da yaşayan ve toplumun bir parçası olan insanların 'uyum krizi' söylemiyle ayrıştırıldığını söyledi.

Achabar, Hollanda'da yayımlanan Parool gazetesine yaptığı açıklamada, uyum krizi kavramının 'Müslümanları disipline etmek, aşağılamak, disipline etmek ve cezalandırmak için kullanıldığını' söyledi.

Fas doğumlu 42 yaşındaki bakan, cuma günü yapılan olağan bakanlar kurulu toplantısında, bazı meslektaşlarının 'ırkçı açıklamaları' nedeniyle istifa ettiğini duyurdu. Nora Achabar ile aynı partiye mensup diğer altı bakanının da istifa eğiliminde olması nedeniyle, bakanlar kuruluna ara verildi. Koalisyonu oluşturan dört partinin liderleri olağanüstü toplantı kararı alırken bakanların hükümet binasından ayrılmamaları istendi.

KOALİSYON PARTİLERİNİN LİDERLERİ BİR ARAYA GELDİ

Koalisyon partilerinin liderleri, hükümetin geleceğini görüşmek amacıyla Türkiye saati ile 20:00'de bir araya geldi. NSC'nin desteğini çekmesi halinde, aşırı sağcı PVV öncülüğündeki koalisyon hükümetinin ayakta kalma şansı bulunmuyor.

Ana muhalefetteki sosyal demokrat İşçi Partisi - Yeşil Sol Parti ittifakı başta olmak üzere, muhalefet partilerinin çoğunluğu, ırkçı açıklamaların yapıldığı bakanlar kurulu tutanaklarının kamuoyuna açıklanmasını istedi.

Irkçılığın Hollanda yasalarına göre suç olduğunu ve bakanlar kurulunda bu tür açıklamaların kabul edilemeyeceğini vurgulayan sol partiler, anayasanın, tutanakların açıklanmasına olanak tanıdığını belirtti. Muhalefet partileri, bu konuda Başbakan Dick Schoof'tan açıklama isterken, meclisi de genel görüşmeye çağırdı.

'HÜKÜMET TÜM HOLLANDA'YI KUCAKLAYAMIYOR'

Sol partiler, Bakan Achabar'ın istifasını olumlu bir adım olarak değerlendirerek, aşırı sağcı PVV öncülüğündeki hükümetin, tüm Hollanda'yı kucaklayamadığını savunuyor. Muhalefete göre, özellikle Wilders ve Yeşilgöz'ün Müslümanları hedef alan açıklamaları, toplumda ayrımcılığı körüklüyor.

Hükümetteki görevinden istifa eden Nora Achabar, daha önce Lahey Savcısı olarak görev yapıyordu. Achabar, geçen yıl kurulan NSC'ye katılarak milletvekili seçilmişti. NSC üyesi Vergilendirmeden Sorumlu Devlet Bakanı Folkert Idsinga da, PVV lideri Wilders'in, ticari faaliyetlerine ilişkin kapsamlı bilgi vermediği yönünde eleştirilmesi üzerine, 'dürüstlüğüne saldırı' gerekçesiyle önceki hafta istifa etmişti.

(ALINTI)