İcradaki dosya sayısı 23 milyona yaklaştı: 2021'de çok sayıda iflas yaşanacak
TMMOB Makina Mühendisleri Odası'nın hazırladığı raporda batık krediler nedeniyle 2021'de çok sayıda şirketin iflas edeceğine işaret edildi. Raporda icra dairelerindeki dosyaların sayısının 23 milyona ulaştığı belirtilerek "2021, alacaklıların kapıya dayanacağı, borçluların uykularının kaçacağı bir yıl olmaya aday" denildi.
DUVAR - TMMOB Makina Mühendisleri Odası, her ay iktisatçı-yazar Mustafa Sönmez’in katkısıyla hazırladığı sanayinin sorunları bülteninin 65’incisini, kredi patlaması sonrası ekonomide gündeme gelebilecek batık krediler sorununa ayırdı.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), Türk Bankalar Birliği (TBB), Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Merkez Bankası, Hazine ve Maliye Bakanlığı verileri kullanılarak yapılan analizde özellikle haziran sonrası ucuzlatılan ve yıllık 1 trilyon lirayı aşan kredi genişlemesinin kredi dönüşlerinde yaratacağı sorunlara dikkat çekildi. Pandemi nedeniyle geri ödemelerde sağlanan toleransın sonuna gelindiği ve bankaların yeni yılda borçlu firmaları sıkıştıracağı; çok sayıda iflas, el değiştirmenin gündeme gelebileceğine işaret edildi.
'UYKULARIN KAÇACAĞI BİR YIL OLMAYA ADAY'
Analizde şu noktalara vurgu yapıldı:
“2018 ortalarından beri yaşanan küçülme, AKP rejiminin kredi musluklarını açmasıyla ve genişlemeci para politikalarıyla hafifletilmeye çalışıldı. Hem şirketlerin hem tüketicilerin krediye erişimi, özellikle kamu bankaları kullanılarak erişimi kolaylaştırılan kredi kullanımı özendirildi ve bu sayede ekonominin daha sert daralması önlenmek istendi. 2020 yılında GSYH’de ya yüzde 1 dolayında bir küçülme olacak ya da ekonomi küçülmeden, belki de yüzde 1 büyüyerek yılı bitirmiş görünecek. Genişlemeci para politikası, bir ölçüde hedefe ulaşmaya yaradı ama geriye hem şirketler hem tüketiciler kesiminde borçluluk hızla arttı ve kredilerin geri dönüşü ile ilgili endişeler de çoğalmaya başladı. Pandemi gerekçesiyle, yeniden yapılandırılan krediler, tahsili gecikmesine rağmen süresi uzatılan takipteki krediler ile “top çevrildi” ama 2021, alacaklıların kapıya dayanacağı, borçluların uykularının kaçacağı bir yıl olmaya aday.”
'BİRÇOK FİRMA VE ESNAF İCRALIK OLDU'
Raporda, icra dosyalarındaki artış da gözler önüne serilerek, “2018 ortalarında başlayan ekonomik daralma, üstüne gelen pandemi koşulları ile bunalan birçok irili ufaklı firma, esnaf, koşullara ayak uydurmakta güçlük çekince icralık oldu. İcra takiplerinin Covid-19 salgını nedeniyle üç aya yakın bir süre durdurulmuş olmasına rağmen, icra dairelerinde bekleyen (UYAP üzerinden açılan) dosya sayısı son bir yılda 1 milyon 974 bin adet artarak 11 Aralık itibariyle 22 milyon 759 bin oldu” denildi.
Öte yandan, artan icra takiplerine ilişkin şu veri paylaşıldı:
“2020 boyunca 5 milyon 924 bin yeni icra dosyası gelirken, 5 milyon 274 bin dosya ise sonuçlandırıldı. Geçen yıldan devredenlerle birlikte halen derdest olan dosya sayısı 1 milyon 974 bin adet artarak 22 milyon 759 bine yükseldi. 2019’da 11 Aralık itibariyle 20 milyon 784 bin dosya derdest bulunuyordu. İcra takipleri pandemi nedeniyle, 21 Mart-21 Haziran 2020 tarihleri arasında durdurulduğu için, icra dairelerine gelen dosya sayısında geçen yıla göre yüzde 32,4 oranında azalma yaşandı. Bu azalmaya rağmen derdest dosya sayısında geçen yıla göre artış sürüyor.”
'TAKİBE ALINAN KREDİLER 166 MİLYAR TL’YE YAKLAŞTI'
12 ayda kredi hacminin yüzde 40’ın üstünde artırıldığının belirtildiği raporda yurtiçi kredilerin 8 Aralık itibariyle 3,7 trilyon TL’ye yükseldiği aktarıldı. Raporda en dikkat çeken başlıklardan biri ise bireysel kredilerdeki artış ve takipteki kredilerin geldiği seviye oldu. 2019 sonlarında 2,6 trilyon TL olan kredi stoku 1,1 trilyon TL arttı. Sektörel olarak bakıldığında miktarsal artışta ilk sıra tüketici kredileri ya da “bireysel krediler”de. Tüketici kredileri 12 ayda yüzde 46 arttı ve 260 milyar TL daha kredi kullanıldı. Zamanında ödenmediği için takibe alınan krediler TBB verilerine göre ekim sonunda 166 milyar TL’ye yaklaştı. Tahsili gecikmiş alacaklar 2019 yılı sonunda toplam kredilerin yüzde 5,7’si iken 2020 Ekim ayında yüzde 4,5’e geriledi. Raporda batık kredilere ilişkin şu veriler paylaşıldı:
“Batık kredi oranındaki bu gerilemenin altında, bankaların donuk alacaklarına ilişkin 90 gün olan asgari gecikme süresinin, salgına karşı alınan önlemler kapsamında 31 Aralık 2020 tarihine kadar geçerli olmak üzere 180 güne çıkarılmış olması, ve bu önlemin yenilenerek 31 Haziran 2021’e kadar uzatılması, taksit öteleme ve yeniden yapılandırma uygulamaları yatıyor. Bu tolerans, takibe düşmesi muhtemel kredileri henüz batık göstermiyor. 2021’de aynı durumun devam mı edeceği yoksa 90 gün uygulamasına geri mi dönüleceği henüz bilinmiyor. Bu, sadece batığı makyajlamak gibi okunabilir.”
'REEL SEKTÖR İÇİN, EN SANCILI SÜREÇ BAŞLIYOR'
“Bundan sonra pandemi bitene kadar gelirler düşük, buna karşılık kredi desteği pek olamayacak” ifadesine yer verilen çalışmada, şirketlerin zor bir dönemece girdiği belirtildi. Raporda batık kredilerin yaratacağı sorunlar da ele alındı:
“Bu durumda şirketler kendi başlarının çaresine nasıl bakacaklar? Sahiplerinin, ortaklarının şirkete sermaye koyması, olmadı küçülmeye gitmesi, yeni ortaklıklar kurması ya da şirketi satması, kısaca yeniden yapılanması, daha önce kriz, daralma dönemlerinde deneyimlenmiş davranışlar. Kısacası, reel sektör için, en sancılı süreç başlıyor. Bu süreçte devlet şirketler için yönlendirici ve yol gösterici olursa sancı azalır, süre kısalır, dönüşümün maliyeti de düşer. Tersi, sert yaprak dökümleri olur.”
Sektörel bazda ise şu veriler paylaşıldı:
“Tekstil, metal ana ve gıda sektörlerinin ilk 3 sırayı aldığı son yılın 254 milyar TL’lik taze kredi kullanımında inşaat girdisi üreten alt dal ile otomotivin her bir alt dalı 20 milyar TL’nin üstünde kredi kullandılar. Bunları, rafineri, kimya ve kauçuk alt sektörleri izledi. Çiftçilerin kredi borcu da 120 milyar TL’yi geçmiş durumda.” (ANKA)