İHD'den çıplak arama açıklaması: İnsan onurunu hedef alan her tür iddia soruşturulmalı

İZMİR - İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi Kadın Komisyonu, son günlerde gözaltı işlemlerindeki işkence, kötü muamele ve hak ihlalleri ile ilgili basın toplantısı düzenledi.

İHD Şube binasında düzenlenen basın toplantısında konuşan İHD yöneticisi Cemile Karakaya, derneğe yapılan başvurulardan ve basındanki haberlerden takip ettikleri üzere son dönemlerde kolluk güçlerinin barışçıl, demokratik, gösterilere şiddetli bir şekilde müdahale ettiğini, darp ve işkence ile gözaltı işlemi yaptığını belirtti.

İşkence ve kötü muamele uygulamalarının yanı sıra onur kırıcı bir uygulama olan çıplak arama dayatması yapıldığını hatta uygulandığını derneğe yapılan başvurulardan öğrendiklerini söyleyen Karakaya, kısa bir süre önce Uşak Emniyeti Müdürlüğü'nde 30 kadına yapıldığı iddia edilen çıplak aramanın bugün yine gündemde olmasının son derece üzücü ve tedirgin edici olduğunu ifade etti.

'ÇIPLAK ARAMA BİR İŞKENCE BİÇİMİDİR'

“Çıplak arama bir işkence biçimidir. Ve özü itibari ile hukuka aykırı niteliktedir” diyen Karakaya, “Özellikle çıplak arama uygulaması son dönemde işkence suçu kapsamında eril bir şiddet biçimi olarak kadınlara uygulanmaktadır” ifadelerini kullandı.

Karakaya, çıplak aramanın ve iç beden aramasının bir hak ihlali ve suç olduğunu vurguladı.

Uluslararası hukukta işkence ve kötü muamelenin açıkca yasaklandığını belirten Karakaya, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'nin 5'inci maddesinde hiç kimseye işkence yapılamayacağının, zalimane, insanlık dışı veya onur kırıcı davranışlarda bulunamayacağının ve ceza verilemeyeceğinin ifade edildiğine dikkat çekti.

'ERİL ŞİDDET BİÇİMİ OLARAK İCRA EDİLİYOR'

İşkencenin Türk Ceza Kanunu'nda da suç olduğunu hatırlatan Karakaya, şöyle devam etti:

“Oysa görülüyor ki; işkence farklı şekillerde giderek artmakta insan onurunu kişi bütünlüğünü hedef alan, acı veren, aşağılayıcı, onur kırıcı, fiiller olarak icra edilmeye devam edilmektedir. Çıplak arama ve zorla soyma fiilleri kişinin mahremiyetini ihlal eden ruhsal bütünlüğüne zarar veren ve cinsel şiddet boyutlarında işkence fiilleri olarak icra edilmektedir. Son dönem ilimizde özellikle kadınlara yapılan gözaltılar da çıplak aramanın eril bir şiddet biçimi olarak icra edildiğini görmekteyiz.”

'İŞKENCE HİÇBİR KOŞULDA İLERİ SÜRÜLEMEZ'

İzmir’de Las Tesis dans eylemi sonrası dans eden kadınlar hakkında soruşturma başlatılması ile başlayan kadına yönelik saldırıların devam ettiğini söyleyen Karakaya, yaşanan hak ihlallerini şu şekilde sıraladı:

“21.07.2020 tarihinde İzmir’de 12 kadın darp edilerek gözaltına alındı. 05.08.2020 tarihinde İzmir’de 16 kadın ters kelepçe takılarak ve saçlarından sürüklenip darp edilerek gözaltına alındı. 12.09.2020 tarihinde Uşak emniyetinde gözaltındaki kadınlara çıplak arama dayatması yapıldığı iddia edildi. 27.11.2020 tarihinde İzmir’de 9 kadına ev baskını ile gözaltı yapıldı. 01.12.2020 tarihinde Denizli’de TJA Aktivisti ve HDP Parti Meclisi üyesi 3 kadına ev baskını ile gözaltı yapıldı. 01.02.2021 ve 05.02.2021 tarihlerinde demokratik yasal haklarını kullanarak basın açıklaması yapmak isteyen öğrencilerin gazlı müdahale ve darp ile gözaltına alınması, gözaltındaki kız öğrencilere çıplak arama dayatması iddiası. Yine 03.02.2021 tarihinde Emek ve Demokrasi güçlerinin yaptığı basın açıklamasına gözaltı yaparken şiddet uygulanması.”

Son olarak işkencenin her koşulda mutlak yasak olduğunu, hiçbir gerekçenin işkenceyi meşru kılmadığını vurgulayan Karakaya, “İnsan onurunu hedef alan her tür iddianın derhal ve acilen soruşturulması gerekmektedir. İşkence ve kötü muamele hiçbir koşulda ileri sürülemez ve mutlak olarak yasaktır” dedi. (DUVAR)