İmamoğlu Hacıbektaş'tan ev aldı: 'Bir anahtarını Kılıçdaroğlu'na diğerini Özel'e vereceğim'

Hacıbektaş'taki KİPTAŞ Projesi açılışında konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, evinin bir anahtarını Kemal Kılıçdaroğlu'na, bir anahtarını da Özgür Özel'e vereceğini söyledi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Nevşehir'in Hacıbektaş ilçesinde inşa edilen KİPTAŞ Mihmandar Projesi, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu'nun katılımında düzenlenen törenle teslim edildi.

ANKA'nın aktardığına göre törende konuşma yapan İmamoğlu bu toprakların kendisini heyecanlandırdığını belirterek, bu yapı sayesinde Hacıbektaşlı olduğunu söyledi.

İmamoğlu'nun "Sayın önceki dönem genel başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu da öyle bir niyet söylemişti. Bir kere benim evim Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun evi zaten. Bizim evimiz birbirimizin evi. Dolayısıyla biz evimizin anahtarını bir tane değil iki tane yaparız, birini Sayın Kılıçdaroğlu'na veririz. Hatta üçleriz onu, öbüründe Özgür Özel'e veririz. Zaten paylaşımla olsun istedik evlerimiz. Ama 'ben bu fırsatı kaçırmayayım ben burada komşu olayım' diyen özellikle bu İstanbul ve diğer şehirlerdeki dostlarımızı da bu projeye mihmandar olmaya davet ediyoruz" açıklaması dikkat çekti.

Bir vatandaşın "Hacıbektaş'a doğal gaz istiyoruz" talebine İmamoğlu, "İstemenin sınırı yok. Ama biz de ne istiyoruz biliyor musunuz? Önümüzdeki genel seçimde iktidar olmak istiyoruz. Milletine hizmette sınır tanımayan kadrolar kurmak istiyoruz" yanıtı verdi.

İmamoğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

MİHMANDARLIK ETMEYE GELDİM: Hacıbektaş-ı Veli'nin ruhu beni çok heyecanlandırıyor. Felsefesi, hayata bakışı, insana bakışı beni çok heyecanlandırıyor. Bu toprakların erenleri, bu toprakların alimleri, iyi hizmet etmiş insanları beni hizmet ederken nasıl daha çok başarılı olabilirim, heyecanını ve ruhunu sorumluluğunu bana yüklüyor. Hacı Bektaş-ı Veli o sorumluluğu yükleyen bizi bu topraklara bağlayan insanları birbirine bağlayan olağanüstü bir değerimiz. Dolayısıyla Hacı Bektaş'a bir hizmeti daha kazandırmanın gururuyla buradayım. Hepinizle bir arada olmaktan çok mutluyum. Müsaade ederseniz bugün ben size mihmandarlık etmeye geldim. Tabii mihmandar olmak çok önemli bir sorumluluk iyi ağırlayan insan olmak, iyi ağırlayan, geleni mutlu eden, huzurlu kılan olmak aslında belediye başkanı olmak da bir mihmandarlık anlamına gelir. Şehrin yaşayanlarına, şehrin misafirlerine mihmandar olabilmek. Bu kapsamda bugün burada çok anlam yüklü bir projenin beraberce hayata geçişine tanıklık ediyoruz. Bu proje pat diye doğmadı elbette.

SORUMLULUĞUMUZ BİTMEDİ: Sevgili dostlarımız burada bulunan çok değerli misafirlerimiz var. Ev sahiplerimiz var. Değerli partimizin üst yöneticileri, genel başkan yardımcıları, milletvekilleri, parti meclisi üyelerimiz var, il başkanlarımız var. Elbette çok kıymetli belediye başkanı dostlarımız var. Burada ev sahibi olan misafirlerimiz var. Değerli bir iş çıktı. 12-13 yıl önce buraya gelmeye başladığım andan itibaren üzülerek ifade edeyim Hacı Bektaş ilçemiz sağlıklı hizmet alabilmiş ve altyapı, üstyapı konusunda insanları mutlu eden bir görüntüsü yoktu. Belediye başkanı olduktan sonra ilçe belediyeleriyle özellikle bazı dönemsel katkılar sunmuş olsak da bunlar geçici katkılardı. Tabii bu topraklarda Hz. Mevlana, Hacı Bektaş-ı Veli gibi isimlerin olduğu yere hizmet etmek, insanlığa hizmet etmektir. Çünkü onların felsefesi sadece bu topraklara değil, bütün dünyaya yayılmış kabul görmüş evrensel isimler, evrensel düşünürlerdir. O bakımdan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduktan hemen sonra dedim ki bizim bu ilçeye hizmet etmemiz, İstanbul halkı adına buraya katkı sunmamız bizim insanlığa borcumuzdur dedim. Ve arkadaşlarımla hemen bu konuda bir iş birliği yaparak bu burada çok değerli hizmetleri Hacı Bektaş ilçesiyle buluşturduk. Ama manevi alanların düzenlenmesi ama yolu kaldırımı meydanların yapılması veya birçok konu. Sorumluluğumuz bitti mi? Bitmedi. Devam ediyor. Katkı sunmaya da devam edeceğiz. Tabii ben buraya bu hizmetler sunulup gidip gelirken hemen aklımdan şu geçti; biz buraya bir proje daha kazandıralım. O proje ki burayı yüksek ilgisi olan insanların da gelip kalabileceği bir örnek konut projesi yapabilir miyiz diye.

BİR YAŞAM MERKEZİ HEDİYE ETTİK: Şimdi bu proje aslında buraya sadece bir konut projesi yapmak değil, aynı zamanda İstanbul'un dışından gelen insanların burada kalması, hatta daha çok misafirlerini ağırlaması yönünde özel bir alan oluştu. İçindeki kreşi önemsiyorum. Buradaki çocuklara eğitim hizmeti verecek. Umut ederiz ki burada hem ilçe belediye başkanımızla konuşuruz şehrimizin belediye başkanıyla konuşuruz iş birliği içerisinde bir kreş eğitimini bizim de desteğimizle burada yaparız. Tabi aşevimiz dönemsel hizmetleri olacak. Sosyal tesis ayırdığımız alanımız buranın güçlü bir sivil toplumuyla birlikte hareket edebilir ve burayı o anlamda güçlü bir buluşma merkezine dönüştürebilir. Dolayısıyla bir yaşam merkezi hediye etmenin gururunu yaşıyoruz.

BENİM EVİM SAYIN KILIÇDAROĞLU'NUN ZATEN: Bir farklı yanıyla proje ilk satışa çıktığında birbirimize söz vermiştik. Önce ilk alışverişi İbrahim amca yapacaktı. İbrahim Polat abimiz. İkinci konut alışını da ben söz vermiştim. Bir de söz verdik dedik burada indirim mindirim yok. Herkes buraya hakkını verecek. Dolayısıyla ben aslında bu yapı sayesinde Hacıbektaşlı oldum. Sizlerin bir hemşehrisi oldum. Tabi yani Sayın Genel Başkan önceki dönem genel başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu da öyle bir niyet söylemişti. Bir kere benim evim Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun evi zaten. Bizim evimiz birbirimizin evi. Dolayısıyla biz evimizin anahtarını bir tane değil iki tane yaparız, birini Sayın Kılıçdaroğlu'na veririz. Biri bizde kalır. Hatta üçleriz onu, öbüründe Özgür Özel'e veririz. Tabi zaten paylaşımla olsun istedik evlerimiz. Ama 'ben bu fırsatı kaçırmayayım ben burada komşu olayım' diyen özellikle bu İstanbul ve diğer şehirlerdeki dostlarımızı da bu projeye mihmandar olmaya davet ediyoruz. Onlar da konuklarını ağırlasınlar.

ÇOK ÖZENLİ DAVRANMAYA DEVAM EDECEĞİZ: Biz İstanbul'un belediye başkanı olduğumuz an itibarıyla bu cennet vatan için ne yapabiliriz memleketin her köşesine hizmeti nasıl koşturabiliriz diye baktık. Dolayısıyla şu anda mesela neredeyse maliyeti 1 milyar lirayı bulacak olan Elazığ'da Gazi Endüstri Meslek Lisesi'ni bitirmek üzereyiz. Depremde ne yazık ki büyük hasar alan ve boşaltılan Elazığ'a hizmeti getirmek adına ki kendisi de burada Gürsel Erol milletvekilimizin çağrısıyla gittik. Oranın en önemli eğitim kurumunu Gazi Meslek Lisesi'ni Mustafa Kemal Atatürk’ümüzün hepimizin çok borçlu olduğu önderimizin ismini taşıyan lisenin yapımını üstlendik. İnşallah bu yaz bitiriyoruz. Mesela Bozüyük'te ulusal kurtuluş mücadelemizin müzesini bitirmek üzereyiz. 30 Ağustos'ta orayı açacağız. İnanın Ardahan'dan Sinop'a, Giresun'dan Hatay'a deprem bölgesinde her noktasında sorumluluğumuzu yerine getirmeye gayret ettik. Şimdi Nevşehir'deyiz. Hacıbektaş'tayız. Türkiye Belediyeler Birliği Başkanlığı görevini teslim aldık. Türkiye'de yerel demokrasinin hakkını hukukunu korumak için özenli davranmaya devam edeceğiz

(HABER MERKEZİ)