İmamoğlu: Tarih bize bir şans verdi, elimize yüzümüze bulaştırdık
Mor Zirve'de konuşan İBB Başkanı İmamoğlu, İstanbul Sözleşmesi’ne değinerek, “Tarih bize değerli bir şans verdi: İstanbul Sözleşmesi. Onu da elimize, yüzümüze bulaştırdık” dedi.
DUVAR - İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından başlatılan ve ilki “İstanbul Sözleşmesi”ni temel alan ‘Mor Zirve’nin ikincisi düzenlendi. Zirvede konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Tarih bize değerli bir şans verdi: İstanbul Sözleşmesi. Onu da elimize, yüzümüze bulaştırdık. İstanbul Sözleşmesi'ni, Ankara'daki arkadaşlar, yine bir avuç insan her konuda olduğu gibi paramparça hale getirdiler. Ama mücadelesi ve çözüme kavuşturulmasıyla ilgili adımları devam etmekte” dedi.
İstanbul Kongre Merkezi’nde yapılan zirve, Yerel Eşitlik Eylem Planı’nı (YEEP) izlenmesini ve değerlendirilmesini merkeze koyarak “Birlikte Çok, Eşit ve Tok” sloganıyla düzenlendi. Zirve boyunca eşitlikçi politika, ortak tutum ve söylemlerin geliştirilmesine yönelik etkinlikler, sunumlar, sempozyumlar gibi etkinlikler olacak. Zirvede; sivil toplum kuruluşları, kurumlar ve bireysel katılımcılarla birlikte YEEP’in günlük hayata yansımalarını içeren paylaşımların yapıldığı bir program da sunulacak.
Sabah saatlerinde başlayan zirvenin açılış konuşmasını İBB Kadın ve Aile Hizmetleri Şube Müdürü Şenay Gül yaptı. Gül, “Yerel eşitlik eylem planını ikinci Mor Zirve'nin merkezine aldık. Mor atölyelerde 100’den fazla katılımcıyla bir araya geldik. Planın hangi noktalara temas ettiğini ve neleri güçlendirebileceğimizi konuştuk” dedi.
‘EŞİTSİZLİK ARTIYOR’
Gül’den sonra konuşan İmamoğlu ise göreve gelmeden önce 'adil, yeşil ve yaratıcı' bir İstanbul’un sözünü verdiklerini ifade ederek, “Göreve geldikten sonra da bu hedefe yönelik çalışmalarımızı hızla uygulamaya aldık. Ülkemizde ne yazık ki birçok alanda eşitsizliklerin her geçen gün arttığı bir dönemden geçiyoruz. Burada en çok öne çıkan ve en acil şekilde çözüme kavuşturmamız gereken konulardan biri de cinsiyet eşitsizliği. Ne yazık ki kadınların sosyal hayatta, iş dünyasında ikinci plana atılmak istendiği; şiddete, tacize, cinayetlere kurban gittiği; şehrin sokaklarında güven içinde hissederek yürümekte bile zorlandığı günler yaşıyoruz. Bu konuda toplum olarak bir zihniyet değişikliğine çok acil bir şekilde ihtiyaç duyduğumuz açık” dedi.
‘ONUR DUYUYORUM’
İmamoğlu, İBB’deki kadın çalışma arkadaşlarının İstanbul için ne kadar değerli hizmetler sunduğunu çok iyi bildiği ifade ederek, “Bugün İBB’de gerek yönetici pozisyonlarda, gerekse İETT şoförü, zabıta memuru, metro sürücüsü gibi önceden kadınları görmeye alışık olmadığımız alanlarda birçok kadın çalışma arkadaşımız 16 milyon için çalışıyor. Onlarla birlikte İstanbul’a hizmet vermekten onur duyuyorum” diye konuştu.
‘PARAMPARÇA HALE GETİRDİLER’
Mor Zirve’nin ilkinin geçen yıl 'İstanbul Sözleşmesi’ni merkeze alarak düzenlendiğini anımsatan İmamoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
“Mor Zirve’nin ilkini düzenlemiş ve çok olumlu sonuçlar almıştık. Tarih bize şans verdi onu da elimize yüzümüze bulaştırdık. Ne yazık ki. Bu kadar asil ve bu kadar dünyada vitrine konacak bir sürecin adının içinde cinsiyet eşitsizliğini gideren bir tanımın olduğu ve kadının olduğu çağdaş bir meselenin çözüme kavuşturulması temelinin oluşturulduğu bir sürecin tarifi İstanbul Sözleşmesi dendi. Ne yazık bu İstanbul Sözleşmesi'ni, Ankara'daki arkadaşlar yine bir avuç insan her konuda olduğu gibi paramparça hale getirdiler. Ama mücadelesi ve çözüme kavuşturulmasıyla ilgili adımları devam etmekte” dedi.
İmamoğlu, belediye başkanları çalıştayına katılmak üzere geçen günlerde gittiği Van’daki ziyaretinden de bahsederek, “Van'ın Muradiye ilçesinde benim önüme tesadüfen, bir öğretmen, bir okul müdürü geldi. Bakın bunlar da erkek. ‘Kız yurduna ihtiyacımız var. Acilen’ dedi. ‘Niçin?’ diye sordum. Burada bir üniversitenin bölümü mü var? Hayır. İşte taşımalı eğitim sisteminden dolayı kız çocuklarını aileler servise vermiyor. Şehir, ilçe merkezine gelemiyor. Bunları bana söyleyen 5, 6 erkek. Bu bana Van’da iletiliyorsa çok düşünmemiz lazım.”