İnce'den '6’lı masada niye yoktun' sorusuna yanıt: Ellerine Ali Tatar’ın kanı bulaşmıştır
Muharrem İnce, “Ergenekon, Balyoz davalarını savunanlarla aynı masada oturanların eline Ali Tatar’ın kanı bulaşmıştır. Onlar da sorumludur. Onlarla mı oturacağız" dedi.
ANKARA - Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, partisinin Memleket Buluşmaları programı kapsamında Balıkesir’e geldi. Balıkesir’de pazar esnafını ziyaret eden İnce, kendisinin de mezunu olduğu Balıkesir Necatibey Eğitim Fakültesi’nde gençlerle sohbetti. Balıkesir’de bir basın toplantısı düzenleyen İnce gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.
İnce, 6 muhalefet partisinin 'Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem'e toplantılarına neden katılmadığı yönünde kendisine sorular sorulduğunu belirterek "Ergenekon, Balyoz davalarını savunanlarla aynı masada oturanların eline Ali Tatar’ın kanı bulaşmıştır. Onlar da sorumludur. Onlarla mı oturacağız" ifadelerini kullandı.
İnce'nin açıklamalarından satırbaşları şöyle:
TENCEREDE ET PİŞMİYOR DERT PİŞİYOR: “Pazar yeri değil yangı yeri. Martın başında 1 buçuk, 2 lira olan soğan 5 lira, 2-3 lira olan patates 9 lira, domates 20, peynir 85 lira. Burası lüks bir market değil! Yumurta 1 buçuk lira, tabii ki civciv euroyla olursa yumurta da 1 buçuk lira olur. Bugün kırmızı ete yüzde 48 zam geldi. Tencerede et pişmiyor artık dert pişiyor, aş kaynamıyor, taş kaynıyor. Bu soğuk günlerde fakir fukara perişan. Mezbahaların önü süt inekleriyle dolu. Süt ineklerini kestiriyorlar. Neden bir kilo süt bir kilo yem almıyor. Bir kilo sütle bir buçuk kilo yem almak lazım. Yemin kilosu 7 lira. Böyle olunca iki çözüm var ya ineklere diyet yaptıracaklar ya da inekleri kestirecekler.
BU BECERİKSİZLER TARIMI, HAYVANCILIĞI BİTİRDİLER: Türkiye’de doğan her 5 buzağıdan 1’i 4 ay içinde ölüyorsa ete yüzde 48 zam gelmesi normaldir. Önce o sorunu çözeceksin. Bu beceriksizler 20 yılın sonunda tarımı hayvancılığı bitirdiler. Sadece Balıkesir’i düzgün planlasak tarım var; maden, hayvancılık, turizm var; sadece Balıkesir Türkiye'yi bakabilir. Zengin toprakların fakir çocukları olduk ne yazık ki! Bu zengin topraklarda savaş halindeki Rusya’dan, Ukrayna’dan gelecek gemilerin yolunu gözlüyoruz. Gemiler gelecek de ayçiçek yağımız olacak, buğdayımız olacak.
AMBARLAR TAM TAKIR: Geçen sene haziranda Türk çiftçisinden 2.25’e buğday aldılar. Sonra Ukraynalı Alexander’dan 6 liraya aldılar. Çukurova’da iki ay sonra hasat yapacağız. Dün 3 tane ihaleye çıktı TMO, buğday ihalesine. İki ay sonra hasat var ne ihalesi? Demek ki ambarlar boş. Ambarlar boş ki hasata başlamamıza 2 ay kala 3 tane ihaleye çıkıyorsa demek ki ambarlar tam takır.”
6’LI MASADA NİYE YOKTUN: Türkiye’de 20 yılda bunlar olurken kararsızlar yüzde 25’e çıkmış. Kararsızlar yakında birinci parti olacak. Demek ki bu iktidardan da bu muhalefetten de toptan kurtulmak lazım. Bana soruyorlar 6’lı masada niye yoktun. 6’lı masada olan birisi dün açıklama yapmış. Kumpas davalarını savunuyor, Ergenekon’u savunuyor, Balyoz’u savunuyor. O FETÖ’cü yargıçların bu ülkenin subaylarına, gazetecilerine kan kusturduğu o Silivri zindanlarında insanlara eziyet ettikleri olayları savunuyor. Ali Tatar canına kıydı onuruna dokunduğu için. Ergenekon, Balyoz davalarını savunanlarla aynı masada oturanların eline Ali Tatar’ın kanı bulaşmıştır. Onlar da sorumludur. Onlarla mı oturacağız.
TÜRKİYE’YE SURİYELİLERİ DOLDURANLARLA MI OTURACAĞIM AYNI MASAYA: Türkiye’ye Suriyelileri dolduranlarla mı oturacağım aynı masaya? Ergenekon’u savunan Ali Babacan ile mi oturacağım aynı masaya. Ey CHP’liler size sesleniyorum. Siz kendinize yakıştırıyorsanız o masada oturmayı, yakıştırın. Biz yakıştırmıyoruz. Onun için Memleket Partisi’ni kurduk. Orada ne işimiz var bizim. Bir metin çıkardınız ortaya Atatürk diyemiyorsunuz Temel Karamollaoğlu'nu kızdıracağız diye Atatürk, laiklik diyemiyorsunuz. Eğitimi tarikatların cemaatlerin elinden çekip alacağız diyemiyorsunuz. Siz zannediyor musunuz ki o partinin tabanı sizin cumhurbaşkanı adayınıza oy verecek? Yanlış yerde oynuyorsunuz. Bütün Atatürkçüleri, cumhuriyetçileri çantada keklik görüp herkese mavi boncuk dağıtmak. Böyle siyaset olur mu? Siyaset ilkeli olur! İlkeli! Siyasetin bir duruşu olur. Siyasetin bir omurgası olur. Biz omurgalı siyaset yapıyoruz. Biz millete çözüm öneriyoruz.
GÜVENLİ GIDA BULAMAYACAĞIZ: Gıdayla ilgili ciddi sıkıntılarımız olacak. Güvenli gıda bulamayacağız. Paramız olsa da bulamayacağız. Satmayacak adam. Bugün Dünya Su Günü. Yaşamın kaynağı su. Önümüzdeki 10 sene içinde ciddi bir su problemimiz olacak. Bunu anlatıyoruz her yerde. Geçmişe takılıp kalmıyoruz, bugünle avunmuyoruz. Geleceği öngörüyoruz. Türkiye 15 buçuk milyar dolar para ayırmalıdır su işine. Bütün Türkiye’de damla sulamaya geçmelidir. Verim artacaktır. Suyu da düzgün kullanacağız. Dünya Su Günü’nde ülkeyi yönetene de sesleniyorum muhalefete de; Kanal İstanbul gibi boş hayallerle uğraşmayın. Su sorununu çözelim.
TARIM BAKANI ÇUKUROVA’DA AFRİKA’DAKİ VERİMLİ ARAZİLERDEN BAHSEDİYOR: Enerji’de dışa bağımlılığımız yüzde 70. Bu ülke kalkınamaz. Yenilenebilir enerji kaynaklarında ciddi yatırımlara başlamalıyız. Geç kaldık. Üretim seferberliği yapalım diyorum, ekim dikim zamanı geçtikten sonra başladılar konuşmaya. Tarım Bakanı Adana’da dünyanın en verimli ovası Çukurova’da Afrika’daki verimli arazilerden bahsediyor. Afrika’da arazi kiralanmasından Afrika’da tarım yapılmasından bahsediyor.
ÇÖZMEZSEK YAKINDA AÇIK VAR, KITLIK VAR: Tarım arazisi 2 buçuk milyon hektar alan tarım dışı kullanıma gitmiş. 8,3 milyon hektar sulanabilir arazimiz var 5,5 milyon hektarını sulayabiliyoruz. Kanunun çıkardılar 2006’da tarımı desteklemek için GSMH yüzde 1’i tarıma verilir diye. Hiçbir zaman yüzde yarımı geçmedi. Uyarıyorum; bu su problemi çözmezsek, hayvancının yemi mazot, su, elektrik, gübre, ilaç problemini çözmezsek yakında açlık var kıtlık var.
ÜRETİM SEFERBERLİĞİ BAŞLATIN: Çiğ sütteki desteği arttırın, 1 lira yetmez ayrıca yem desteği verin. Çobanların sigortasını devlet ödesin, tarımda çalışan kadınların sigortasına devlet yardım etsin. Üretim seferberliği başlatın, bütün hazine arazileri ekilsin. Sokaklarda fide dağıtın. Bunun dört ayağı var, önce tohum olacak, sonra mazot olacak ekmek için, sonra gübre olacak verimi artırmak için, ilaç olacak korumak için. Bu dört kalemde yardım etmezsen çiftçiye aç kalırsın. Rusya’dan Ukrayna’dan gelecek gemileri beklersin.
GIDA, SU, ENERJİ, İLAÇ KRİZİ KAPIDA: Bir sorumlu siyasetçi olarak ülkenin yönetim şekliyle ilgili ciddi kaygılarım var. Gıda krizi, su krizi, enerji krizi, ilaç krizi kapıda. Isparta’nın başına geleni gördünüz. Isparta elektriksiz kaldı. Dondu insanlar. Yarın bu tehlike Balıkesir’in, Türkiye’nin başına gelebilir. Akılsız, hukuksuz, bilimsiz, vicdansız bir yönetim yönetiyor Türkiye’yi. Bir ülkede hukuk yoksa, yargı bağımsız değilse, hızlı etkin değilse o ülkede zenginlik olmaz, refah olmaz.
ŞEFFAF BİR KAMU YÖNETİMİ OLUŞTURACAĞIZ: Memleket Partisi’nin iktidarında adil, bağımsız, hızlı, etkin bir yargı düzeni kuracağız. Şeffaf bir kamu yönetimi oluşturacağız. Rekabete açık bir ihale kanunu, dijital teknolojiye geçireceğiz Türkiye’yi. Liyakatle tekrar tanıştıracağız Türkiye’yi. Maliyenin başına getirdiğin adama bak. Yatırımcılar korkmayın bürokrasiden çekinmeyin, bizim arkamızda Cumhurbaşkanı var. Memlekete bundan büyük kötülük olamaz. Yani şunu demek istiyoruz bir Fransız’a, İngiliz’e, Alman’a, bizde hukuk, mahkeme falan yok. Bizde Cumhurbaşkanı ne derse o olur. Bize gelin diyor. Yatırımcı da der ki bunlarda hukuk yok cumhurbaşkanına güveniyor demek ki bugün gel derler, yarın malıma el koyarlar der. Gelmez adam. Bağımsız bir Merkez Bankası olmadan, kamuda yükselmede liyakat esas alınmadan bunların hiçbirisi mümkün değildir. Memleket Partisi iktidarında öncelikli sektörlerimizi belirleyeceğiz. Turizm, tarım, tekstil, tarıma dayalı sanayi, savunma sanayi bunları destekleyeceğiz.” (DUVAR)