YAZARLAR

Incel(s): Mecburi bekarlar

İncel, bir erkeklik krizi, çoğunlukla beden ve ilişkilere ilişkin yanlış anlamaların, kendine karşı öz-saygı yitimi ve aşağılanma; kadınlara karşı da kadın düşmanlığı ve kadın nefretini büyütecek şekilde kurulmuş olan karanlık bir anlamlar dünyası. Bir bakıma da son yıllarda iyice toksikleşmiş olan maskülen internet kültürünün, ergenlik krizleriyle kendine bir mecra yaratması olarak da okunabilir.

Incel (involuntary celebians: mecburi bekarlar, istemeden bekar kalanlar, mecburi ilişkisizler) dediğimiz yeni ergenlik krizi, erkeğin antropoloji tarihinin Nazizm ile birleştiği öjeni şemalarından devşirilmiş kafatasına; kadının kasap dükkanlarındakine benzer cinsel-politik bir beden formuna; insanlar arasındaki ilişkinin ise yalnızca cinsel ilişkiden ibaret olabileceği önyargısına indirgenmesinin, denetimsiz internet sayfaları aracılığıyla alabildiğine yaygınlaştırılması üzerinden ortaya çıkmış olan bir toplumsal çürüme formu.

Bu bakımdan, incel, bir erkeklik krizi, çoğunlukla beden ve ilişkilere ilişkin yanlış anlamaların, kendine karşı öz-saygı yitimi ve aşağılanma; kadınlara karşı da kadın düşmanlığı ve kadın nefretini büyütecek şekilde kurulmuş olan karanlık bir anlamlar dünyası. Bu anlamlar dünyasının, sosyal medya forumlarında manipüle edilmesiyle, kadın düşmanlığı, kadın katliamcılığı (femicide) ya da intihar, giderek kutsallaştırılıyor ve ritüelistikleştiriliyor.  

Bir bakıma da son yıllarda iyice toksikleşmiş olan maskülen internet kültürünün, ergenlik krizleriyle kendine bir mecra yaratması olarak da okunabilir. Bu mecra, kendine has bir jargon ve bu jargonun beslediği anlam kümeleri (femoid, female humanaid organism, wench, skank, rosto… ) ve ritüellerden oluşuyor.

Çoğunlukla ergen erkekler tarafından domine edilen bu maskülen alanda en büyük ön yargı, kadınlar ile erkekler arasındaki ilişkinin tümüyle dış görünüş tarafından belirlendiği ve dış görünüşün de belirli bir takım beden formlarından ibaret olduğunun düşünülmesi. Aslında bu dış görünüş meselesine kısmen Alfa Erkek faşizmi kısmen de Nazi antropolojisinden aşinayız. Incel’ler, kadınların yalnızca geniş alınlı, kaşları belirgin, kuvvetli çeneli kafatasına (dolikosefal) sahip, geniş omuzlu, kaslı ve yakışıklı erkekleri beğendiklerini, ki bu steryo tipin ismi Chad, bu steryotip ile yeterince birlikte olduktan sonra paralı ama Chad olmayan Beta erkeklerle evlendiklerini düşünüyorlar. 

Incel ve Chad’in karşısında, kadın formu olarak da iki bedensel form var, birincisi gene Incel’e benzeyen Becky, gösterişsiz giyinen vücut hatları belirsiz, çalışmak zorunda olan, kısmen hipster diyebileceğimiz bir model, bunun karşıtı ise Stacy: vücut hatları belirgin, makyajlı, pahalı giyimli ve asla çalışmayan yalnızca gezip tozup “sex” yapmak için dünyaya gelmiş kadın.

Incellerin mental dünyasında, Stacy, Chad ile eşleşiyor. Böylelikle seksi kadın (beden) ile güçlü erkek (kafatası) üzerinden muhayyel eşleşme gerçekleşiyor. Inceller için kısmen zengin Beta erkeklerin de dahil olabildiği bu eşleşme alanı Manosphere (Erkek-hava-katmanı). Ve bu manosphere’de yaşayan erkekler kabaca yüzde 20’lik mutlu bir azınlık yani Chad’ler ve paralı Betalar. Bunun böyle gerçekleşmesinin sebebi ise, incellere göre çok basit, çünkü kadınlar hipergamiktir, yani kadın bir erkeğe tutunarak bir ya da birkaç statü atlamaya çalışır, bu yüzden paralı ya da güçlü olan erkekler hipergamik kadınlar tarafından manosphere’de tutulurlar. Inceller, mutlu azınlığın yaşadığı bu manosphere katmanına redphill (kırmızı hap) diyorlar.

Inceller genelde beyaz olmayan ergenlerden oluşuyor, ama bir şekilde onların da arasından manosphere’in kırmızı hapına erişimi olmuş olanlar varsa onlar da etnik olarak Chad sterotipine uyarlanıyor: Tyrone (siyahi Chad), Chang (Uzakdoğulu Chad), Chadpreet (Hintli Chad)…

Dışarıda kalan inceller için ise blackphill var: Ama bu dışarıdalık durumu gene tümüyle bedensel, Heightcel(kısalar), mentalcel (zihinsel engelliler), drugcel (uyuşturucu bağımlıları) wristcel (Bilekleri yeterince kalın olmayanlar) blackcel (siyahiler), ricecel (Uzakdoğulular) currycel (Hintliler). Incellerin kendilerini ait hissettikleri bu blackphill evreni işi cemaat haline getirip ritüelistikleştiren mekanizma.

İşte bu noktadan itibaren Incellerin Blackphill dediği diğer aşama başlar. Onlara göre, bir kere reddedildilerse hep reddedilmek mukadderattır, reddedildiysen çekici değilsin, çekici değilsen asla olamayacaksın, çekici olamayacaksan asla istenmeyeceksin, hep yalnız ve daima mutsuz olacaksın, bunun sebebi kadınların hypergamik olmaları ve feministlerin de onlara bunu sinsice öğretmeleridir.

Bu döngü giderek ritüelistikleşir ve sosyal medya sayfalarında ve forumlarda mazojist ve mizojinik linç ayini haline getirilir. Inceller kendilerine ait forumlara örneğin 4Chan gibi forumlara sürekli olarak ne kadar ezik olduklarına ilişkin fotoğraflar yükleyerek, başka incellerin kendisini linç etmesinden mazoşist bir zevk alırlar ve bu tür fotoğraflar (sui-fuel) intihar yakıtı olarak etiketlenerek forumlara yüklenir. Dolayısıyla aslında blacphill dedikleri şey en genel anlamıyla oldukça katmanlı bir intihar motivasyonu, intihar güzellemesi, katliam güzellemesi ve incellerin birbirlerini hem intihara hem de kadın katliamına karşı motive etmesidir.

Bu mazoşizm kimi zaman intihara kimi zaman da Eliot Rodger örneğinde olduğu gibi, kitle katliamı/okul katliamı girişimine kadar varabilir.

Gene, Eliot Rodger gibi katliam yapmış ve ölmüş/intihar etmiş figürler sayesinde, incel cemaatinin ritüelistik yapısı ve linç ayinleri, layık olunması gereken incel/tabular ya da incel/evliyalarına da kavuşmuş, bu da topluluğun üyeleri arasında belli bir süperego ya da ahlaki norm kümesi yaratmıştır.

Bu normlar, geçtiğimiz hafta İstanbul’da yaşanan cinayetler serisinde görüldüğü gibi son derece ezotorik katmanları da haiz olabilir.

Buna da ayrıca geleceğiz.


Osman Özarslan Kimdir?

1977 yılında, Burdur’un Çavdır ilçesinde doğdu. 2005 yılında, Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü’nü kazanıncaya kadar öğrencilikten başka pek çok iş ile iştigal etti. 2010 yılında aynı okulun Sosyoloji Bölümü’nde yüksek lisansa başladı. Nisan 2015’te, Masculinities at Night in the Provinces başlıklı tezini savunarak, yüksek lisansını tamamladı. Bu tez, Hovarda Alemi, Taşrada Eğlence ve Erkeklik ismiyle 2016 yılında yayınlandı. 2015 yılında Pamukkale Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nde doktoraya başladı ve 2019 yılında Organ Bağışı ve Kaçakçılığı, Yeni Tıbbi İmkanlar, Yeni Sosyolojik Meseleler adlı tezini savunarak doktorasını hak etti. Değişik dönemlerde, gazete-dergilerde, fanzinlerde, bloglarda ve internet sitelerinde, ideoloji, politika, kültür yapıları, ve filmler üzerine yayınlanmış pek çok inceleme, deneme ve eleştiri yazısı vardır. Bundan başka, üç bireysel (Kemalizm Sovyetler Sosyalizm; Dekalog-Kemalist İlahiyat İçin Bir İlmihal; Hovarda Alemi-Taşrada Eğlence ve Erkeklik) kitabı yayınlanmış, dört de editörlü (Resmi İdeoloji ve Kemalizm; Öncesi ve Sonrası ile 1915 İnkar ve Yüzleşme; Emile Durkheim'ı Yeniden Okumak; Sıkıntı Var-Sıkıntı Kavramı Üzerine Denemeler) kitaba katkı sunmuştur. Halen, merkezin dışında kalmış taşra coğrafyalar ve toplumsal normlar tarafından içerilemeyen berduşlar, piizciler, defineciler, kumarbazlar, muskacılar, gibi değişik gruplar arasında, çalışmalarını sürdürmektedir. Osmanlıca ve İngilizce bilir.