İngiltere'de okullarda 'anti-kapitalizm' yasağına tepki
İngiltere'de okullarda anti-kapitalizmden söz edilmesi yasaklandı. Eğitim Bakanlığı'nın anti-kapitalist görüşleri ifade özgürlüğü karşıtlığı ve ırkçılıkla eş değer tutan yönetmeliği tepki çekti.
DUVAR – İngiltere Eğitim Bakanlığı, okullarda anti-kapitalist materyalin öğretilmesini yasakladı. Yeni yönetmelik uyarınca, okulların kapitalizme son verme hedefi güden kurumları derslerde kaynak göstermesi yasaklanıyor ve anti-kapitalizm 'aşırı bir siyasi duruş' olarak nitelenip ifade özgürlüğü karşıtlığı, antisemitizm ve yasadışı faaliyetlerin desteklenmesi ile eş tutuluyor.
'AŞIRI SİYASİ DURUŞ' TANIMI
Geçtiğimiz hafta öğretmenler ve okul yetkilileri için çıkarılan yönetmelikte, “Okullar hiçbir koşulda, meselelere karşı aşırı siyasi duruşlar sergileyen kurumların ürettiği kaynakları kullanmamalı. İçeriğin kendisi aşırı olmasa da bu yapılmamalı, zira bu içeriğin kullanımı söz konusu kurum desteklendiği imasını içerebilir” deniliyor.
This, from the government's official schools' guidance, is McCarthyism. Desiring another form of organising society other than capitalism is a valid political opinion, and this would be used to target movements such as Black Lives Matter. pic.twitter.com/isqz2mW8Ln
— Owen Jones 🌹 (@OwenJones84) September 26, 2020
Yönetmelikte, 'aşırı siyasi duruş' ise “Demokrasinin, kapitalizmin veya adilve özgür seçimlerin kaldırılması veya devrilmesi niyetini kamuoyu önünde açıkça beyan etmiş olmak”, ifade özgürlüğüne karşı çıkmak, ırkçı, antisemitik bir dil kullanmak, yasadışı faaliyetleri desteklemek olarak sıralanıyor.
'İNGİLİZ TARİHİ ANLATILAMAYACAK MI?'
Boris Johnson'ın muhafazakâr hükümetinin bu yönetmeliği, İngiliz solunda tepkiyle karşılandı. İşçi Partili siyasetçi John McDonnell, yeni önlemlerin İngiltere tarihindeki kilit olaylardan söz edilmesini fiilen yasakladığını ve iktidar partisi içindeki artan otoriterleşmeyi simgelediğini söyledi. McDonnell, “Bu yönetmelik temelinde İngiliz tarihinin ve siyasetinin geniş bir bölümüne, hepsi de farklı zamanlarda kapitalizmin kaldırılması çağrısı yapmış olan İngiliz sosyalizmine, İşçi Partisi'ne ve sendikalara değinmek yasadışı olacak” dedi.
'KÜLTÜR SAVAŞLARINDA ATILAN YENİ BİR ADIM'
İşçi Partili siyasetçi, “Bu, kültür savaşlarında atılan yeni bir adım ve aşırı Muhafazakâr otoriterliğe kayış hızlanıyor. Demokrasinin ifade özgürlüğü ve eğitimli bir halk gerektirdiğine inanan herkes endişe duymalı” diye konuştu.
VAROUFAKİS: TOTALİTERLİĞE KAYIŞ ÇOK KOLAY
Yunanistan'ın eski maliye bakanı olan ekonomist Yanis Varoufakis, “Yeni yönetmelik, bir ülkeyi kaybetmenin, totaliterliğe gizlice kaymanın ne kadar kolay olduğunu gösteriyor” dedi. Varoufakis, “Okulların, William Morris, Iris Murdoch ve hatta Thomas Paine gibi yazarlara atfedilen kaynakları müfredata almasını yasaklayan bir eğitim sistemi hayal edin. Aslında hayal etmenize gerek yok. Boris Johnson'ın hükümeti tam da bunu yaptı” diye konuştu.
TARIK ALİ: İNTERNET ÇAĞINDA YASAK APTALLIK
Britanyalı yazar ve insan hakları savunucusu Tarık Ali ise yeni yönetmeliği 'ahlaki ve siyasi çöküş' olarak niteledi. Karar için 'aptalca' diyen Tarık Ali, internet çağında bu tür adımların beyhude olduğunu söyledi. Ali, “İnsanlar istediklerini okuyacaktır... Bir şeyleri yasaklı listesine alsanız da, çok sayıda genç onlara internetten ulaşıp okuyabilir” dedi. Ali, “Genç ve yaşlılar 2008'den sonra veua şimdi virüs varken ve Batı dünyasında ufukta resesyonlar görünmüşken, anti-kapitalizt analizleri nasıl okumasın?” diye sordu. (DIŞ HABERLER)