'İntihar' kapattırdı, Diyanet açtırdı: Hem dini hem siyasi sohbet
Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Nurettin Sönmez, intihar vakalarıyla gündeme gelen yurtta, Diyanet’in talebi ile sohbet toplantılarının başlatıldığını söyledi. Sohbetlerde siyasi mesaj da veriliyor.
ANTALYA - Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Nurettin Sönmez, 2022 yılında Antalya’da ‘intihar’ olarak kayıtlara geçen öğrenci ölümlerinin yaşandığı KYK yurdunda, tepki çeken ‘manevi danışman’ atamalarından sonra, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın resmi talebi üzerine sohbet toplantıları için özel sınıf tahsis edildiğini söyledi.
‘DİYANET SINIF TAHSİS EDİLMESİNİ İSTEDİ’
Sönmez, yurtlarda Diyanet’in aktif rol oynadığını şu sözlerle ifade etti: “Akdeniz Üniversitesi yerleşkesi içindeki yurt binalarında yaşanan ölümlerden sonra manevi danışmanlık ofisleri kapatıldı. Manevi danışmanlar, oradan alınarak geri planda görevlendirildi. Yani Diyanet’in danışmanları, fiziki olarak göz önünden çekilseler de resmi olarak görevden çekilmediler. Halk Eğitim sertifikalı, Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı psikologlar da hâlâ göreve devam ediyor. Ancak geçtiğimiz ay öğrenci yurtlarında yeni bir gelişme oldu. Diyanet İşleri Başkanlığı, KYK Antalya Yurt Müdürlüğü’ne yazı yazarak yurtlarda sınıf tahsis edilmesini talep etti.”
‘AYRI BİR EKİP OLUŞTURULDU’
Diyanet yetkililerinin bu taleple ilgili yurt müdürlüğünü ziyaret edip görüşmeler yaptığını belirten Sönmez, her yurt binasında birer sınıf tahsis edilmesinin istendiğini ve bu talebin de yerine getirildiğini belirtti. Sönmez şunları söyledi: “Manevi danışmanlarla birlikte bu sınıflarda görevlendirilmek üzere ayrı bir ekip oluşturuldu. Olayların yaşandığı yurt binasında daha önce seminerlerin yapıldığı büyük bir sınıf, bu ekibin faaliyetlerine açıldı. Diyanet’in yazısında bu ekibin, cuma günleri hariç her gün saat 16.00’dan itibaren gece saatlerine kadar yurt içinde çeşitli faaliyetler yürüteceği belirtiliyor.”
‘HEM DİNİ VE HEM SİYASİ SOHBET YAPILIYOR’
Bu adımın, zamanlama açısından bir tesadüf olmadığına değinen Sönmez, söz konusu sınıflarda yapılan sohbetlere dair öğrencilerden aldıkları bilgileri paylaştı: “Öğrencilerden edindiğimiz bilgiye göre, bu sınıflarda sadece dini değil, siyasi içerikli sohbetler de yapılıyor. Diyanet tarafından öğrencilere bazı yardımlar yapılıyor. Bu faaliyetlerde, onların seçimlerdeki tercihlerini yönlendirmeye yönelik sohbetler yapıldığı da gelen bilgiler arasında. Bunu, genç seçmen arasında bir örgütleme çalışması olarak tarif edebiliriz. Diyanet İşleri Başkanlığı ile bir protokol kapsamında yürütülen bu faaliyetlerin içeriği, sadece Antalya’da değil, tüm öğrenci yurtlarında sorgulanmalı.”
‘İL MÜDÜRLÜĞÜ TARİKATLARLA BAŞARI PROTOKOLÜ İMZALAYABİLİYOR’
Bu tür çalışmaların sadece devlet yurtlarıyla sınırlı olmadığının da altını çizen Sönmez, okullarda da benzer uygulamalarla sık sık karşılaştıklarını belirtti. Eğitim alanında çok belirgin bir dönüşüm sürecinin yaşandığından bahseden Sönmez, şunları söyledi: “Artık eğitim kurumları, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yönetilmiyor. Protokollerle yönetilen ve eğitimcilerin yapması gereken işlerin Diyanet’e ve vakıflara devredildiği bir süreci yaşıyoruz. Düşünün, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı bir il müdürlüğü, bir dini tarikatla başarıyı artırmaya dönük bir sözleşme imzalayabiliyor. Antalya’daki güçlü toplumsal muhalefet nedeniyle bu alanda atılan adım, sınırlı kalıyor. Yapılanlar da ortaya çıkıyor. Ama Anadolu’nun birçok şehrinde yaşanan durum çok daha vahim.”
'YURT HOPARLÖRÜNDEN ANONS YAPILIYOR'
Üniversite yerleşkesindeki yurtlarda kalan ve adını vermek istemeyen bir öğrenci, ara tatil döneminde bu çalışmaların başlatıldığını belirtti. Sohbet toplantılarının yurt hoparlöründen yapılan anonslar aracılığıyla duyurulduğunu anlatan öğrenci, sosyal medya grupları üzerinden de öğrencilerin ‘söyleşi’ olarak duyurulan bu etkinliklere davet edildiğini söyledi. Bazı vakıflardan konuşmacıların bu söyleşilerde yer aldığını belirten öğrenci, etkinliklere katılan öğrencilere zaman zaman sinema bileti gibi çeşitli hediyelerin verildiğini de sözlerine ekledi.
Yurt yönetimi, konuyla ilgili bilgi verme yetkisinin Gençlik ve Spor Bakanlığı’nda olduğunu belirtirken, Gençlik ve Spor Bakanlığı ise yurtlardaki bu uygulamaları, ‘öğrencileri bilinçlendirmeye yönelik faaliyet’ olarak değerlendirdi.