İsrail-ABD hattında 'ateşkes' anlaşmazlığı: Netanyahu'dan yeni açıklama
Netanyahu'nun Lübnan'da 21 günlük ateşkesi kabul etmediklerini açıklamasının ardından İsrail Başbakanlığı'ndan bir açıklama daha yapıldı, iki ülkenin bu bağlamda dün bir görüşme yaptığı açıklandı.
DUVAR - İsrail'in Lübnan'ın farklı bölgelerine düzenlediği hava saldırılarında son 24 saat içinde 94 kişinin hayatını kaybettiği, 168 kişinin yaralandığı açıklandı. Lübnan Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in hava saldırılarında ülkenin güneyindeki Nebatiye ilinde 26 kişinin yaşamını yitirdiği, 42 kişinin yaralandığı; Güney ilinde ise 14 kişinin hayatını kaybettiği, 38 kişinin yaralandığı bilgisi verildi.
Anadolu Ajansı'nın aktardığına göre, Lübnan'ın doğusunda yer alan Bekaa bölgesinde düzenlenen hava saldırılarında ise 23 kişinin hayatını kaybettiği, 30 kişinin yaralandığı ifade edildi. İsrail'in Baalbek Eş Hirmil bölgesindeki saldırılarında da 25 kişinin öldüğü, 14 kişinin yaralandığı belirtildi. İsrail ordusunun Cebeli Lübnan bölgesini de havadan hedef aldığı, 4 kişinin hayatını kaybettiği, 29 kişinin yaralandığı kaydedildi.
8 EKİM'DEN BU YANA İSRAİL'İN SALDIRILARINDA 1540 KİŞİ ÖLDÜ
Lübnan hükümetine bağlı Afet Risk Yönetimi Birimi'nin hazırladığı bir raporda da 8 Ekim'den bu yana İsrail saldırılarında ölenler ve saldırılar nedeniyle yerinden edilenlere ilişkin bilgi verildi. Raporda, barınma merkezlerine yerleştirilen kayıtlı yerinden edilmiş kişilerin sayısının 77 bin 100'e ulaştığı, farklı kentlerde devlet okulu, meslek enstitüsü ve tarım merkezlerinden oluşan barınma merkezi sayısının ise 565 olduğu ifade edildi. Saldırılar nedeniyle yerinden edilenlerin çoğunun başka bölgelerdeki evlerine ya da yakınlarının yanına, kiralık ev ve otellere yerleştiği, binlerce kişinin ise Suriye'ye geçtiği kaydedildi.
Son 2 gün içinde 15 bin 600 Suriyeli ile 16 bin 130 Lübnanlının Suriye'ye geçtiğinin belirlendiği aktarıldı. Can kayıplarına ilişkin de bilgi verilen raporda, İsrail'in 8 Ekim 2023'ten bu yana Lübnan'a 7 bin 34 hava saldırısı, 248 fosfor bombalı, 133 de silahlı saldırı düzenlediği, bu saldırılarda 1540 kişinin öldüğü ve 5 bin 410 kişinin yaralandığı belirtildi.
İSRAİL: ABD, ATEŞKES TEKLİFİ SUNMA NİYETİNİ İSRAİL'LE PAYLAŞTI
Aralarında ABD ve Fransa'nın da olduğu ülkelerin İsrail ve Lübnan Hizbullahı arasında 21 günlük ateşkes çağrısının ardından İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'nun ofisinden ateşkesin kabul edildiği yönünde çıkan haberlere yalanlama gelmişti.
İsrail Başbakanlığı, bu sabah konuyla ilgili yeni bir yazılı açıklama yaptı. Başbakanlığın sosyal medya platformu X hesabından yapılan paylaşımda, "ABD'nin öncülüğündeki ateşkes inisiyatifi konusunda yapılan çok fazla yanlış haber dolayısıyla birkaç noktayı aydınlığa kavuşturmak önemli. Bu haftanın başlarında, ABD, diğer uluslararası ve bölgesel ortaklarla birlikte Lübnan'da ateşkes teklifini sunma niyetini İsrail'le paylaşmıştır" denildi.
İsrail'in ABD'nin öncülüğünde, ülkenin kuzeyindeki insanların güvenli ve emniyetli bir şekilde evlerini dönmesini sağlama inisiyatifini paylaştığı belirtilen açıklamada, ABD'nin bölgede istikrarı ve güvenliği geliştirme konusunda vazgeçilmez bir rolü olduğu, bu sebeple İsrail'in ABD'nin bu bağlamda gösterdiği çabaları takdir ettiği belirtildi. Açıklamada ayrıca şu bilgiler verildi: "Ekiplerimiz (26 Eylül Perşembe günü) ABD'nin inisiyatifini ve insanların güvenli bir şekilde evlerine dönmesi yönündeki ortak hedefi nasıl gerçekleştirebileceğimizi konuşmak üzere bir araya gelmiştir. Bu görüşmeleri gelecek günlerde de sürdüreceğiz."
BEYAZ SARAY: ATEŞKES AÇIKLAMASI İSRAİL'LE KOORDİNE EDİLMİŞTİ
Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre de dün düzenlediği günlük basın brifinginde, ülkelerin yaptığı ortak ateşkes açıklamasının İsrail ile koordine edildiğini söyledi.
Jean-Pierre, açıklamasında, bölgede zaten yüksek olan tansiyonun daha da artmasını hiçbir şekilde istemediklerini ve bu sebeple 79'uncu Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu süresince New York'ta bu konuda yoğun diplomasi yürüttüklerini belirtti. ABD'li Sözcü, bu çabaların bir sonucu olarak hem G7 ülkelerinin hem de bazı Arap ülkelerinin de destekleriyle İsrail-Lübnan sınırında 21 günlük acil geçici ateşkes çağrısında bulunduklarını vurguladı ve tüm taraflara bu ateşkes konusunda bir kez daha seslendi.
Beyaz Saray Sözcüsü, "(Bölgedeki tansiyona) topyekun bir savaşın cevap olduğunu düşünmüyoruz, bu konuda netiz. Geçici ateşkes için elimizden geleni yapıyoruz, böylelikle ilerlemek için alan açmış oluruz. Söz konusu ortak açıklama İsrailliler ile koordine edilmişti" dedi. ABD'li yetkililerin halen New York'ta bu konudaki temaslarını sürdürdüğünü anlatan Beyaz Saray Sözcüsü, 21 günlük ateşkes konusunda İsrail'den gelen olumsuz açıklama konusunda ise herhangi bir yorum yapmayacağını ifade etti.
İSRAİL BASINI: NETANYAHU, TEPKİLER ÜZERİNE GERİ ADIM ATTI
ABD ile Fransa'nın öncülük ettiği ve Avrupa Birliği (AB) ile sekiz ülkeyi daha bir araya getiren ortak açıklamada, İsrail ile Lübnan arasındaki çatışmaların durdurulması ve diplomasiye alan açılması için 21 günlük acil ateşkes çağrısı yapılmıştı. Başbakan Netanyahu ise New York'ta konuya ilişkin yaptığı açıklamada, 'hedeflerine ulaşıncaya kadar' Lübnan'da Hizbullah'a yönelik saldırılara devam edeceklerini belirtmişti.
İsrail basınına yansıyan haberlerde de Netanyahu ve ona yakın isimlerin, geçici bir ateşkese varılması konusundaki önerinin formüle edilmesinde rol aldığı ancak kabine üyelerinden gelen tepkinin ardından Netanyahu'nun geri adım attığı bildirildi. İsrail'in Walla haber sitesinde, ABD ve Fransa'nın girişimiyle Lübnan'da üç haftalık geçici bir ateşkese varılması konusundaki önerinin arka planına ilişkin bilgilere yer verildi.
Adı açıklanmayan ABD'li ve İsrailli yetkililere dayandırılan habere göre, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ve ona yakın isimler ateşkes önerisinin formüle edilmesinde doğrudan rol aldı. ABD ve Fransa'nın girişimleriyle hazırlanan önerinin basına yansıması üzerine İsrail'in faşist Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich Lübnan Hizbullahı ile ateşkese karşı oldukları ve Netanyahu'nun kabul etmesi halinde hükümetten çekilecekleri tehdidinde bulundu. Bunun üzerine Netanyahu, öneriden geri adım atarak Hizbullah'a yönelik saldırılara devam edecekleri mesajını verdi.
BLINKEN: GERİLİMİN TIRMANMASI İNSANLARIN GERİ DÖNMESİNİ SAĞLAMAZ
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken da İsrail Stratejik İlişkiler Bakanı Ron Dermer ile BM Genel Kurulu marjında yaptığı görüşmede, Joe Biden yönetiminin İsrail'in Hizbullah'a karşı gerilim ve saldırıları tırmandırmasının kuzey sınırından tahliye edilen İsraillilerin evlerine geri dönmesi amacına ulaşmayı zorlaştırdığına inandığını söyledi.
The Times of Israel'in haberine göre, ABD'den yapılan açıklamada, Blinken'ın İsrailli bakana, "Diplomatik bir çözüm, sınırın iki tarafındaki sivillerin evlerine dönmesine izin verecektir... Çatışmanın daha da tırmanması bu amacı sadece daha da zorlaştırır" dediği belirtildi.
İSRAİL: ABD'DEN 8,7 MİLYAR DOLARLIK ASKERİ YARDIM PAKETİ ALACAĞIZ
Öte yandan, İsrail ise yakın bir zamanda ABD'den 8,7 milyar dolarlık askeri yardım paketi alacağını duyurdu. İsrail Savunma Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Savunma Bakanlığı Genel Müdürü Eyal Zamir'in, bugün Washington'da, Tel Aviv'in 8,7 milyar dolar değerindeki ABD savaş yardım paketini alması için bir anlaşma imzaladığı belirtildi.
Açıklamada, yardımın 3,5 milyar dolarının hayati önem taşıyan savaş malzemelerinin satın alınmasını, 5,2 milyar dolarının ise hava savunma sistemlerini finanse etmeyi içerdiği aktarıldı. Savunma Bakanlığı'nın açıklamasında, anlaşmaya göre, söz konusu miktarın ve ekipmanların yakın bir zamanda teslim edileceği belirtildi.
(DIŞ HABERLER SERVİSİ)