İşsizlik Fonu’ndan en çok desteği işçi değil işveren aldı
AK Parti’nin istihdamı desteklemek amacıyla getirdiğini açıkladığı paketin ana kaynağı yine işsizlik fonu olacak. Bu duruma CHP’den, “Türkiye Cumhuriyeti bir sosyal devlettir. İşsizlik Fonu dışında sosyal devletin kaynağı yok mu?”, “İşsizin kaynağı talan ediliyor” tepkileri geldi. DİSK eski Başkanı, CHP Milletvekili Kani Beko, “Kurulduğu günden bu yana Fon’dan işverene verilen destek işçiye verilen destekten çok çok fazla” dedi.
ANKARA - AK Parti’nin pandemi döneminde artan işsizlikle mücadele kapsamında istihdamı desteklemek amacıyla getirdiğini açıkladığı paketin kaynağı yine işsizlik fonu oldu. Bakanlık verilerine göre pandemi döneminde Fon’dan 20,3 milyar TL kısa çalışma, 3 milyar TL işsizlik ödeneği ve 5 milyar da nakdî ücret desteği ödendi. Fon varlığı 107 milyara düştü.
AK Parti milletvekillerinin Meclis’e sunduğu 43 maddelik torba kanun teklifinde hızlı dönüş desteği, kısa çalışma süresinde uzatma, normalleşme desteği süresinin uzatılması, istihdama dönüş desteği, ilave istihdam teşviki gibi onlarca düzenleme yer alıyor.
Teklifi sunan milletvekillerinin verdiği bilgiye göre, işsizlik ödeneğinden yararlanan kişilerin işten ayrılmalarını takip eden 3 ayda işe girmeleri ve on iki ay süreyle kesintisiz hizmet akdine tabi olarak çalışmaları hâlinde uzun vadeli sigorta primleri İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanacak. İstihdama daha hızlı dönüşlerinin teşvik edilmesi amacıyla yapılan düzenlemeden 200 bin kişinin faydalanması, maliyetinin 190 milyon Türk lirası olacağı belirtiliyor.
Kadın, genç ve mesleki yeterlilik belgesi olanlara fon teşvikinin süresinin 2023 yılı sonuna kadar uzatılmasını içeren düzenlemede 250 bin kişi için yıllık ortalama 2 milyar Türk lirası maliyet öngörülüyor. Bu da İşsizlik Fonu’ndan karşılanacak.
İlave istihdam sağlayan özel sektör işverenlerine sağlanan prim desteği de 2023 yılına kadar uzatılacak. Kaynak yine İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanacak ve madde kapsamında 800 bin kişi için yıllık ortalama 10 milyar Türk lirası bir maliyet öngörülüyor.
Teklifle kısa çalışma süresi de 30 Haziran 2021 tarihine kadar uzatılıyor. Madde kapsamında, 3,5 milyon kişi için aylık ortalama 3 milyar gibi bir maliyet öngörülmekte. Yine, kaynak İşsizlik Sigortası Fonu.
Normalleşme desteğine de süre uzatımı getiriliyor. Bunun süresi de Haziran 2021 tarihine kadar uzatılacak. Burada da kaynak İşsizlik Sigortası Fonu olacak.
TÜRKİYE SOSYAL DEVLET DEĞİL Mİ?
Komisyon görüşmeleri sırasında İşsizlik Fonu’nun bu şekilde kullanımı tartışma konusu oldu. CHP Milletvekili İbrahim Kaboğlu, yapılan düzenlemelerde tek kaynağın İşsizlik Fonu olmasına dikkat çekti, “İşsizlik Fonu dışında Türkiye Cumhuriyeti bir sosyal devlettir. Sosyal devletin kaynağı yok mu?” diye sordu. İYİ Parti Milletvekili Erhan Usta da yapılan düzenlemelerin İşsizlik Fonu’na toplam maliyetini ve ve 2023’ün sonundaki fon varlığına ilişkin projeksiyonun ortaya konulmasını istedi. Usta, “Bunlar yapılsın ama burada İşsizlik Sigortası Fonu hedef alınıyor, tamamen onun üzerinden gidiyoruz. Geçmişte yaşadığımız Emekli Sandığı, SSK meselelerini yaşamayalım diye, tarihe de biraz not düşmek için söylüyorum bunu” dedi.
'İŞSİZİN KAYNAĞINI TALAN EDİYORSUNUZ'
CHP Milletvekili Kamil Okyay Sındır, “İşsizlik Sigorta Fonu’nu kullanarak işsizlikle mücadele ve kayıt dışı çalışmayı azaltma hedefiyle bu politikanın finansman kaynağını yaratıyorsunuz, bütçe dışı bir kaynak İşsizlik Fonu bu. Adeta işsizin birikmiş, kendi hakkı olan kaynağı, finans kaynağını talan ediyorsunuz. Dolayısıyla bu İşsizlik Fonu’nun kullanılması aynı zamanda bu fonun orta ve uzun vadedeki aktüeryal dengelerini bozacaktır” dedi.
'ÜLKE TARİHİNİN EN BÜYÜK SÖMÜRÜ DÜZENİ'
DİSK eski Başkanı, CHP Milletvekili Kani Beko da işveren lehine yapılan tüm bu düzenlemeler için İşsizlik Sigortası Fonu’nun kaynak olarak kullanıldığına dikkat çekti şunları söyledi:
“Fon’un kurulduğu günden bu yana Fon’dan işverene verilen destek işçiye verilen destekten çok çok fazladır. Hatta, bu destek son yıllarda bariz bir şekilde işveren lehine kullanılmıştır. Fon’un oluşturulma amacı işvereni desteklemek değildir, işsiz kalan işçiye bu süreç içinde hayatını idame ettirecek imkân sağlanmasıdır. İşçiler ekonomik hayatın kurucu unsurlarıdır. Sosyal dengeler bakımından işçinin zayıflatılması ve yoksul bırakılması çalışma barışını olumsuz etkileyen unsurların başında gelmektedir. İşvereni yaşatmak adına işçi korumasız bırakılmamalıdır ancak AKP hükûmeti ve Saray, son on sekiz yılda ülke tarihinin en büyük sömürü düzenini yaratmış, yılların kazanımlarını tek tek yok etmeye girişmiştir.”