'İstanbul'da bir yıl içerisinde trafiği yüzde 25 hızlandırabiliriz'
BTP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Cihan Erdoğanyılmaz, İstanbul'da bir yıl içerisinde trafiği yüzde 25 oranında hızlandırabileceklerini söyledi.
DUVAR - Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Cihan Erdoğanyılmaz TELE 1 kanalında Ülkü Çoban’ın sunduğu Seçime Doğru programına konuk oldu.
BTP AR-GE merkezinin geliştirdiği dijital ikiz projesini anlatan Erdoğanyılmaz, başkanlık yarışındaki rakibi Murat Kurum’un “Biz de dijital ikiz yaptık” sözlerine yanıt verdi:
“Murat Kurum bakanlık yaptığı dönemde biz İstanbul'un dijital ikizini oluşturduk diyor hatta tüm Türkiye'nin dijital ikizini oluşturduklarını iddia ediyorlar. Maalesef bizim siyasetçilerimiz bu tür teknik kavramların ne olduğunu anlayabilecek düzeyde insanlar değil. Onların yaptıkları dijital ikiz değil, bir maket yapıyorlar üç boyutlu ortamda, dijital ikiz olduğunu zannediyorlar. Hayır, biz bilim insanlarıyla, bazı sensör kartların prototiplerini üreterek, sistem mühendisi yaklaşımlarıyla bu sistemi nasıl çözeceğimizi bizzat işin içinde insanlar olarak biliyoruz.”
‘İSTANBUL’DA TRAFİĞİ YÜZDE 25 ORANINDA HIZLANDIRABİLİRİZ’
İstanbul'da bir yıl içerisinde trafiği yüzde 25 oranında hızlandırabileceklerini ifade eden BTP adayı Erdoğanyılmaz Çin’den şu örneği verdi:
“Çin’in Hangzou kentinde şehrin beyinleri isimli bir proje hayata geçiriyorlar ve sadece otobüsler ile araçların GPS konumlarını takip ederek trafiği yüzde 15 oranında hızlandırıyorlar. Bunun için veri merkezine yüksek işlem gücü olan bilgisayarlara ihtiyacınız var. Bilgisayar mühendisliğinde yapay sinir ağları dediğimiz algoritmalar var ve sinir ağlarına şehrin o anki yol durumunun, yolların yüzde kaçının kapanma ihtimali olduğunun, araçların mevcut konumunun, araçların hareket istikametinin, yayaların mevcut konumunun, hepsinin iletildiği, girdi olarak verildiği ve bu şekilde trafik ışıklarının, sinyalizasyon sisteminin optimal bir şekilde yönetildiği bir sistem düşünün.”
‘İSTANBUL’DA TARIM ARAZİLERİNDE VERİMİ 40 KAT ARTIRABİLİRİZ’
İstanbul'da 100 bin futbol sahasından daha büyük tarım arazilerinin olduğunu ifade eden Cihan Erdoğanyılmaz bu tarım arazilerinde de dijital ikiz sistemini uygulayacaklarını söyledi.
Erdoğanyılmaz tarıma yönelik projelerini şöyle anlattı:
“Sensörler ile bitkilerin sağlık durumunu analiz eden bilgisayar görsel algoritmalarıyla biz birim topraktan elde ettiğimiz verimi 40 kat artırabileceğimizi düşünüyoruz. Bakın İstanbul'da 77 bin hektar tarım arazisi var, bu dünyanın en büyük ikinci tarım ihracatçısı Hollanda'nın 25’te biri boyutunda. Biz 40 kat verimi artırabileceğimizi düşünüyoruz. En başta İstanbul'u araştırma enstitüleriyle yöneteceğimi söyledim, bu araştırma enstitüsünün içerisinde nanoteknoloji - biyoteknoloji yöntemleriyle toprağın ıslağı için çalışan bir birim olacak. Marmara Denizi'nin oksijen seviyesini arttırmak için bir birim olacak. İstanbul'da iktidar ve muhalefetin tahrip ettiği doğal yaşamı bilimsel yaklaşımlarla tekrar nasıl hayata geçirebiliriz, bunun üzerine de bir birimimiz olacak.
İstanbul'un birçok yerinde bu akıllı tarım uygulamalarını hayata geçireceğiz. Vatandaşlarımızın ucuz ve sağlıklı gıdaya erişimini çok rahatlıkla bu şekilde sağlamayı düşünüyoruz.”
‘BÜTÇE KAYNAK SORUNU YOK, ZEKA, AHLAK VE SAMİMİYET SORUNU VAR’
“Yıllardan beri iktidar ve iktidarı yönetimde tutan muhalefet anlayışının ülkede çok ciddi tahribatlara yol açtığını ve bilimsel-teknolojik yaklaşımlarla çok rahatlıkla çözülebilecek deprem sorununu çözmediklerini düşünüyorum çünkü böyle bir dertleri olmadığını ve halkın yaşamını umursamadıklarını düşünüyorum” diyen Cihan Erdoğanyılmaz, bir örnekle konuyu anlattı:
“Şu an siyasi partiler seçim yardımları alıyorlar. 5 tane siyasi partinin aldığı seçim yardımı 6.6 milyar lira. İBB'nin reklama harcadığı para -kendi kaynaklarının aktardığı verilere göre- 1.2 milyar lira. İkisini toplayın, 7.8 milyar liralık bir tutar oluşuyor değil mi? Bu rakam sadece adaylarımızın fotoğraflarını asmak için kamu kaynaklarından harcanan bütçe. Biz sadece siyasilere harcadığımız seçim yardımlarıyla depremde 30 bin insanımızın hayatını kurtarabilecek bina güçlendirme projesini hayata geçirebiliyoruz. Ben hep anlatıyorum bunu ve diyorum ki demek ki ülkemizde bütçe, kaynak sorunu yok, zeka, ahlak ve samimiyet sorunu var.”