İstanbul'un 120 yıllık eczanesi müze oluyor
İstanbul'un en eski eczanelerinden biri olan Moda'daki eczane, sahibi Melih Ziya Sezer'in vefatının ardından müze olacak.
DUVAR - İstanbul'un en eski eczanelerinden biri olan Kadıköy Moda'daki eczanenin sahibi Melih Ziya Sezer, 90 yaşında kalp yetmezliği nedeniyle vefat etti. Babasının ölümü nedeniyle çok üzüldüğünü belirten Marmara Üniversitesi Eczacılık Teknolojisi Bölümü, Farmasötik Biyoteknoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Demir Sezer, 1902 kuruluş tarihiyle İstanbul'un en eski eczanelerinden biri olan eczanenin müze olacağını söyledi.
Melih Ziya Sezer'in ölümünden sonra eczanenin kepengine sevenleri tarafından 'Güle güle Melih Abi' yazılı bir not yapıştırıldı.
DHA'nın aktardığı habere göre, Sezer geçen yıl verdiği röportajda, eczanenin tarihini şöyle anlatmıştı:
"Eczane ilk olarak Faik İskender Bey tarafından Eczane-i Saadet ismiyle Kızıltoprak'ta kuruldu. 1928'de çıkan Tahdit Kanunu gereği Kızıltoprak'daki iki eczaneden birinin kapanması gerektiğinden, Moda'ya taşındı ve ismi 'Moda Eczanesi' olarak değişti. 1936 yılında Faik İskender Bey vefat edince, Moda Eczanesi satılığa çıktı ve babam bu eczaneyi satın aldı. Babam Halil Nejat Sezer, 1925 İstanbul Üniversitesi mezunu. Babam ilk eczanesini memleketi olan Urfa'nın Birecik kazasında Yeni Eczane adında açtı, 1935 yılında ise Konya Karaman'a 'Yeni Eczane' adıyla nakletti. 1937'de Moda'daki eczaneyi devralınca isimleri birleştirdi ve Yeni Moda Eczanesi ismi kuruldu. Babam 44 yaşında vefat etti. 1950 yılında bu yana eczaneyi ben idare etmeye başladım. Bu eczane 1937 yılından beri bizim aile tarafından işletiliyor."
'ECZACILIK TİCARET DEĞİL SANATTIR'
Röportajında eczacılığın ticaret değil sanat olduğunu vurgulayan Sezer, "Eskiden çoğu ilaç eczanelerde yapılırdı. 1950'den sonra işin içine fabrikasyon ilaçlar girdi. Eskiden eczanelerde öksürük şurupları, kuvvet şurupları, merhemler olurdu. O zamanlar hekimler de bizlere formüller yazardı. Ancak şimdi formül yazan doktorlar az. Çünkü doktorlar da fabrikasyonlaştı. Şu an hâlâ müşteriler az da olsa bize reçete getiriyor, biz de getirdikleri reçeteyi yapabildiğimiz kadar yapıyoruz. Ancak eczacılık ticaret değil, bir sanattır. Sanattan da bir şeyler üretildiğiniz zaman zevk alınır" diye konuşmuştu.