İşte ‘Fatih Terim Fonu’nun tefecilikle suçlanan isimleri
Bankacı Seçil Erzan ifadelerinde fona dahil olmayan buna karşın kendisine yüksek faizle para satan isimleri de tek tek anlattı. Semih Kaya, Ayhan Akman, Atilla Baltaş, Süleyman Aslan gibi isimleri tefecilikle suçlayan Erzan, bunlara yaptığı ödemeleri ‘hayali fon’a dahil ettiği isimlerden aldığını söylüyor.
“Ya Seçilcim ya, sen arsamı sattırdın bana ya. Seçil ben ne yapacağım?.. Demeyecek misin parayı bunlar aldı?”
Galatasaray, Atletico Madrid, Barcelona derken, herhalde Arda Turan’ın bundan sonraki kariyeri de bu sözlerle hatırlanacak. ‘Fatih Terim Fonu’ olarak anılan bankacı Seçil Erzan’ın dolandırıcılık davasında tüm o renkli hikayenin detayları arasında esas soru şimdilik yanıtsız kalıyor. Para nerede, kime gitti?
Dava dosyasına, ifadelere, BDDK’nın hazırladığı raporlara bakıldığında tam bir ponzi olayı bu. Birinden alınan para ile diğerinin ödemesinin yapıldığı ve nihayetinde iskambil kağıdı gibi sistemin çöktüğü ‘piramit usulü’ bir dolandırıcılık. Ama dikkat çekici bir ayrıntı da var ortada. Bankacı Seçil Erzan’ın anlattığı olayların içinde hayali fonda değerlendirilmek üzere ‘kandırmadığı’ bazı isimler bulunuyor. O isimlerin olaya dahil olmaları, yüksek faiz ve senet karşılığı Erzan’a para satmaları sayesinde olmuş. Lakin savcılık iddianamesinde ne şüpheli veya müşteki ne de tanık olarak yer alıyorlar. Oysa Erzan bu kişilere fazla fazla ödemeler yaptığını, hatta bir ismin de kendisini yurt dışına kaçırmak istediğini anlatıyor. Üstelik tefeci olmakla suçluyor.
LİSTEDE KAÇ KİŞİ, NE KADAR PARA VAR?
Denizbank’ın Levent Büyükdere Şube Müdürü Seçil Erzan’ın ‘ponzi tezgahı’, 7 Nisan 2023 günü Bülent Çeviker’in, Cumhuriyet Savcılığı’na başvurmasıyla başladı. Ardından bankaya ve savcılığa bir dizi şikayet daha yapıldı. Ünlü futbolcular ise herhalde ‘paramızı kurtaralım’ diye uzun süre beklediler. Lakin iş tamamen ortaya dökülünce onlar da savcıya koşup müdahil oldular. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun savcılığın talebi üzerine hazırladığı Ağustos 2023 tarihli soruşturma raporuna göre, hayali fona para yatıranlar ve verdikleri tutarlar şöyle:
BBDK raporunda ortada resmi bir kayıt olmadığı, listenin Erzan’ın notları ve Denizbank Teftiş Kurulu’nun soruşturması sonucunda oluşturulduğu belirtiliyor. Davanın kapsamına giren tespit edilebilmiş para ve isimler böyle. Bir de iddianamedeki ifadelerde oldukça detaylı anlatılan ve buna göre paranın büyük kısmının gittiği yeri işaret eden bazı isimler davada yer almıyor. Yani iddialara bakıldığında bu işten hayli kârlı çıkanlar şimdilik ortada yok. Üstelik anlatılanlar ciddi bir tefecilik ve vergi kaçırma suçuna işaret ediyor.
Peki kim bunlar ve neler yapmışlar?
‘SEMİH KAYA TEHDİTLE FAZLA FAZLA PARA ALDI’
İlk isim eski Galatasaraylı futbolcu Semih Kaya. Erzan ifadesinde uzun uzun, ayrıntılarıyla Kaya ve menajerine yaptığı ödemelerden, imzaladığı senetlerden, tehditlerden bahsediyor. Erzan’ın ifadelerinden Kaya ile ilgili bölümü özetleyelim:
Erzan, Kaya’dan 3 milyon 200 bin dolar almış. Ve toplamda bunu 5 milyon 700 bin dolar olarak geri ödemiş. Ne var ki, Kaya bununla yetinmemiş. Menajeri Fırat Özdemir ile beraber sürekli evine ve bankaya gelmişler. Tehditle para almayı sürdürmüşler. Kaya, “MİT Başkanını tanıyorum, seni mahvederiz” demiş. Erzan, Kaya’ya fazladan para ödemek için Arda Turan ve Emre Belözoğlu’nu da kandırıp hayali fona çekmiş. Hatta Kaya’ya açık açık bunun fon olmadığını, başkasının parasıyla ödemeler yaptığını anlatmış. Kaya hiç dinlememiş. “Bana çok para kazandırdın. Daha da kazandıracaksın” diye baskı kurmuş. Kaya, kendisine ödenen faiz parası ile Bodrum’da ID Konakları’ndan 4 milyon 200 bin Euro’ya villa almış. Villanın ilk taksiti olarak bankadaki odasında 1 milyon 575 bin doları da elden inşaat şirketinin satış temsilcisi Barış Bey’e ödemiş. 45 gün sonra ikinci bir ödeme daha yapmış. Daha sonra Kaya’nın aldığı hibrit bir son model Mercedes’in parasını da bankadaki odasında yine elden vermiş.
Erzan her seferinde tehdit edildiğini ve ödemeleri yapmak için futbolculardan hayali fon için sürekli para istediğini aktarıyor. Semih Kaya şikayetçi veya şüpheli olarak davada yer almıyor. Savcılık detaylı iddialara rağmen henüz ifadesine de başvurmadı.
‘AYHAN AKMAN FONA DAHİL DEĞİL, FAİZLE PARA SATTI’
Erzan dosyasında geçen ama davanın hiçbir yerinde yer almayan diğer isim Galatasaray’ın hala teknik ekibinde yer alan Ayhan Akman. İfadelere bakılırsa Akman fona dahil değil. Faizle para satmış. Nitekim Erzan’ın ifadesinde olay şöyle geçiyor: “Ayhan Akman verdiğinden fazlasını almıştır. Akman'a da fon vaadinde bulunmadım. Kendisinden faizle para satın aldım ancak kendisi çok daha fazla faizle verdiği parayı geri aldı. Kesinlikle Ayhan Akman'a hiçbir borcum bulunmamaktadır. Aksine kendisinden yüklü miktarda alacağım vardı.”
Erzan ifadesinde ayrıca Akman vasıtasıyla tanıştığı bazı isimlerin de durumunu öğrenip kendisine baskı kurduğunu ve faizle para sattığını ileri sürüyor:
“Özellikle şunu belirtmek isterim ki biraz sonra Semih Kaya, Merve Yılmaz, Tanın Yılmaz, Fırat Özdemir hakkında detaylı bilgi vereceğim. Bu şahıslar benden belge aldılar. Sonra bu aldıkları belgeler benim çevremde duyulunca akabinde Atilla Baltaş, Ayhan Akman, Barış Tari de benden sürekli baskıyla borçlu olduğuma ilişkin belgeler aldılar. Atilla Baltaş, Ayhan Akman, Barış Tari'nin sunduğu belgeler gerçeği yansıtmamaktadır. Bu belgeler bu şahıslar para verirken oluşturulmamıştır. Bu belgeler benim parayı ödeyemediğim dedikodusu duyulunca 2023 yılının ilk aylarında benden alınmış, gerçeği yansıtmayan belgelerdir.”
‘ATİLLA BALTAŞ BENİ YURT DIŞINA KAÇIRACAKTI’
Burada geçen Atilla Baltaş’la ilgili Erzan’ın anlattıkları dikkat çekici. İfadelere bakalım yine:
“Atilla Baltaş benden verdiği paraları katbekat faizle almıştır. Ben Atilla Baltaş'ın bana verdiği oranın çok üzerinde 1.000.000 USD parayı kendisine ödedim. Ayrıca Atilla Baltaş'tan kesinlikle fon adı altında para almadım. Tam olarak Atilla Baltaş'tan faiziyle para satın aldım. Çünkü fon adı altında ikna ettiğim insanlara para ödemek zorundaydım. Fakat Atilla Baltaş bana verdiği parayı yüzde 50 faiziyle geri almıştır. Ayrıca son günlerde zorla benden Bankada bana baskı kurarak evrak yazmamı istedi. Benden bankada birtakım borçlu olduğuma ilişkin senetler aldı. Şırnak Cizre'ye Mart ayı içerisinde beni kaçırmak için uçak bileti almıştı. Daha doğrusu bana zorla Şırnak Cizre'ye telefonla uçak bileti aldırmıştır. Ben o sırada müştekilerden para da toplamıştım. Atilla Baltaş o paralar ile beni yurt dışına kaçırmak istemişti.”
Aynı şekilde Ayhan Akman vasıtasıyla tanıştığını belirttiği Barış Tari de fona dahil değil. Lakin Erzan’ın iddiasına göre hayali fonu duyup kendisine faizle para satıp, karşılığını alan birisi.
‘SÜLEYMAN ASLAN DA TEFECİLİK YAPIYOR’
Erzan’ın ‘tefeci’ iddiasıyla bahsettiği bir diğer isim de Mojtaba Hakani ve Süleyman Aslan. Onlar da şöyle geçiyor:
“Moci diye bahsettiğim kişi Mojtaba Hakani üniversiteden arkadaşımın eşidir. Kendisine bu zamana kadar aldığım paranın çok daha üzerinde ödeme yaptım. Hatta Süleyman Aslan isimli tefeciden Moci ile birlikte gidip 10.000.000 TL para aldım. 14.000.000 TL para olacak şekilde geri ödedim. Süleyman Aslan'ın Florya'da bir ofisi bulunmaktadır. Süleyman Aslan bu 10.000.000 Tl parayı Denizbank'taki odamda bana yanında Moci de bulunduğu sırada teslim etti. Karşılığında da 14.000.000 TL'lik Moci ile birlikte senet imzaladım ancak 14.000.000 TL'yi Süleyman Aslan'a elden ödedim. Ayrıca Süleyman Aslan bana 1.350.000 USD daha para vermişti. Sonrasında ben 2.650.000 USD şeklinde çok daha fazla bir parayı Süleyman Aslan'a ödedim. Bu zamana kadar Süleyman Aslan'a çok fazla faiz ödedim.”
Şimdi gelelim sorulara…
Erzan’ın detaylı anlattığı bu isimlerin hiç birisi dava dosyasında müşteki, şüpheli veya tanık olarak yer almıyor. İddialar ciddi oysa. Ortada bir tefecilik suçlaması ve haksız kazanç elde etme var. Ayrıca vergi kaçırarak kamuyu zarar uğratma da söz konusu. Peki şu an bir ‘ponzi davası’ olarak süren Erzan vakası buralara da uzanacak mı? Zira dolandırıcılık dışında eğer zimmete para geçirme, tefecilik ve vergi kaçırma iddiaları kanıtlanırsa ceza davası ağırlaşacak, belki de organize suça kadar genişleyecek.
Bir ihanet belgesi: Cengiz 1 milyon ağacı kimin için kesiyor? 04 Kasım 2024
Süper izin, süper soygun: 20 yıl alım garantisi veriliyor 29 Ekim 2024
Limak-İC Holding’ten skandal mektup: Para ve zeytinlikleri istediler! 22 Ekim 2024
Peker işaret etti: Türkiye’de de Los Zetas’lar mı doğuyor? 17 Ekim 2024 YAZARIN TÜM YAZILARI