İYİ Parti nereye gidiyor?
Gelinen noktada Akşener artık ‘eziyet görmek’ten sıkılmış gibi. ‘Gıcık olmuş’ hatta… Peki İYİ Parti buradan nereye gider?
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in de katıldığı Sivas’taki aday tanıtım ve yerel seçim toplantısının ardından bir gazeteci arkadaşımız şöyle dedi: “Bu ara İYİ Parti’nin yaptığı gafları saymaya yetişemiyorum…”
***
Akşener’in Millet İttifakı’nın ikinci büyük partisinin lideri olarak genel seçime doğru gidilirken Siirt’te seçmenle girdiği bir diyalog vardı.
"Siz İçişleri Bakanı'yken Doğu ve Güneydoğu'da kaç faili meçhul cinayet yaşandı?" diye soran bir Siirtliye, "Benim bakanlığım döneminde hiç. Siz beni eleştirebilirsiniz, beni sevmeyebilirsiniz, benden nefret de edebilirsiniz. Ama yalan söylenmesini, iftira atılmasını kabul etmem mümkün değil. Ben 8 ay İçişleri Bakanlığı yaptım. Sayın Soylu'ya göre ben stajyer İçişleri Bakanıyım. Onun için ben ne olduğumu anlayabilmiş değilim. Sayın Soylu'ya göre stajyer bakan olduğuma göre o söylediklerinizi yapmış olmam mümkün değil" diye yanıt vermişti.
Oysa Sivas’ta Sinan Ateş cinayeti için, “Biz geçmişimizde siyasi cinayetlere şahit olduk ama mertçeydi. Onun için de hiçbirimiz korkmadık ama o çocuğun babasını katledenler torbacılar, torbacılar” derken geçmişe dönük ‘stajyer bakanlık’ iddiasından çok uzakta görünüyordu. Epey ‘görmüş geçirmiş’, hangi cinayete ‘mertçe’ denir hangisine denmez, ‘bu işler’ nasıl işler gayet iyi biliyor gibiydi. Torbacıların işlediği cinayetler ‘mertçe’ değil o kesin! Katilin işine gücüne göre hangi cinayete ‘mertçe’ deneceğini biliyor Akşener…
Nitekim dün, 17. ölüm yıldönümünde Hrant Dink’in de “namertçe öldürüldüğünü” söyledi. O da sırtından vurulduğu için öyleymiş…
'Mertçe işlenen siyasi cinayetler' 70'li yıllardakilermiş. Başka 'namertçe cinayetler' de saymış Akşener. Ama o kadar.
Musa Anter, Vedat Aydın, Uğur Mumcu cinayetleri mesela?
Onlar için de bir sınıflandırma yapar belki sonra. ‘Stajyer’ değil ki hepsini birden söyleyiversin heyecanlanıp da... Güne göre, duruma göre: Ya söylenir ya söylenmez…
***
Aynı toplantıda İYİ Parti’nin Sivas Belediye Başkan adayı Mehmet Ceylan da konuştu. O da daha 7 ay önce birlikte seçime girdikleri Saadet Partisi’nin Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu üzerinden (SAADET’in ‘yalan’ dediği bir iddia ile) ‘Milli Görüş’e vuruyordu: "AK Parti düzeni diye o Milli Görüş zihniyeti, 1989 yılında burada belediye başkanlığını kazandılar. Sayın Genel Başkanım, Temel Karamollaoğlu diye bir şahıs var, o burada daha ikinci veya üçüncü ayı, 'Cumhuriyet burada kuruldu burada yıkılacak' dedi. Bu soysuzluk değil de nedir? Bana diyorlar ki bu kadar sert konuşma. Nasıl konuşmayayım? Vallahi, billahi ipe de gitsem konuşacağım Sayın Genel Başkanım. Başınıza bela açmam inşallah."
O sırada kameralar Akşener’e döndü: Yerinde gülerek dinliyordu. “Benim başıma açılacağı kadar bela açıldı zaten sen devam et” mi diyordu acaba içinden?
Ne diyorduysa artık… İki gün geçti ama Ceylan’ın sözlerine, “partiyi değil kendisini bağlar” gibi bir açıklama gelmedi.
***
Geçen yılın son günlerinde Pençe Kilit Harekatı bölgesinde yaşanan saldırının ardından TBMM’de grubu bulunan partilerin ortak açıklama yapması tartışmasında CHP’ye yönelik yapılan ‘sıkıştıran’ açıklamalar…
Akşener’in son grup toplantısında AK Parti-HÜDA PAR, CHP-DEM Parti eşleştirmesi…
İYİ Parti’nin ‘gafları’ epeyce çok gibi evet! Çok da bunlar ‘gaf’ mı gerçekten?
***
14 Mayıs seçiminden önce Millet İttifakı mitinglerinde Akşener CHP seçmenine, “Size saygım sonsuz ama her aileden bir oy istiyorum. Çünkü şu ana kadar en fazla eziyet gören benim” diyordu. Gelinen noktada ise Akşener artık ‘eziyet görmek’ten sıkılmış gibi. ‘Gıcık olmuş’ hatta…
Belli ki gıcık olduğu için yapıyor artık ne yapıyorsa…
Peki İYİ Parti buradan nereye gider?
MHP’nin, Zafer Partisi’nin oralara? Oralarda bir yerlere?
Peki oradan sonra?
Akşener’in performansına bakılırsa ‘eziyet çekilmeyecek’ ve daha rahat rahat ‘gıcık olunabilecek’ bir yere…
Yerel seçimlerde o yere doğru birinci sınıf kompartımana bir bilet alınabilecek mi?
İYİ Parti için asıl soru o gibi görünüyor artık…
Bahçeli sözlüğü: Öcalan, Ahmet Türk, DEM, CHP, Erdoğan, İYİ Parti... 06 Kasım 2024
Süreçte zaman kayması: İktidarın planı ortaya çıktı! 04 Kasım 2024
Bahçeli açılımının sırrı ortaya çıktı! 30 Ekim 2024
‘Süreç’ soruları ve devletin ‘fikir birliği’ 26 Ekim 2024 YAZARIN TÜM YAZILARI