İYİ Partili Yüksel’den emekliler için çağrı: 'Bu ayrımcılık reva mı?'
İYİ Partili Ünzile Yüksel, memurlara verilen seyyanen zammın tüm emeklilere yansıtılması gerektiğini belirterek, "Aynı pazardan alışveriş yapan bu insanlara bu ayrımcılık reva mı?" diye sordu
DUVAR - İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ünzile Yüksel, Ulus Atatürk Heykeli olarak bilinen Ankara Zafer Anıtı önünde emeklilerin sorunlarına dair basın açıklaması yaptı.
İktidar sahiplerinin; emeklilere, fakirliği ve yoksulluğu layık gördüğünü savunan Yüksel, “Siz seslendiniz, biz seslendik ama duymadılar. Bugün de burada tekrar seslenmek istiyoruz. Bu sefer inşallah sesimizi duyarlar. Emeklilerin, dul ve yetimlerin yaşayamadığını görürler” ifadesini kullandı.
Emekliliğin bedeli peşin ödenen bir hak olduğunu vurgulayan Yüksel, “Emekli, iktidara yük değildir. İktidarın müjde ile açıkladığı zamlar lütuf değil, emeklinin yıllarca harcadığı emeğinin karşılığıdır” dedi.
İktidarın sosyal devlet olma ilkesini yok saydığını, emeklileri derin yoksulluğa ve açlığa mahkum ettiğini dile getiren Yüksel, “Ev kiralarının ortalama 15 ile 20 bin lira olduğu ülkemizde en düşük emekli maaşını 10.000 TL’ye, dul maaşını 7.500 TL’ye, yetim maaşını 2.500 TL’ye çıkartarak 2024 yılını emekliler yılı ilan eden iktidar sahipleri, ey sarayda oturanlar siz hangi ülkede yaşıyorsunuz? Bu yaşam şartlarında 2024 yılı olsa olsa ‘emeklilerin sürünme yılı’, iktidar için de ‘utanç yılı’ olur” değerlendirmesini yaptı.
'EMEKLİLERİMİZ REFAH İÇİNDE YAŞAMAYI HAK ETMİYOR MU?'
“İktidar sahipleri her fırsatta; ‘Avrupa bizi kıskanıyor’ derken, Avrupa’daki emeklilerin refah ve yaşam standartlarını bilmiyor mu?” diye soran Yüksel, Avrupa ülkeleri arasında emekli maaşlarının gayri safi yurt içi hasılaya (Millî Gelir) oranında Türkiye’nin 36 ülke arasında 35. sırada olduğuna işaret etti.
Avrupa’daki emeklilerin millî gelirden aldığı pay artarken Türkiye’de bu payın her gün azaldığını ifade eden Yüksek, “Bizim emeklilerimiz refah içinde yaşamayı hak etmiyor mu? Tatile gitmeyi hak etmiyor mu? İnsanca yaşamayı hak etmiyor mu?” diye sordu.
'10 MİLYON EMEKLİ AÇLIK SINIRININ ALTINDA'
ENAG’ın yüzde 129,11 olarak açıkladığı 12 aylık enflasyon oranının, TÜİK verilerine göre yüzde 54,72 şeklinde gerçekleştiğine dikkat çeken Yüksel, TÜRKİŞ’in Ocak 2024 için açlık sınırını 15 bin TL, yoksulluk sınırını da 49 bin TL olarak açıkladığını hatırlattı.
Yaklaşık 16 milyon emeklinin yoksulluk, 10 milyonunun ise açlık sınırının altında kaldığının altını çizen Yüksel, “Hani 2024 yılını emekliler yılı ilan etmiştiniz? Açlık sınırının altında mücadele eden emekli, dul, yetim nasıl yaşayacak?” diye sordu.
AK Parti’nin iktidara geldiği dönemde asgari ücretin 226 TL, en düşük emekli maaşının 332 TL olduğunu hatırlatan Yüksel, “En düşük emekli maaşının asgari ücrete oranı 1,47 TL’ydi. Yani en düşük emekli maaşı asgari ücretin bir buçuk katıydı. 2023 yılında bu oran yüzde 0,66’ya düştü. Diğer bir deyişle en düşük emekli maaşı, asgari ücretin ancak üçte ikisi oldu.” şeklinde konuştu.
Yüksel, iktidarın yanlış politikalarıyla geniş halk kesimlerinin fakirleştiğini, zenginin daha da zenginleştiğini, orta sınıfın ise yok olduğunu ekledi.
Gıdaya erişim ve barınmanın insan hakkı olduğunu kaydeden Yüksel, “Emekliyi çarşıya, pazara gidemez; torunlarına hediye alamaz duruma düşürdünüz. Yıllarca çalışan ve emeklilik primi ödemesini peşin yapan, gelecekle ilgili hayalleri olan milyonları muhtaç hâle getirdiniz. Utanmanız yok anladık ama vicdanınızın da olmadığına milyonlar tanık oldu” dedi.
'AYLIK BAĞLAMA ORANI MAĞDURİYETİNE SON VERİN'
2008 yılında çıkarılan yasa ile aylık bağlama oranlarının yüzde 70’ten yüzde 45’e düşürüldüğünü hatırlatan Yüksel, “Sizden önce emekli ikramiyesi ile ev araba alınırdı, şimdi bir yıllık kira bile ödenemiyor. Acilen aylık bağlanma oranını yüzde 70’e çekerek bu mağduriyete son verin” şeklinde konuştu.
Emekliye refah payı verilmesini isteyen Yüksel, ilaç ve muayene katkı payı muafiyeti sağlanması gerektiğini de ekledi.
Yüksel, “TÜFE oranlarının hesaplanmasında baz alınan enflasyon sepetindeki harcama kalemleri, zorunlu harcama kalemlerinden oluşturularak kişilerin gerçek yaşam maliyetleri baz alınmalıdır” dedi.
Memurlara verilen seyyanen zammın tüm emeklilere yansıtılması gerektiğini belirten Yüksel, “Aynı ülkede yaşayan, aynı pazardan alışveriş yapan bu insanlara bu ayrımcılık reva mı? 16 milyon emekliyi yok mu saydınız?” diye sordu.
Yüksel şöyle devam etti:
“Simit ve çay hesabı ile iktidara geldiniz. Sayenizde simit 10 TL, çay 15 TL’ye yükseldi. Bunlara bile ulaşamıyoruz. Sosyal devletin yanında sosyal belediyeciliği de bitirdiniz. Sadece yandaşın yüzüne güldünüz. Size oy vermeyenlere yardım götürmeyeceğinizi açıkça beyan ettiniz. Uzağa gitmeye gerek yok! Ey iktidarın sahipleri, ey sıcak odalarında oturan belediye başkanları; 15 kilometre uzaktaki Pursaklar ilçesinin Fatih mahallesinde yerin 2 kat altında oturan 9 yaşındaki Muhammed’den haberiniz var mı? Hani ‘Komşusu açken tok yatan bizden değildir’ diyen peygamberin ümmetiydik? Ne oldu, ne çabuk unuttunuz?”