Jeoloji Mühendisleri Odası: Yaşanan depremler hesaplanan ivme değerlerinin üstünde

Jeoloji Mühendisleri Odası, yaşanan depremlerin deprem tehlike haritasındaki ivme değerinin çok üstünde olduğunu belirterek, kent bazında diri fay haritalama çalışmaları yapılması gerektiğini söyledi.

Google Haberlere Abone ol

İZMİR – TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, Pazarcık'ta yaşanan depreme ilişkin yazılı açıklama yaptı. Moment büyüklüğü 7,7 olan depremin, Doğu Anadolu Fay Zonu’nun güneyinde, Ölüdeniz Fay Zonu’nun kuzeyinde ve bu fay zonlarının birleşim noktalarında meydana geldiğini belirten Jeoloji Mühendisleri Odası, bu depremden yaklaşık 9 saat sonra Elbistan yakınlarında 7,6 moment büyüklüğünde yeni bir deprem meydana geldiğine dikkat çekti.

Açıklamada, "Meydana gelen bu yeni depremin konumu Doğu Anadolu Fay Zonuna bağlı D-B uzanımlı Çardak-Sürgü Fay Zonu'nu işaret etmektedir. Hem 7,7 büyüklüğündeki ilk ana şokun ardından meydana gelen ve büyüklüğü 6,6 ya ulaşan artçı depremlerin odaklandığı alanlar, hem de ikinci ana şokun meydana geldiği merkez üssü lokasyonu dikkate alındığında, Doğu Anadolu Fay Zonu boyunca bir kırılma olduğu görülmektedir" denildi.

'YAŞANAN DEPREMLER HESAPLANAN İVME DEĞERİNİN ÇOK ÜSTÜNDE'

Son 2-3 yıl içerisinde Doğu Anadolu Fay Zonu ve yakın çevresinde meydana gelen büyüklüğü 6,5 ile 7,7 arasında değişen depremlerin, özellikle Kahramanmaraş, Gaziantep, İskenderun, Adıyaman, Adana, Elâzığ gibi altlarından diri fay geçen kent merkezlerine büyük can ve mal kaybına neden olduğuna dikkat çekilen açıklamada, "Türkiye’de en büyük yer ivme dağılımını belirten deprem tehlike haritası, diri fay haritasında belirtilen 485 adet diri fay ve bu sismik kaynaklar üzerinde meydana gelen depremlerin olasılıksal istatistiğine göre hesaplanmıştır. En büyük tehlike alanlarını mor ve kırmızı renk kodlarıyla yansıtılan haritada, Doğu Anadolu Fay Zonu boyunca 0,1 g ile 0,5 g arasında değişen değerler söz konusudur. Dün yaşanan 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerde hesaplanan ivme değeri ise bu değerlerin çok çok üstünde kalmaktadır. Dolayısıyla meydana gelen bu afet sırasında/sonrasında yapısal deformasyona maruz kalan binalar, öngörülemeyen bu ivme değerine dayanamadığı için yıkılmış ya da ağır hasar almıştır" ifadelerine yer verildi.

Kentlerdeki deprem riskinin azaltılabilmesi için hazırlanacak tehlike haritalarına ilişkin Jeoloji Mühendisleri Odası'nın önerileri ise şöyle sıralandı;

-Mutlaka kent bazında detay ölçekte diri fay haritalama çalışmaları,

-Diri fayların geçmişte ürettiği ve deprem kataloglarında bulunmayan depremlerin paleosismolojik çalışmalarla saptanmasıyla ortaya çıkarılacak tekrarlanma aralıklarının belirlenmesi,

-Ardından zemin ivme değerlerinin kent bazında detay ölçekte saptanması yoluyla kentlerdeki binaların olabilecek depreme göre nasıl tepki vereceği belirlenmelidir.