Kadın öğretmene tekvando şampiyonu öğrenciden saldırı: Saçını yolup ensesine yumruk attı

ANTALYA - Antalya’nın Kepez ilçesindeki Ahatlı Mahallesi’de bulunan Gıyaseddin Keyhüsrev Anadolu İmam Hatip Lisesi ve Ortaokulu’nda eğitim veren kadın Arapça öğretmeni, 7’nci sınıfta okuyan tekvando sporcusu erkek öğrenci N.G. tarafından darp edildi. Boyun bölgesine ağır darbe alan öğretmen, okulun müdür yardımcısı ve meslektaşları tarafından müdür yardımcısının odasına götürüldü. Olayla ilgili tutanak tutulduktan sonra öğretmenler ve Eğitim Sen yetkililerinin desteğiyle hastaneye giden öğretmenin darp raporu aldığı öğrenildi. Öğrencinin fiziki ve sözlü saldırısına uğrayan Eğitim Sen üyesi Arapça öğretmeni, öğrencinin ders anındaki saldırısı ile ilgili yasal süreç başlatmaya hazırlanırken, tekvando şampiyonu olduğu belirtilen öğrenci hakkında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından soruşturma başlatıldı. Saldırgan sporcu N.G’nin lisansının da iptal edilebileceği öğrenildi.

SAÇINI YOLUP ENSESİNE YUMRUK ATTI 

Eğitim-Sen Antalya Şube Başkanı Kadir Öztürk, ortaokul sınıfında yaşanan öğretmene şiddet olayını şöyle anlattı: “Ders boyunca öğrenci dersin işleyişini bozuyor. Öğretmenimiz ‘Tutanak tutacağım’ diyerek uyarıyor. Bunun üzerine öğrenci ‘Sen bana tutanak tutamazsın’ diyor ve sıraları tekmelemeye başlıyor. Önündeki sıraları devirerek öğretmen masasına doğru ilerliyor. Öğretmen masasına gelince öğretmenin masanın üzerindeki kitaplarını ve dosyalarını yere fırlatıyor. Antalya’da tekvando şampiyonu olan öğrenci, öğretmeni saçına yapışıp kendine doğru çekiyor. Tuttuğu saçları koparan öğrenci öğretmenin sol taraftan ensesine doğru bir yumruk atıyor. O anda çok ağır bir acı yaşadığını söyleyen öğretmen, aldığı ağır yumruk darbesini, ‘Teknikle vurdu, çok ani bir hamle olduğu için ben anlayamadım nasıl geldiğini’ diye anlatıyor. Öğretmenine ‘Seni mahvederim’ diye tehditler savuruyor. Öğretmenin imdat çığlıklarını duyan müdür yardımcısı ve öğretmenler sınıfa geliyor. Olayı gören diğer öğrencilerin korku içinde donup kaldıkları sınıftan öğretmeni alıp uzaklaştırıyorlar.”

‘ŞİDDET SARMALI GİDEREK BÜYÜYOR’

Şiddetin ardından öğretmenin hastanede sağlık kontrolünün yapıldığını belirten Öztürk, konuyla ilgili hukuki mücadele yürüteceklerini ifade etti. Öztürk, Türkiye’de hayatın her alanında artan şiddet olaylarına vurgu yaparak, “Okullar, Milli Eğitim Bakanlığı’nın laik ve bilimsel eğitim yerine uyguladığı gerici politikalar nedeniyle bu hale geldi. Hukuk sisteminin de hali içler acısı. Bugün bir öğretmen dövülüyor, dün doktor dövüldü, ondan önceki gün hakeme saldırıldı. Şiddet sarmalı yıllar içinde büyüyerek baş edilemez bir boyuta ulaştı. Futbol sahası, hastane, adliye önü, ev içi… Her an her yerde karşılaştığımız şiddet, uygulanan politikaların doğal bir sonucu. Aydın insanlar düşünce suçlusu olarak ceza alırken, şiddet olaylarını gerçekleştiren insanlar serbest kalıyor. Bu düzen şiddeti büyütüyor. Türkiye’de gün geçmiyor ki öğretmenlere yönelik yeni bir saldırı haberi ile karşılaşmayalım. Ama şunu biliyoruz ki vicdanlı hakimler, savcılar varlar. Onlara güveniyoruz. Biz hukuk mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz” dedi.

MİLLİ EĞİTİM’E ÖNLEM ÇAĞRISI

Antalya’da yaşanan öğretmene şiddet olayının ardından Eğitim-Sen tarafından yayımlanan kınama metninde, eğitim çalışanlarına yönelik şiddetin önüne geçilmesi için alınması gereken önlemler vurgulandı: “Antalya’da yaşanan öğretmene şiddet olayının ardından Eğitim-Sen tarafından yayımlanan kınama metninde, eğitim çalışanlarına yönelik şiddetin önüne geçilmesi için alınması gereken önlemler vurgulandı: “Okullarda yaşanan şiddet olaylarının arkasında öğretmenleri rencide edici yaklaşımlar ve siyasiler tarafından her fırsatta kullanılan şiddet dilinin etkisi büyüktür. Çağ dışı politikalar sonucu öğretmenlik mesleği her geçen gün itibarsızlaşmaktadır. Öğretmenlik, toplumun gözünde itibarını kaybettikçe öğretmenlere yönelik saldırılar ve şiddet de artmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı’nı, öğretmenlerin saygınlığını arttıracak politikalar üretmeye, eğitime piyasacı bir yaklaşımla değil kamusal bir hak anlayışıyla bakmaya, mesleğimizi itibarsızlaştıran politikalara son vermeye davet ediyoruz.”