'Nafaka hakkıma dokunma' kampanyası büyüyor

İlk olarak tanınmış 100 kadının imzaladığı Nafaka Hakkı Kadın Platformu İmza Metni iki haftada 10 binin üzerinde imzaya ulaştı. Nafaka hakkının değiştirilmemesi veya geri alınmaması gerektiği anlatılan metin [email protected] mail adresinden ya da @nafakaimza isimli Twitter adresinden imzalanıyor.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Aralarında Ümit Boyner, Latife Tekin, Zuhal Olcay, Müjde Ar, Leman Sam, Nesrin Nas, Hazal Kaya, Feride Acar, Ufuk Tarhan gibi isimlerin de yer aldığı, farklı çalışma alanlarından 100 tanınmış kadının nafaka hakkının hiçbir şekilde kısıtlanmaması için imzaladığı çağrı metninde imza sayısı iki haftada 10 bini aştı. Nafaka Hakkı Kadın Platformu’nun nafakahakkinadokunma.com sitesinde yer alan, nafaka hakkının değiştirilmemesi veya geri alınmaması gerektiği anlatılan metin [email protected] mail adresinden ya da @nafakaimza isimli Twitter adresinden imzalanıyor.

Nafaka Hakkı Kadın Platformu'nun destek çağrısı şu şekilde:

"Kampanyamıza, ev kadınlarından politikacılara, sanatçılardan iş insanlarına, hukukçulardan akademisyenlere, sporculardan mühendislere kadar uzanan geniş bir yelpazedeki çeşitli kesimlerden yeni kadınlar katıldı. Metnin yeni imzacıları arasında eski bakan İmren Aykut, sanatçı Melike Demirağ, iş insanı Vuslat Doğan Sabancı, Dünya Felsefe Derneği Başkanı Prof. Dr. İoanna Kuçuradi, Emeritus Profesör Deniz Kandiyoti, tiyatro oyuncusu Melek Baykal, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Eski Başkanı Şebnem Korur Fincancı, dilbilimci yazar Necmiye Alpay gibi alanında çalışmalarıyla tanınmış birçok kadın* var.

"Kadın hakları ve eşitlik karşıtı çevrelerin yoksulluk nafakasına karşı yükselttikleri kampanyanın, bununla sınırlı kalmadığının ve ev içi şiddetten korunma, boşanma hakkı, mal rejimi, miras paylaşımı da dahil olmak üzere kadınların tüm haklarına karşı saldırı niteliği taşıdığının farkındayız. Biz kadınlar, kadınların görünmeyen emeğine ve toplumsal cinsiyet eşitliğine saldıran bu kadın düşmanı grupların karar vericiler tarafından dikkate alınmalarını esefle izliyoruz. Bu gruplar, toplumsal cinsiyet eşitliğini ve kadınları şiddetten ve ayrımcılıktan koruyan yasaları hedef almaktadırlar.

"Uygulamada genellikle çalışan kadınlara zaten yoksulluk nafakası bağlanmamaktadır. Nafaka asıl olarak ev kadınları açısından önem taşımaktadır. Nafaka hakkına saldırılar, büyük oranda kadınların üzerine bırakılmış olan ev içi emeği değersizleştirme ve görünmez kılma çabasıdır. Oysa ki, ev içi emek de, aynen ev dışındaki emek gibi ekonomik bir değere sahiptir. İster ev içi, ister ev dışı olsun, her iki emek de, ailenin geleceği, huzur ve refahı için harcanmaktadır. Medeni yasadaki nafaka ve mal rejimleri ile ilgili düzenlemeler bu nedenle yapılmıştır.

"Bu nedenle, Medeni Yasa’nın tek bir kelimesi bile değiştirilmemelidir. Ayrıca uygulamada yargı eliyle nafaka hakkına erişimin engellenmesi gayretlerinden de vazgeçilmelidir. Nafaka süresinin hakimlerin takdirine bırakılması önerisine kesinlikle karşı çıkıyoruz. Son zamanlarda yasanın yapılış amacının tam tersine, yasanın amacının ortadan kaldırılmasına yönelik bu tür kararların verildiğini kaygıyla takip etmekteyiz. Özetle, yasanın değiştirilmesine de fiili olarak etkisiz hale getirilmesine de karşıyız.

"Kadın haklarına saldırının nafaka hakkının sınırlandırılmasıyla hız kazanacağının tekrar altını çiziyoruz. Kadın haklarının içini boşaltma niteliğindeki bu girişimlere karşı çıkan metnimize erkeklerden de yoğun destek geliyor. Kadın, erkek, herkesin imzalarını nafakahakkinadokunma.com adresindeki linke bekliyoruz." (HABER MERKEZİ)