Kadınlar Taliban'a karşı açlık grevinde: 'Sesimiz duyurulmuyor'

Taliban'a yaptırım talebiyle Almanya'nın Köln Meydanı'nda 12 günlük açlık grevi eylemi başlatan kadınlardan Paryani, Afganistanlı kadınların Taliban yönetimini kabul etmediğinin altını çizdi.

"Afganistan toplumsal cinsiyet ayrımcılığının (gender apartheid) olduğu bir ülke olarak kabul edilmeli."
Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Taliban'ın 15 Ağustos 2021'de ülke yönetimini ikinci kez ele geçirdiği Afganistan'daki baskıcı yönetim karşısında Afganistanlı kadınlar ülke dışında da eylemler yapıyor. Zarmina Paryani ve Tamana Zaryab Paryani öncülüğünde, Almanya’nın Köln kentinde 1 Eylül’de 12 gün sürecek açlık grevi eylemi başlatıldı. Eylemciler, ülkelerin Taliban’a politik ve mali desteklerini kesmesini ve yaptırım uygulamasını talep ediyor.

Mezopotamya Ajansı'ndan Berivan Kutlu'ya konuşan, 8 gündür açlık grevinde olan aktivist Zarmina Paryani, “Halkımız kıyımlarla karşı karşıya, dünya Taliban’ı destekliyor” dedi. 

'TALİBAN YÖNETİMİ ELE GEÇİRDİKTEN SONRA TUTUKLANDIK'

Köln Meydanı’nda çadır kurarak açlık grevine başlayan kadınlardan olan Zarmina Paryani, Taliban’ın yönetimi ele geçirdikten kısa bir süre sonra eylemlerde yer alması nedeniyle tutuklandığını, gözaltına alınırken darp edildiğini söyledi. 

Zarmina Paryani, yaşadıklarını, “Taliban, yönetimi ele aldıktan sonra protestolara katılan kadınlardan biriyim. Geçtiğimiz yıl Taliban tarafından iki kez tutuklandım. Gözaltına alınırken evimizin kapılarını kırdılar, beni ve 3 kız kardeşimi darp ettiler. Daha sonra bizi cezaevine naklettiler. Orada bizi borular, teller, yumruklar ve tekmelerle gece boyunca dövdüler. Pasaportlarımıza el koyup, işkence yaptılar” sözleriyle anlattı.

'İKİ YILDIR EN TEMEL HAKLARIMIZDAN MAHRUM BIRAKILIYORUZ'

Tahliye olduktan sonra üç kız kardeşiyle ülkeyi terk etmek zorunda kaldığını söyleyen Paryani, “Tahliye olduktan sonra bir süre ülkemizde kalmaya çalıştık ancak üzerimizde yoğun baskı vardı. Taliban, kadınlara karşı yasalar çıkartıyordu ve yakında nefes alamayacak hale geleceğimizi fark ettik. Kız kardeşlerimle birlikte ülkeyi terk etmeye karar verdik. Pakistan'a giden riskli bir rota üzerinden Afganistan'dan çıkmayı başardık" dedi.

"Defalarca ölümle burun buruna geldik ve sonunda Almanya'ya ulaştık" ifadelerini kullanan Paryani, ülkedeki kadınların durumuna ilişkin olarak, "Ne yazık ki benim gibi Afgan kadınlar hala her gün aynı korkunç kaderle karşı karşıya. Dünya, Taliban'a yığınla para gönderirken, iki yıldır en temel haklarımızdan mahrum bırakılıyoruz" diye konuştu.

'AFGANİSTANLI KADINLAR TALİBAN YÖNETİMİNİ KABUL ETMİYOR'

Afganistanlı kadınların Taliban yönetimini kabul etmediğinin altını çizen Paryani, “Afganistanlı kadınlar ilk günden bu yana Taliban’a karşı her yerde direniyor. Afgan kadınların sesinin insan hakları gruplarından yeterince ilgi görmemesi cesaret kırıcı bir durum. Taliban'ın Panjshir ve Andarab'daki savaş suçlarına, gece işkencelerine ve karşı karşıya kaldığımız cinsiyet ayrımcılığına karşı mücadelemizi sürdürüyoruz. Afgan kadınlar hem Afganistan’da hem ülke dışında direniyor” açıklamasında bulundu.

Dünya devletlerinin sadece açıklamalar yapmakla sınırlı kaldığını söyleyen Paryani, “Halkımız her gün onlarca işkenceye maruz kalıyor. Dünya devletleri ise sadece kuru açıklamalar yapıyor" dedi. Devletlere çağrı yapan Paryani, "Dünyayı sadece açıklama yapmaya değil, bizi desteklemek için gerçek anlamda harekete geçmeye çağırıyorum. Taliban’a desteği kesin, Afganistan halkının yanında yer alın” diye konuştu.

EYLEMLER DEVAM EDECEK

Açlık grevi eyleminin 12 gün olarak belirlendiğini anımsatan Paryani, şöyle devam etti: “12 Eylül’de büyük bir basın açıklamasıyla eylemimizi sonlandıracağız ancak evimize gidip oturmayacağız. Taliban yönetimi altında yaşamak zorunda kalan halklarımız için farklı eylemler yapmaya devam edeceğiz. Halkımız yalnız değildir.” (DIŞ HABERLER)