Kafe ve bar çalışanları: Kongreler lebaleb doluyorsa, biz de iş yerlerimize dönmeliyiz
20 Kasım 2020'den beri kapalı olan kafe ve restoran çalışanları, tedbirler alınarak işyerlerinin açılmasını için Kadıköy'de basın açıklaması yaptı. Ölmek ve batmak istemediklerini belirten çalışanlar, milyonların işsiz olduğunu söyledi.
DUVAR - Korona virüsü pandemisi kapsamında aylardır kapalı olan kafe ve restoranların açılması için bugün Kadıköy'de bir araya gelen kafe ve bar çalışanları, basın açıklaması gerçekleştirdi. Kafe ve bar çalışanları, 'Pandemi, kriz, yoksulluk... Hesabı biz ödemeyeceğiz' yazılı pankartın açıldığı açıklamada, kafe ve barların bir an önce açılmasını istedi.
Kafe ve Bar Çalışanları Dayanışması ve Otel ve Turizm İşçileri Sendikası'nın gerçekleştirdiği basın açıklamasına HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm ve CHP Kadıköy İlçe Başkanı Ali Narin destek verdi. HDP Milletvekili Züleyha Gülüm iktidarın, saraylar üstüne saraylar yaptığını fakat işçilerin, emekçilerin taleplerini duymak istemediği söyledi. Gülüm, "Sermayeye sürekli para aktarımı yapılırken, borçları silinirken bu ülkenin emekçilerine yönelik hiçbir destek göremiyoruz. Bir an önce tüm emekçilerin talepleri kabul edilsin" dedi.
BİZ NEDEN HÂLÂ EVDEYİZ?
Bir meyhanede aşçı olduğunu söyleyen Kent Emekçileri Dayanışması'dan Sevgi Gürmez, şunları söyledi: "Dükkanımız kasım ayından itibaren kapandı. Bizler kısa dönem ödemeleriyle hayatta kalmaya çalışırken, bizimle dalga geçer gibi parti kongrelerinde, cenazelerde dip dibe gelen insanlar utanmadan bize evde kalın, dükkanlarınız kapalı kalsın, sizin dükkanlarınız salgını yayıyor diyorlar. Alışveriş merkezlerine, bütün devlet dairelerine HES koduyla girilebilirken, ulaşımda HES kodu ile binebiliyorken, biz neden hâlâ evdeyiz? Bizler hayatta, ayakta kalmaya çalışıyoruz. Biz evdeyken dışarda hayat devam ediyor. Bizim aklımızla, onurumuzla dalga geçer gibi lebaleb, dudak dudağa, ağız ağıza kongrelerde yan yana geçip reklamını yapıyorlar. Biz bunu kabul etmiyoruz. Madem bu kadar kalabalık kongreler yapılıyor, biz de iş yerlerimize geri dönmeliyiz. Artık yeter."
Pandemi tedbirleri doğrultusunda iş yerlerinin uzun süredir kapalı olduğunu belirten kafe ve bar çalışanları, 2020’nin yarısını işsiz ve gelirsiz geçirdiklerini söyledi. Barlarda çalışan arkadaşlarının ise bir yıla yakın süredir işsiz ve gelirsiz olduklarını ekledi.
Basın açıklamasını okuyan kafe ve bar çalışanı Nizge Biter, hükümetin pandemi destekleri doğrultusunda çalışanlara; Kısa çalışma ödeneği (KÇÖ) ve ücretsiz izin nakdi ödeneği sağlandığına dikkat çekerek şunları söyledi: "Kısa çalışma ödeneği alanlar 1.500 TL, ücretsiz izne çıkarılanlar ise 1.170 TL ile geçinmek zorunda bırakıldı. Şimdi mekanların ne zaman açılacağı belli olmamasına rağmen hükümet kısa çalışma ödeneğinin 31 Mart’ta, ücretsiz izin nakdi yardımının ise 17 Mart’ta kesileceğini belirtti. İnsanların aylarca net asgari ücretin bile yarısından az olan bir rakamla geçinmesi beklendi. Şimdi o da kesiliyor. İş yerlerinin kapatıldığı dönemlerde kısa çalışma ödeneğinden ve işsizlik ödeneğinden faydalandırılan işçiler sosyal güvenlik primlerinden de faydalanamıyor. İşçilere bir miktar para veriliyor ama karşılığında sosyal güvenceleri ellerinden alınıyor. Ücretsiz izin ve kısa çalışma dönemleri çalışanların emeklilik haklarında mağduriyete sebep olmamalıdır."
'BİRÇOK ARKADAŞIMIZ İŞSİZLİKLE KARŞI KARŞIYA GELECEK'
Yeme-içme sektöründeki iş yerlerinin, pandemi nedeniyle tam kapasiteyle değil düşük kapasiteyle açılacağı yönünde yapılan açıklamaya değinen Biter, "Düşük kapasiteyle açılması demek, birçok insanın işine dönememesi demektir. Bu sebeple kısa çalışma ödeneği ve ücretsiz izin nakdi yardım desteği tüm sektörler için kaldırılsa bile, yeme-içme sektörü için yıl sonuna kadar devam ettirilmelidir. Aksi takdirde sektördeki birçok arkadaşımız işsizlikle, açlıkla yüz yüze kalacaktır. İl ve ilçelerin korona virüsü pandemisinin yaygınlığına göre düşük, orta, yüksek ve çok yüksek olarak kategorize edileceği, buna göre açılacağı duyuruldu. Mekanlar düşük, orta, yüksek, çok yüksek ayrımı yapılamadan açılmadır. Pandeminin yükünü biz çekeceğimiz kadar çektik. Mekanların açılmasında işletme ayrımı yapılmamalı tüm mekanlar aynı anda açılmalıdır" dedi.
'MİLYONLAR AÇLIKLA KARŞI KARŞIYA'
Milyonlarca insanın içinde olduğu bir sektörün yok olma tehlikesiyle, işçilerin ise açlıkla karşı karşıya kaldıklarını belirtilen açıklamada şunlara yer verildi: "Gümrük ve Ticaret Bakanlığı verilerine göre 180 bin iş yeri kapalı. Bu işletmelerin her birinde 10 kişi çalışsa 2 milyon insan ediyor, aileleriyle birlikte 10 milyon insan açlığa, yoksulluğa mahkûm edilmiş durumda. Cumhurbaşkanı, 'Kapanan dükkan yok' dedi. Ama Ticaret Bakanlığı 2020 yılında 99 bin 588 esnafın iş yerini kapattığını açıkladı. Esnaf da çalışan da oldukça zorda! Daha fazla iş yeri kapanmadan dükkanları açın! Adalet ve Kalkınma Partisi'nin 13 Ocak’ta kongreleri başladı, kalabalık salonlarda kongreler yapılabiliyor. Cumhurbaşkanı bile salonlar için, 'Salon lebalep dolu' diyor, o derece dolu salonlar. Dün Sağlık Bakanı'nın da katıldığı bir cenaze törenini hep beraber izledik, cami avlusu hınca hınç doluydu. Soruyoruz: Bu korona virüsü hiçbir yerde bulaşmıyor da sadece bizim iş yerlerimiz de mi yayılıyor? iş yerlerimiz acilen açılmalıdır. HES kodu ile, toplu taşıma araçlarına biniliyor, kapalı yerlere giriliyorsa siyasi partiler kongre yapabiliyorsa kafeye, bara, lokantaya da gidilebilir. İşletmelerin bir an önce açılmasını istiyoruz, bir an önce işimize dönmek istiyoruz. Çalıştığımız iş yerlerinde alınması gereken tüm tedbirleri alalım, işyerleri açılsın, yasaklar kalksın. Konser salonları ve tiyatrolar da sektörümüzün bir parçası, onlar da açılmalı. Son 2 ayda Duran Ay, Erdem Topuz ve Mert El adlı müzisyen arkadaşlarımız işsizlik sebebiyle intihar etti. Hepimizin alacağı var hükümetten!
'MÜCADELE ETMEYE DEVAM EDİYORUZ'
Kahvehane, lokanta, meyhane, kafe ve bar çalışanlarının sendikasız olduğu için bu süreçte hak arama zeminlerinden yoksun kaldıklarını hatırlatan Biter son olarak şunları söyledi: "Tüm arkadaşlarımızı; iletişim kanallarımızı arttırmak, yan yana gelişlerimizi çoğaltmak ve içine düşürüldüğümüz yoksulluğa karşı birlikte mücadele etmeye davet ediyoruz. Sektörde çalışan tüm arkadaşlarımızı, Kafe ve Bar Çalışanları Dayanışması ile Otel ve Turizm İşçileri Sendikası’nda örgütlenmeye çağırıyoruz. Hesabı biz ödemeyeceğiz!"