Karamollaoğlu: Bu kanun teklifi kendilerinin sonunu getirir
Temel Karamollaoğlu, ‘sansür yasası’ olarak nitelendirilen kanun teklifiyle ilgili "İktidar hırsı gözlerini boyamış bunun başka bir izahı yok. Ama bu kendilerini sonunu getirir" dedi.
DUVAR - Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, AK Parti iktidarının ekonomi politikalarını eleştirerek “20 yıldır iktidarda bulunan bu arkadaşlar utanılması gereken bu ekonomik tablo ile övünmeye yelteniyorlar. Yalan söylemek çok kolay bir şey ama bunun hesabı kolay verilmez. Vatandaşı da inandıramıyorlar zaten” dedi. Karamollaoğlu, AK Parti ve MHP’nin ‘sansür yasası’ olarak nitelendirilen kanun teklifiyle ilgili “İktidar hırsı gözlerini boyamış bunun başka bir izahı yok. Ama bu kendilerini sonunu getirir, geçmişte de böyle olmuştur” diye konuştu.
Temel Karamollaoğlu, bugün partisinin genel merkezinde gündeme ilişkin açıklamalar yaptı. 1 Ekim’de TBMM’nin yeni yasama yılına, 2 Ekim’de Altılı Masa’nın yeni döneme ilk toplantısını yaparak başladığını anımsatan Karamollaoğlu, ilk günden beri Altılı Masa ile uyum içerisinde çalıştıklarını ve en ufak bir tereddütleri olmadığını söyledi. Karamollaoğlu “85 milyon da müsterih olsun ki ortak akılla belirleyeceğimiz ortak cumhurbaşkanı adayımız Türkiye’nin 13. Cumhurbaşkanı olacak. TBMM aritmetiğinde de çoğunluğu elde ederek ülkemizin tüm problemlerini hızlı ve kalıcı çözümleri üreteceğimizin müjdesini vermeyi görev addediyorum” dedi.
ANKA'nın haberine göre Karamollaoğlu’nun açıklamaları şöyle:
YAPMASI GEREKEN 'BEN İŞİ BAŞARAMADIM' DEYİP ÇEKİP GİTMEK: Çalışmalarımızı sürdürürken amacımız Türkiye’nin mahkum edildiği bu tek adam rejimine dayalı sorumsuz, müsrif bir sisteme son vermektir. Bu sistemde liyakatsiz görevlendirmeler sonucu her alanda yozlaşma, bozulma, çürüme yaşadığımızı birlikte görüyoruz. Bu alanların başında da ne yazık ki adalet ve ekonomi gelmektedir. Bu iki alan toplumumuzu doğrudan etkilemektedir. Ülkesini seven, yaptıklarının sorumluluğunu idrak ve kabul etme seviyesinde olan bir iktidarın bu denli başarısızlık ve milletimizi mahkum ettiği yoksulluk ve hayat pahalılığı karşısında bir an bile tereddüt etmeden iktidarda durması mümkün değildir. Aslında yapması icap eden ceketini alıp ben bu işi başaramadım, bundan sonra da başarabileceğimi zannetmiyorum deyip kendiliğinden çekip gitmesidir. Nerede o basiret nerede o alçak gönüllülük.
İFLAS ETMİŞ ARJANTİN'İN BİLE GERİSİNDEYİZ: Türkiye Ekonomi Modeli diye isimlendirdikleri bu ucube model ile bakın güzel ülkemiz hangi noktaya getirildi? TÜİK’in açıkladığı son verilere göre yıllık enflasyon yüzde 83,4’ü yakaladı. Bağımsız araştırma gruplarının ortaya koyduğu rakamlara göre ise daha vahim bir tabloyla karşı karşıyayız. Enflasyon yüzde 186,71’i buldu. Bu oranda G20 ülkeleri içinde iflas etmiş Arjantin’in bile gerisindeyiz. En yüksek enflasyona sahip ülke olarak 1998’den bu ya da bu oranların süratle artışına şahit olduk. Tam bir sene önce 5 Ekim 2021 tarihinde 8 lira 85 kuruş olan bir doları tam bir yılda 19 liraya çıkarmayı başardılar. 2021 Eylül ayı sonu itibariyle 7,30 TL olan mazotun litresi Eylül 2022 sonu itibariyle 23,23 TL’ye çıktı. Bu rakamları dün belirlerken bugün sabaha karşı bir yeni zammın geleceği haberi de alındı. 2021 yılı eylül ayında 152 lira olan 12 kiloluk bir mutfak tüpünün fiyatı Eylül 2022 itibariyle 316 liraya çıktı. Hep yüzde yüzün üstünde bir artış var. 2021 yılı eylül ayı itibariyle Ankara’da metreküpü 2,32 TL olan doğalgaz 2022 Eylül itibariyle de 5, 69 TL’ye yükseldi. Et, süt, yağ, şeker, un gibi mutfağın zorunlu ihtiyaçlarından bir kısmına da dar ve orta gelirli vatandaşlarımız artık ulaşamaz oldular. 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 7 bin 250 liraya yükseldi. Bu rakam asgari ücretten bin 750 lira daha fazla. Utanç verici bir tablo, yoksulluk sınır asgari ücretin 4 katını arttı, 23 bin 600 liraya yükseldi. Hedef yoksulluk sınırında bir ücretin genel kabul görmesi olmalı.
ÜLKEMİZİN GÜVENLİĞİNİ RİSKE SOKTULAR: Geleceğimize ümitle bakma imkanına sahip değiliz, ülkenin bugünü değil yarınları da borçla kamu özel iş birliği projeleri ile ipotek altına alınmış bulunuyor. Rusya’ya olan doğal gaz borcumuzun ertelenmesini istiyoruz. Bu ne demektir yeni faizlerle bu borç bugün ödenmiş olsa daha üstünde fiyat ile ödenecek. Ama vatandaş kullandığı doğal gazın parasını ödedi zaten. Vatandaştan aldığı parayı başka yerlerde tüketiyor ve borcu da kendiliğinden artırmış oluyor. Ülkemizin tereddütte düşme risk primi tarihi bir seviyeye çıkarıldı. Bu ucube modelle dış ticaret açığı her geçen gün büyüyor. Önümüzdeki bir yılda vadesi dolacak dış borç miktarı 182 milyon dolar. Ülkemizin ekonomik güvenliğini riske soktular.
UTANILMASI GEREKEN BU EKONOMİK TABLO İLE ÖVÜNMEYE YELTENİYORLAR: 20 yıldır iktidarda bulunan bu arkadaşlar utanılması gereken bu ekonomik tablo ile övünmeye yelteniyorlar. Yalan söylemek çok kolay bir şey ama bunun hesabı kolay verilmez. Vatandaşı da inandıramıyorlar zaten. Bu ucube modelin önündeki Türkiye kelimesini kaldırın bize yakışmıyor. Türkiye ne bu modeli ne de bu modelin mucitlerini hak etmiyor. Kamu kaynakları ile beslenen havuz medyası sayesinde her türlü başarısızlığın üstünü örtmeyi bir vecibe olarak görüyorlar ama beyhude. Halk söze değil bizzat yaşantısına bakıyor. Baz etkisi denilen etkiyle 2022 Aralık ve 2023 Ocak ayı itibariyle enflasyon oranında düşüş yaşanması söz konusu olabilecek. Enflasyon ortadan kalkmayacak, gerileyecek yani yıllık enflasyon yüzde 80’li seviyelerden yüzde 50 seviyesine inecek bu durumda büyük bir başarı olarak pazarlanacak."
'ORTAK ADAY SEÇİM TARİHİNDEN SONRA İLAN EDİLECEK'
Bir gazetecinin Altılı Masa’nın ortak adayı ile ilgili soruya Karamollaoğlu, “Cumhurbaşkanı adayı seçim tarihi belirlendikten sonra hemen Altılı masa liderleri bir araya gelip belirlenecek. Kim olacak, şu anda bir şey söyleme imkanına sahip değiliz. İsimler üzerinde durmayı doğru bulmuyorum” dedi.
Karamollaoğlu, dün TBMM’de ilk iki maddesi geçen “sansür yasası” ile ilgili soruya da şu yanıtı verdi:
'BU KENDİLERİNİN SONUNU GETİRİR, GEÇMİŞTE DE BÖYLE OLMUŞTUR'
“Bu hepimizi üzüyor, iktidara gelirken fikir, inanç hürriyetini ön plandan tutan bir iktidar artık pillerinin bittiğini gördükten sonra hatalarının, yanlışlarının gündeme gelmesini istemiyorlar. Bir malın fiyatı 100’den 900’e çıktıysa neden bu söylenmeyecek? Bunu söylediğiniz zaman halkı iktidara karşı kışkırtıyorsunuz, yok ya siz beceremiyorsunuz. Bu kanunun adını beceriksizliği örtme kanunu diye tasnif ederseniz anlarım. Fikir, düşünce hürriyetini kısıtlamaya yönelik olan bu kanunu milletin moralini bozmamak için yapıyoruz demek sadece birilerini kandırmaya müteveccih bir ifade olur. Bu arkadaşların bu noktaya gelmiş olmalarından dolayı üzgünüm. İktidar hırsı gözlerini boyamış bunun başka bir izahı yok ama bu kendilerinin sonunu getirir, geçmişte de böyle olmuştur.” (HABER MERKEZİ)