Kassam Tugayları'nın 'Misafir' lakaplı lideri Deif'in yeni görüntüleri ortaya çıktı

DUVAR - Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'e düzenlediği saldırının 'mimarı' olarak anılan İzzeddin El Kassam Tugayları'nın lideri Muhammed Deif'in yeni görüntüleri ortaya çıktı. İsrail'in suikast girişimleri nedeniyle 'yürüyemediğini' iddia ettiği Deif'in, 'Tel Aviv'in umduğundan daha iyi durumda olduğu' belirtildi. 

Jarusalem Post'un aktardığına göre söz konusu görüntüler, İsrail ordusunun Gazze'de düzenlediği istihbarat toplama operasyonları sırasında ele geçirildi. Bir videoda, Deif'in 'hafif topallayarak da olsa kendi ayakları üzerinde yürüdüğü' aktarıldı. Haberde, "Bu videolardan, Deif'in durumunun, bazıları onu yaralayan uzun bir dizi saldırı sonrasında İsrail'in umduğundan çok daha iyi olduğu anlaşılıyor. Deif kendi başına yürüyebiliyor ve tekerlekli sandalye kullanmıyor. Muhtemelen her iki elini de kullanıyor" ifadeleri yer aldı. 

İsrail ordusu ve Mossad'ın gerçekleştirdiği en az 7 suikast girişiminden kurtulan Deif'in, bir gözünü ve bazı uzuvlarını da bu saldırılarda kaybettiği ileri sürülüyordu. 

MÜLTECİ KAMPINDA DOĞDU

1965'te Mısır'ın işgali altındaki Gazze'deki Han Yunus Mülteci Kampı'nda doğduğu söyleniyor. Gerçek adı Muhammed Diab İbrahim al-Masri'ydi. Fakat İsrail'in hava saldırılarından kaçmasını da sağlayan göçebe hayat tarzı nedeniyle Arapça'da "misafir" anlamına gelen "deif", onunlakabı oldu. Deif, 1980'lerin sonunda Hamas kurulurken örgüte katıldı. İsrail'e karşı silahlı mücadeleye inanan Deif, örgütün askeri kanadı İzzeddin El Kassam Tugayları'nda hızla yükseldi.

2002'de Hamas'ın kurucularından Salah Şehada'nın öldürülmesinin ardından Deif, Hamas'ın askeri kanadının başına geçti. Deif, liderliği döneminde Hamas'ın Kassam roketlerinin ve Gazze'nin altında örümcek ağı gibi yayılan tünelleri tasarlayan kişi olarak biliniyor. Deif'in İsrail ordusuna yakalanmamak için hayatının büyük bir kısmını bu tünellerde geçirdiği ve Hamas'ı da oradan yönettiği ileri sürülüyor. 

Güvenlik uzmanları Deif'in İsrail ordusu tarafından bulunamamasında modern iletişim teknolojilerini kullanmamasının da payı olduğunu düşünüyor.  (DIŞ HABERLER)