Katolik Kilisesi nihayet izin verdi, cenazesi 66 yıl sonra düzenlendi

DUVAR - İtalya'da 13 yaşında olduğu 1955 yılına cinsel istismara uğradıktan sonra öldürülen ve Katolik Kilisesi'nin dini cenaze törenine izin vermediği Lucia Mantione için 66 yıl sonra kilisede cenaze düzenlendi. Dini şovenizme karşı mücadelenin ve adalet arayışının simgesi haline gelen cenaze töreni İtalyan basınında manşetlere taşındı.

Sicilya'nın maden kasabası Montedoro'da yaşayan Lucia Mantione 6 Ocak 1955 günü bir kutu kibrit almak için evden çıkmış ve bir daha dönmemişti. Annesi onu saatlerce sokakta aramış, cesedi üç gün sonra kasabaya 1 kilometre uzaktaki bir çiftlikte bulunmuştu. Otopside Lucia'nın saldırgana karşı koyduğu sırada boğularak öldüğü ortaya çıkarken, bir madenci olan babası da cenaze işlemleri için kasabanın rahibi Don Vito Alfano'nun kapısını çaldı. Ancak rahip, 'şiddetli bir ölüm'le hayatını kaybeden kişilere dini cenaze düzenlenmesini yasaklayan bir Katolik emrini gerekçe göstererek babayı reddetti. 

TEOLOJİ PROFESÖRÜ: ABSÜRD

Palermo Üniversitesi'nin eski teoloji profesörlerinden kilise tarihi uzmanı rahip Francesco Stabile, "Bu, çoğunlukla intihar eden kişilere uygulanan eski bir ilkeydi" diyor ve şöyle devam ediyor: "Fakat bazı rahipler bu ilkeyi şiddet yoluyla öldürülenleri kapsayacak şekilde uyguladı. Bu uygulamanın 19'uncu yüzyılda bazı örnekleri var. Arka plandaki absürd fikre göre, eğer bir şekilde öldürüldüyseniz, yanlış bir şey yapmışsınızdır..."

Lucia kasaba mezarlığında tören yapılmadan gömülürken, başta suç sicili olan bir kasaba sakini ile mafya ile ilişkili zengin bir aristokrata odaklanan soruşturma kapatıldı. Ama Montedoro kasabası, 13 yaşındaki Lucia için bu gerekçeyle dini cenaze töreni düzenlenmemesini hiç unutmadı. 

'BİZİ ÇOCUKKEN MEZARINA GÖTÜRÜRLERDİ'

40 yaşından Belediye Başkanı Renzo Bufalino "Lucia'nın hikâyesi nesiller boyunca aktarıldı. Bizi çocukken mezarına taze çiçekler koymamız için mezarlığa götürürlerdi. Anısı, onu hiç tanımayanlar tarafından bile unutulmadı" derken, birkaç yıl önce Lucia'nın yaşıtı olan Federico ve Calogero Messana kardeşler yeni bir girişim başlattı. Kurdukları internet sitesinde o dönem yayımlanan haberleri paylaştılar; bölgenin dini yetkililerine mektup yazarak özür dilenmesini ve kararın gözden geçirilmesini sağladılar. Dönüm noktası ise savcılık makamının soruşturmayı yeniden başlatıp DNA alma gerekçesiyle Lucia'nın mezarını açmasıyla geldi. 66 yıl sonra gelen cenaze, bu sayede düzenlenebildi. 

HİÇ TANIŞMADIĞI YEĞENİ GELDİ

The Guardian gazetesi, kasaba kilisesindeki cenazeye 66 yıldır bu anı bekleyen yaklaşık 1500 kişinin katıldığını, Montedoro'da ilk kez bir cenazenin bu kadar kalabalık olduğunu yazdı. Katılımcılar arasında, Lucia'nın yeğeni ve hayatta kalan az sayıdaki akrabalarından biri olan 64 yaşındaki Maria Lucia Mantione de vardı. Hiç tanışmadığı halasıyla aynı ismi taşıyan Lucia Mantione, tabuta sarılarak "Nihayet buradasın sevgili halacığım. Seni bulacağımı hiç düşünmüyordum" diyerek gözyaşı döktü.

Lucia Mantione, "Lucia'nın ağabeyi olan babam çok acı çekti. Acıları yüzünden Montedoro'yu terk ederek kuzeye göç ettiler. Fakat ölene dek her bir gün Lucia hakkında konuştular. 66 yıl sonra onun cenazesi için burada olacağımı hiç düşünmezdim" dedi. 

Çocukluğunda Lucia'yı tanıyan ve yıllardır kiliseye cenazeye izin verilmesi için yapılan çağrıların başını çeken isimlerden 73 yaşındaki Rosa Alba, "Bugün Lucia'nın ve Montedoro'nun kefaret günü" diye konuştu. Belediye Başkanı Bufalino da "Bu cenaze tarihimize geçecek" ifadelerini kullandı.

'ÖLDÜRÜLEN BÜTÜN KADINLAR İÇİN BURADAYIZ'

Cenaze, İtalya'da dini şovenizme karşı mücadelenin, adalet arayışının ve kadınlarla çocuklara karşı şiddet hakkında farkındalık yaratmanın bir simgesi haline dönüşmüş durumda. Avrupa Birliği verilerine göre, İtalya'da her üç günde bir kadın öldürülüyor. Bu kadınların birçoğu cinsel istismara uğruyor. 

Belediye başkanı Bufalino da cenazede yaptığı konuşmada, "Bugün Montedoro'da sadece Lucia'yı değil, İtalya'daki bütün kadın cinayeti kurbanlarını hatırlıyoruz. Tecavüze ve cinsel istismara uğrayan bütün kadınları. Lucia gibi, adalet çığlıkları fazlasıyla uzun bir süre duyulmayan bütün kadınları..." dedi. (DIŞ HABERLER)