KESK: Çalışma hakkı engellendi, devlet kurumları AKP kadrolarıyla dolduruldu

Mahsum Kara

DİYARBAKIR - Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Amed Şubeler Platformu, 20 Temmuz 2016 yılında ilan edilen olağanüstü hal (OHAL) uygulamasının 6’ncı yıl dönümüne ilişkin, yaşanan haksız ve hukuksuz uygulamalara karşı Rojava Parkı’nda serbest kürsü kurarak basın açıklaması yaptı.

“KHK’ler gidecek biz kalacağız, OHAL uygulamaları son bulsun 35’inci madde kaldırılsın” pankartının açıldığı açıklamada Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Mezopotamya Dil ve Kültür Araştırma Derneği (MED DER), İnsan Hakları Derneği (İHD), Diyarbakır Tabipler Odası ve birçok sivil toplum örgütü katıldı.

'MAĞDUR OLAN HERKESİ EYLEMLERİMİZLE DAYANIŞMAYA ÇAĞIRIYORUZ'

Açıklamayı okuyan Eğitim-Sen 2 Nolu Şube Eşbaşkanı Hasan Hasan Çıtrık, basın üzerindeki yasaklara sosyal medya yasaklarının da eklenmesiyle haber alma hakkının engellediğini söyledi.

Mevcut iktidarın ülkeyi dünyada en çok tutuklu gazetecilerin bulunduğu ülke haline getirildiğinin belirten Çıkrık, şöyle devam etti:

"AKP bu süreci kamu emekçilerinin iş güvencesini ortadan kaldırma ve performans sistemiyle kamuyu tümüyle özel şirketlere dönüştürmeyi hedefleyerek yine fırsatçılık yaptı. AYM kararlarına rağmen güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yoluyla çalışma hakkı engellendi, devlet kurumları AKP kadrolarıyla dolduruldu. Tek adama dayalı rejimin fiili uygulamalarını anayasanın üstünde görüyorlar. Günümüzde temel mücadele alanlarının başında emek, demokrasi, eşitlik, barış ve adalet mücadelesinin gelmektedir. Haksız hukuksuz uygulamalar nedeniyle mağdur olan, demokrasi, eşitlik, özgürlük, barış ve adalet talebi olan tüm kesimleri bugün ve bundan sonraki süreçte yapacağımız eylemlerimiz ile dayanışmaya çağırıyoruz."

‘OHAL KOMİSYONU'NUN HUKUKİ HİÇBİR GEÇERLİĞİ YOK'

Basın açıklamasında sonra kurulan serbest kürsüde ilk olarak söz alan 2016 OHAL döneminde ihraç edilen Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) üyesi ve HDP Diyarbakır İl Örgütü Eşbaşkanı Gülistan Atasoy, OHAL Komisyonun hukuki hiçbir geçerliliği olmadığını söyledi.

29 Ekim 2016'da yayınlanan kararnameyle pek çok Kürt emekçisinin ihraç edildiğini belirten Atasoy, konuşmasına şöyle devam etti:

"29 Ekim ihraçları bize yüzyıllık Cumhuriyet tarihinde ki asimilasyon politikalarının bir örneği olarak tarihi geçti. Asimilasyoncu anlayışın, tekçi anlayışın yeniden ortaya çıktığı süreçte OHAL KHK’lerle bu ülkenin yönetim biçimi bir bütünün değiştirildi ve sonrasında tekçi bir rejim oluşturmanın adımları atıldı. Kendini Kürt düşmanlığı ve kadın düşmanlığı üzerinden organize eden iktidar anlayışı her gün yeni hukuksuzluklara imza atarak nasıl bir yönetim oluşturduklarını görüyoruz."

'DEMOKRASİNİN AÇTIĞI YOLDA HER ZAMAN KALKINMA OLACAKTIR'

Fiili ve meşru mücadeleyi amaç alarak buralara kadar geldiklerini söyleyen Diyarbakır DBP İl Eşbaşkanı Hayrettin Altun, "Tarihte hakikatin her zaman akılda kaldığını ancak zulüm ve işkencenin her daim mahkûm etmiştir. Biz buradan devlete, devletin kurumlarına sesleniyoruz demokrasinin açtığı yolda kalkınma olacaktır. İnsanlar refah içeresinde yaşayacaktır” dedi.