Kılıçdaroğlu: Çakalların olduğu yerde kimse bize bir şey söyleyemez

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, suç örgütü elebaşı Alaattin Çakıcı tarafından tehdit edilmesiyle ilgili şu açıklamayı yaptı: "Bahçeli’yi eleştiriyorum, yeraltı dünyasının bir lideri cevap veriyor. Hukukun olmadığı yerde, hukukun ihlal edildiği yerde, liyakatin çöktüğü yerde, yargının olmadığı yerde devlet bir süre sonra organize suç örgütü haline dönüşebilir."

Google Haberlere Abone ol

ANKARA - Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi’ni ziyaret etti. Gelecek Partisi’nin 9 Kasım’da kamuoyuna sunduğu Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi’ne ilişkin CHP Genel Merkezi’nde Genel Başkan Kılıçdaroğlu ve kurmaylarına bilgi veren Gelecek Partisi liderine Genel Başkan Yardımcıları Mehmet Ali Pulcu, Kani Torun, Doğan Demir, Nedim Yamalı, Serap Yazıcı ve Kerim Rota eşlik etti.

Heyetler arası görüşmenin ardından kameralar karşısına geçen Davutoğlu ve Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin devletin kurumlarını işlevsiz hale getirdiğinin altını çizerken ilk sözü CHP lideri Kılıçdaroğlu aldı. Kemal Kılıçdaroğlu, “Geçmişte parlamenter sistemde karşılaştığımız sorunları da aşan ve onlara ilişkin çözümler de üreten güzel bir çalışma yapmışlar. Sayın Genel Başkan’a ve arkadaşlara yaptıkları çalışma dolayısıyla teşekkür ederim” ifadelerini kullanırken “Bizim düşünce dünyamızı da zenginleştirdiniz” diye konuştu.

Kılıçdaroğlu’nun ardından söz alan Ahmet Davutoğlu sözlerine “Sayın Genel Başkan ve arkadaşlarına misafirperverliklerinden dolayı teşekkür ederim” diye başladı. Meselenin sadece sistemle ya da yaşanılan konjonktürle ilgisi olmadığını vurgulayan Davutoğlu, “Yaşanılan gelişmelere sistemle ilgili bir problemle karşı karşıya kaldığımızı ortaya koymuştur” dedi.

“Başta iktidardakiler olmak üzere hepimizin gerçeklerle yüzleşmek zorunda” diyen Gelecek Partisi lideri, şunları kaydetti: “Türkiye’nin yeni bir anayasaya ama bu anayasanın da önünü açacak yeni bir siyasal sistem modeline ihtiyacı var. Geçmişte 1924 Anayasasının çoğunlukçu modeli, 1961 anayasasının vesayet modeli ve 1982 anayasasının vesayeti artıran melez modeliyle Türkiye'nin bir yere gidemeyeceği aşikardır ama Bu problemleri aşmak için geldiği iddia edilen Cumhurbaşkanlığı Sistemi, iki buçuk yıllık uygulamasıyla kurumların kurumsal aklını tahrip etmiş, devlet teamüllerinde ciddi sıkıntılara yol açmış ve kişiselleşmiş bir iktidar anlayışını Türkiye'nin kaderine hakim kılmıştır. Bunun da sonuçlarını gördük”

ÇAKICI YANITI 

Bir gazetecinin sorusu üzerine Alaattin Çakıcı’nın Kılıçdaroğlu’na yönelik tehditvari mektubuna ilişkin bir değerlendirmede bulunan CHP lideri ise şu ifadeleri kullandı: “Ben Erdoğan’ı eleştiriyorum, Bahçeli cevap veriyor. Bahçeli’yi eleştiriyorum, yeraltı dünyasının bir lideri cevap veriyor. Ya şu Türkiye’nin geldiği hale bakın Allah aşkına. Daha önce ifade etmiştim: Hukukun olmadığı yerde, hukukun ihlal edildiği yerde, devlette liyakatin çöktüğü yerde, yargının olmadığı yerde bir süre sonra devlet organize suç örgütü haline dönüşebilir. Ki bunu iki üç hafta önce ifade etmiştim. Nasıl oluyor da böyle bir eleştiri başka bir yerden geliyor. Bana cevap verecek olan Sayın Bahçeli’dir veya onun arkadaşlarıdır. Aralarındaki ilişki ne onu bilmiyoruz ama ciddiye alınacak bir olay değil. Hiç kimse unutmasın, hiç kimse! Bizim ruhumuzu oluşturan temel öğe Kuvay-ı Milliye’dir. Çakalların olduğu yerde hiç kimse bize bir şey söyleyemez.

'BÜTÜN BUNLARIN SORUMLUSU İKTİDARDIR'

Alaattin Çakıcı’dan Kılıçdaroğlu’na yönelik tehdit ifadeleri içeren mektuba değinen Ahmet Davutoğlu bu konuya öncelikle iktidarın cevap vermesi gerektiğine işaret ederken “Burada hukuk devleti kuralları işler ve Anayasal bir konuma sahip olan ana muhalefet lideri hiçbir kimse tarafından tehdit edilemez, hakarete uğrayamaz. Sadece o değil, hiçbir siyasi lider. Burada Sayın Genel Başkan’ın tepki vermesine gerek olmaksızın başta Sayın Cumhurbaşkanı olmak üzere ‘Bu ülkenin yönetiminden biz sorumluyuz, kimse, hele hele bir siyasi parti lideri tehdit edilemez, ona hakaret edilemez’ diyebilmesi lazım. Bu denemediği için bugün problem var. Reformlardan bahsedildiği günlerde bir siyasi parti lideri açık bir şekilde tehdit ediliyorsa, her türlü nezaketsizliğe muhatap kılınıyorsa, öbür tarafta da toplumun ayrıştırılıp makbul olanlar ve makbul olmayanlar diye ayrıştırılarsa bunun sorumlusu iktidar olur” dedi.

BUGÜN HERKES İÇİN SINAVDIR

Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün bir sınav. Ben partimizin hazırladığı Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem çalışmasını Sayın Erdoğan ile de paylaşma iradesi gösterme sebebim ilkesel bir meseledir ama bu aynı zamanda herkes için bir sınavdır. Gerçekten reformdan bahsediliyorsa işte size bir reform önerisi var. Çağırırlar, konuşuruz ama makbul olanlarla konuşuruz, bizimle ileride siyasi ortaklık kurabilecek olanlarla konuşuruz, bizi eleştirmeyecek olanlarla konuşuruz, şunlarla da konuşmayız dediğiniz anda siyasi ortamı zehirlersiniz. İnsanlar karşılıklı kutuplaşmalar içine girer. Dolayısıyla ben de merakla bekliyorum Sayın Erdoğan’ın ve Sayın Bahçeli’nin cevabını. Dün Sayın Cumhurbaşkanını dinlerken gerçekten bir yandan tebessüm ettim, bir yandan da mutlu oldum. Bakalım bu dedikleri uygulanabilecek mi? Üç yıldır medya ambargosuna muhatap kılındık, her türlü hakarete, trol çetelerinin saldırılarına muhatap kılındık. Aynen şimdi Sayın Genel Başkan’ın kılındığı gibi. O zaman hukuku hatırlamayanlar, demokrasiyi hatırlamayanlar, fikir özgürlüğünü hatırlamayanlar bakalım bugün dediklerini yapacaklar mı? (DUVAR)