Kılıçdaroğlu Diyarbakır'da: Kimlikler şerefimizdir, helalleşmek zorundayız

Diyarbakır ziyaretini sürdüren Kemal Kılıçdaroğlu, "Ne diye insanların kimliğiyle, diniyle, diliyle uğraşırsınız. Kimlikler şerefimizdir, ötekileştirilemez. Toplum olarak helalleşmek zorundayız" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DİYARBAKIR - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Diyarbakır gezisi programı çerçevesinde Diyarbakır eski Baro Başkanı Tahir Elçi'nin eşi Türkan Elçi, yerine kayyım atanarak cezaevine konulan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi eski Eş Başkanı Selçuk Mızraklı'nın eşi Zeynep Mızraklı'nın da aralarında bulunduğu kadınlarla kahvaltıda buluştu. Partisine yeni katılanlara rozetlerini takan Kılıçdaroğlu, daha sonra muhtarlar ve kanaat önderleri ile bir araya geldi.

Beraberinde genel başkan yardımcıları ve milletvekilleri ile önceki akşam saatlerinde Diyarbakır'a gelen Kılıçdaroğlu, havaalanında kalabalık bir kitle tarafından karşılandı. Kılıçdaroğlu, aynı akşam Öğretmen Evi'nde, HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde, çocuklarının PKK tarafından kaçırıldığı gerekçesiyle bekleyen "Diyarbakır Anneleri"nin temsilcilerinden Ayşegül Biçer, Raif Biçer ve Celil Bektaş ile görüştü.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sabah kahvaltıda ise kadınlarla görüştü.

Kahvaltıya katılanlar arasında 2015 yılında silahlı saldırı sonucu öldürülen Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin eşi Türkan Elçi, yerine kayyım atanan ve tutuklu olan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Selçuk Mızraklı’nın eşi Zeynep Mızraklı, Avukat Nurcan Kaya, Avukat Feride Laçin, AYM üyesi adayı Avukat Zülal Erdoğan, KAMER Vakfı Başkanı Nebahat Akkoç, Doğu ve Güneydoğu İş Kadınları Derneği Başkanı Eczacı Rojda Yılmaz, Beyaz Show’a bağlanıp ‘Çocuklar ölmesin’ dediği için ‘örgüt propagandası yaptığı’ gerekçesiyle 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılan ve beraat alan öğretmen Ayşe Çelik de vardı. Kılıçdaroğlu’nun kahvaltı programı basına kapalı gerçekleşti.



SUR’DA ESNAF ZİYARETİ

CHP lideri merkez Sur ilçesinde esnaf ziyaretinde de bulundu. Gazi Caddesi’nden Melikahmet Caddesi’ne kadar esnafla görüşerek yürüten Kılıçdaroğlu, Dengbêj evini de ziyaret etti. Dengbêjlerden Kurmancî ve Zazakî ezgiler dinleyen Kılıçdaroğlu, daha sonra dengbêjlerle fotoğraf da çektirdi.

CHP lideri ardından Ziya Gökalp Mahalle muhtarı Muhsin Sanay ile görüştü. Sanay, mahalledeki hırsızlık ve uyuşturucu sorunlarını anlattı. Kılıçdaroğlu, hırsızlık olayları için "Bu sorunların tümü işsizlikten kaynaklanıyor" derken, uyuşturucu sorunuyla ilgili de "Uyuşturucu baronlarına dokunmuyorlar" diyerek hükümeti eleştirdi. Kılıçdaroğlu, "İktidara geldiğimizde bu sorunların hepsini çözeceğiz" dedi.

1300 KİŞİYE ROZET TAKILDI

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu esnaf ve vatandaş ziyaretinin ardından Sezai Karakoç Kültür Merkezi’nde üye katılım törenine katıldı. Burada gerçekleştirilen törende partiye yeni katılan 1300 kişiye rozet takıldı. Kılıçdaroğlu: "Diyarbakır’da CHP’nin oyu az, bunun farkındayım. Bunun kabahati Diyarbakırlılarda değil, bizde. Gelmedik, konuşmadık, çayınızı kahvenizi içmedik, sofranıza oturmadık. Ankara’da oturduk güzel güzel laflar ettik sonra dedik ‘niye bize oy vermiyorlar’. Sizin dertlerinize talibim, sizin dertlerinizi çözeceğim, birlikte çözeceğiz” dedi.
Partilerine katılım töreninde konuşan Kılıçdaroğlu, "CHP bu bölgeye gelmedi. CHP’nin bölgede fazla oyu yok bunun da farkındayım. Ama bunun kabahati Diyarbakırlılarda değil, bunun kabahati bizde" dedi.
Kongre merkezinde konuşan Kılıçdaroğlu, Diyarbakır’da olmaktan, Diyarbakırlılarla beraber olmaktan son derece mutlu olduğunu söyledi. "Yaşadığınız sıkıntıları biliyorum" diyen Kılıçdaroğlu, büyük sıkıntılar yaşandığını, bunun farkında olduklarını ifade etti.

'DERTLERİNİZE TALİBİM'

Ülkeye huzuru, barışı, kardeşliği bedeli ne olursa olsun mutlaka getireceğini belirten CHP lideri Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "En önemlisi helalleşmeye ihtiyacı var. Birlikte yapacağız. Dertlerimiz, işsizlik evlerde yoksulluk var. Cumhuriyet Halk Partisi bu bölgeye gelmedi farkındayım. CHP’nin bölgede fazla oyu yok bunun da farkındayım. Ama bunun kabahati Diyarbakırlılarda değil, bunun kabahati bizde. Gelmedik, oturmadık, konuşmadık. Çayınızı, kahvenizi içemedik sofranıza oturmadık. Ankara’da oturduk. Güzel güzel laflar ettik. Niye bize oy vermiyorlar. Oy istiyorsan gideceksin. Vatandaşın derdini dinleyeceksin. Sofrasına oturacaksın. Çayını içeceksin. Derdini dinleyeceksin ondan sonra ben sizin dertlerinizi çözmeye talibim diyeceksin. Buraya geldim, sizin dertlerinize talibim. Sizin dertlerinizi çözeceğim."

'ÜLKENİN KADERİNİ GENÇLER DEĞİŞTİRECEK'

Gençlere de seslenen Kılıçdaroğlu, “Gençler size iki lafım var. Ülkenin kaderini değiştirecek olan sizlersiniz. 6 milyon 300 bin genç ilk kez sandığa gidip oy kullanacak. 6 milyon 300 bin genç ülkenin kaderini değiştirecek. Türkiye’nin kaderini değiştirecek olan 6 milyon 300 bin genç. İlk kez sandığa gidecekler. Dolayısıyla benim umudum ve bekletin gençlerden. Demokrasinin gerçek güvencesi sizler olacaksınız” dedi.
"Diyarbakır il başkanımız bir kadın" diyen Kılıçdaroğlu, "Kadınların bu bölgede ne kadar önemli olduğunu ne kadar siyasete önem verdiklerini ve dolayısıyla, ülkenin sorunlarının çözülmesi için de kadınların ne kadar aktif çalıştıklarını da çok iyi biliyorum. Bu sabah kahvaltımı, bir grup kadın önderi ile beraber yaptım. Başkanımız kürsüye çıkarken, ‘heyecanlıyım’ dedi. Heyecan güzel şeydir. Hepimiz heyecanlı olmalıyız. Heyecanla, gelecek güzel günleri beklemeliyiz. Ve onu mutlaka haya geçirmeliyiz. Birlikte huzur içinde yapacağız. Hiç meraklanmayın, az kaldı, emin olun az kaldı ve inanın geliyor gelmekte olan. Ve geleceğiz" şeklinde konuştu.

Konuşmasında, gençlerle gurur duyduklarını kaydeden Kılıçdaroğlu, "Ülkemizin bugünü ve geleceği gençlere emanettir. Size emanettir. Ben sadece sizin beklentilerinizi gerçekleştirmek için mücadele edeceğim. Belki görünürde ben görünüyorum ama, aslında bu işin ana aktörleri sizlersiniz. Alacaksınız Türkiye’yi 21. yüzyılın güçlü ülkesi haline getireceksiniz. Sadece burada mı? Hayır. Bütün bölgede huzuru sağlayacağız. Bütün komşularımızla huzur içinde yaşayacağız. Çatışmadan kaçınacağız. Beraber bütün bölge olarak, Orta Doğu’yu kastediyorum, bütün bölge olarak hep beraber huzur içinde yaşayacağız. O bölgelerde de huzur olsun istiyoruz. Oralarda yaşayan insanlar da huzur içinde yaşasın istiyoruz. Bütün komşularımızla barış içinde, huzur içinde yaşamak istiyoruz" dedi.

Kılıçdaroğlu, üye katılım programının ardından bir otelde Sivil Toplum Kuruluşu (STK), muhtarlar ve kanaat önderleri buluşmasına geçti. Bir otelde yapılan buluşmada konuşan Kılıçdaroğlu, “Diyarbakır kadim kent, Mezopotamya, buğdayın keşfedildiği yer. Bereketli topraklar bereketsiz topraklara dönüştü. Karpuz kentinde karpuz yetişmiyor. Diyarbakırlılara sözümdür, Diyarbakır’ın karpuzu piyasaya çıkmadan bu memlekette bir tek karpuz ithal edilmeyecek. Bu memlekette buğdayı, karpuzu eken kazanmalıdır. Tarıma değer ve önem vermemiz lazımdır" ifadelerini kullandı.

‘HELALLEŞMEK ADALETTİR’

"Bu ülkeyi kimlik üzerinden ayrıştırdılar, ötekileştirdiler" diyen Kılıçdaroğlu, "Din, dil üzerinden ötekileştirdiler, ayırdılar, farklılaştırdılar. Ne diye insanların kimliğiyle, diniyle, diliyle uğraşırsınız. Kimlikler şerefimizdir, kimlikler ötekileştirilemez. Toplum olarak helalleşmek zorundayız. Sıkıntılarımız var mı, var. Diyarbakır Hapishanesi'ndeki işkenceler unutuldu mu, hayır. Haksızlığa uğrayan herkesle helalleşmemiz lazım. Diyarbakır Hapishanesi insan hakları müzesine dönüştürülmelidir. Helalleşmek yüzleşmektir. Roboski’de ölenlerin aileleriyle de helalleşmemiz lazım" şeklinde konuştu.

'ONA GÖRE KÜRT SORUNU YOK'

Adaleti inşa edeceklerini ve helalleşmenin adalet olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, "Adaleti inşa edeceğiz, adaleti inşa etmenin anahtarı demokrasidir. Özgürce tartışamazsak sorunları çözemeyiz. 'Kürt sorunu yoktur' diyor Cumhurbaşkanı. Ona göre yok. Vatandaşa sor bakalım, var mı yok mu? Soracaksın, çözeceksin. Sorunu yaşayanı dinlemeden sorunu çözemezsin. Güçlendirilmiş parlamenter sistemi açacağız. Yeni güçlendirilmiş parlamenter sistemde, millet üzerinde vesayeti olmayan bir yapı oluşturacağız. Seçimle gelen seçimle gidecek."

GÜNEŞ TARLASI PROJESİ

CHP lideri Urfa’da çiftçiye sulama elektriğini bedava vereceği yönündeki açıklamasına Erdoğan’ın yaptığı eleştiriye, İkinci Yüzyıl Türkiye Projesi ile cevap verdi. Diyarbakır’ın Karacadağ bölgesinde tarım dışı taşlık arazide planlanan ve 110 bin dönüm arazi üzerine yapılacak olan projesinin 100 bin dönümü Güneş Tarlası, 10 bin dönümü serbest bölge üretim üssü olarak tasarlanıyor.
Kılıçdaroğlu, projede 500 adet tesis yapılacağını, 125 bin kişinin istihdam edileceğini, 650 bin kişinin ise dolaylı yoldan gelir elde edeceğini söyledi. Tasarlanan işletmesinin yapımında imalattan bitime kadar 100 bin kişinin istihdam edileceği öngörülüyor.

Kemal Kılıçdaroğlu, Güneş Tarlası projesinin başta CHP’li 11 Büyükşehir Belediyesi ile tüm CHP’li belediyelerin ortak olarak yapacağını belirtti. Bir anonim şirket kurularak tüm belediye iştiraki şirketlerin gücü nispetinde katılımı sağlanacak.

CHP lideri Kılıçdaroğlu, toplam maliyetinin 275 milyon dolar olacak Güneş Tarlası’nın kredisinin hazır olduğunu da kaydetti. Proje için bir yıl geri ödemesiz 10 yıl yurtdışı kaynaklı ticari leasing kullanılacak. Belediyelerin kuracağı ana şirket, diğer katılımcıların ürettiği enerjiye alım garantisi verecek. Üretilen elektrik 26 kuruş ile 30 kuruş arasında sanayiciye vergisiz olarak satılacak.

“Toplam 5000 MW gücünde kurulacak Güneş Tarlası’nın 500 MW’lık birinci etabı CHP’li belediyeler tarafından kurulacak ve kredisi hazır” diyen Kılıçdaroğlu, 4.500 MW’lık ikinci etap ise isteyen yatırımcılara 1 MW’lık hisseler halinde halka arz edilip satışı yapılacak ve tüm bölge yatırımcıları kazanacak” dedi.

Kılıçdaroğlu, “Kurulacak güneş tarlasının geliri ile Diyarbakır, Urfa, Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak olmak üzere altı ilde tarımsal sulama elektriği bedava olacak. Ayrıca 50 milyon dolar kâr şirkete kalacak. Çiftçiye elektrik 30 yıl boyunca garanti edilecek" şeklinde konuştu.

'DELİKANLIYSAN ELİMİ TUTARSIN'

"Tayyip Bey’den ne istiyoruz?" diyerek konuşmasına devam eden Kılıçdaroğlu, “Diyarbakır’a 45 gün sonra belediye başkanlarımız ile bir daha geleceğiz. Şirketi kuracağız. Bizim belirlediğimiz kamu arazisi ücretsiz tahsis edilecek, kuracağımız şirkete yatırım teşvik belgesi verilecek ve elektrik üretim lisansları hızlıca verilmelidir. EPDK dan üretim ve dağıtım lisansı vereceksin, trafo ve iletim hatları tahsis edileceksin. Ayrıca çiftçiye vereceğimiz elektriği vergiden muaf tutacaksın" diye konuştu.
Erdoğan’ın “Elini tutan mı var?” dediğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, “Delikanlıysan elimi tutarsın” ifadesini kullandı.

Geceyi Diyarbakır’da geçirecek olan Kemal Kılıçdaroğlu, kentteki temaslarına yarın da devam edecek.