Kılıçdaroğlu: Talanın ucu saraya dayanıyor, Peker bunu aydınlığa çıkardı
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Sedat Peker'in ifşaatlarına ilişkin "Talanın ucu saraya dayanıyor. Peker bunu aydınlığa çıkardı. Konuşamasın diye önlem almaya çalışıyorlar" dedi.
DUVAR - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gündeme dair açıklamalarda bulundu.
TELE1’de Enver Aysever’in sorularını yanıtlayan Kemal Kılıçdaroğlu, "Devleti adaletle yönetmezseniz ve devleti yönetenler vatandaş için değil de kendisi için çalışırsa herkes devletin hazinesini tırtıklamaya başlar. Peker bunu aydınlığa çıkardı. Yer veriyor, zaman veriyor. Olayın içinde olduğu için ve birebir bildiği için tabii ki önemli" dedi.
Kılıçdaroğlu’nun sorulara verdiği yanıtlar özetle şu şekilde:
- Cumhurbaşkanı adayı altı liderin bir araya gelip ortaklaştıkları konuları hayata geçiren birisi olması lazım.
- Hesap sorma sözcüğünü pek kullanmıyorum ben. O başka şeyleri çağrıştırıyor. Biz halkımıza hesap vereceğiz. Çünkü halktan toplanman vergilerin hesabını vermek bir politikacı için onursal bir görevdir.
Siyaseten kolay olmayacak bir manevra yaptınız. İYİ Parti’ye vekilleri gönderdiniz. Türkiye’de güçlü bir siyasi figürsünüz artık. Halk sizin peşinizden gidiyor. Seçime giderken gerçekten sokak çatışmalarına cami cemaatine müdahaleye kadar… Böyle bir olasılık var mı?
- Bunu yaratmak isteyenler çıkabilir. Ama ben bu toplumun sağduyusuna güveniyorum. Toplumun beğenmediği bazı olaylar gerçekleşebilir Bundan özenle kaçınmak gerekir. Türkiye’de demokrasi askıya alınmış durumda. Sorun bir Türkiye sorunu. Türkiye’ye demokrasi getirelim. İnsanları özgürce yazabildikleri, sanatlarını icra edebildikleri bir Türkiye, kaynaklarının nereye harcadığını planlayan bir Türkiye. Kendi çıkarlarını koruyan bir Türkiye. Ben o masaya milletin masası diyorum. Biz milletin masası dediğimi masa bu ülkeye demokrasiyi mutlaka getirecektir.
HDP’ye şeytan muamelesi yapılıyor. Biz arka kapı diplomasisi değiliz diyorlar. Helalleşme sürecinde siz Meral Hanım'a deseniz, Meral Hanım işte HDP burada. Gelin helalleşmeye buradan başlayalım. Meral Hanım'ın da buna hayır diyeceğiniz sanmıyorum. Kucaklaşan bir Türkiye için bu radikal bir adım olmaz mı?
- Biz altı lider bir arada hareket ediyoruz. Elbette ki bir HDP’yi şeytanlaştırmıyoruz. HDP ile de görüşüyoruz, AKP ile de MHP ile de… Biz demokrasiden yanayız. HDP bizim masada yok doğru. Ha konuşulur mu konuşulur. Mithat Bey saygın bir bilim insanı. Görüşürüz niye görüşmeyelim. Zaten HDP de bir ittifak sürecinde.
Tek adayla birinci tur fikri sizin de aklınıza yatıyor mu?
- Eğer sağlıklı bir politika izlenirse birinci turda cumhurbaşkanı adayımız kazanır. Millet İttifakı’nın belirleyeceği cumhurbaşkanı adayı Türkiye’nin 13. Cumhurbaşkanı olacaktır.
TİP’i… Veya diğer partileri… Türkiye’nin solunu masaya çağırmayı düşündünüz m?
- O ancak biz temel konuları masaya yatırıp uzlaştıktan sonra oturulur görüşülür.
SADAT uyarınız çok önemli. Aklımıza hemen doksanlar geldi. Neo-liberalizm dünyada bitmiştir dediniz. Bu CHP’nin geleneksel çizgisine çok uygun bir çıkıştı. Ülkeyi teslim aldığınızda neoliberalizmden vazgeçip yerine neyi koyacaksınız? İktisadi olarak parayı nereden bulacaksınız?
- Bizim siyasetçilerin aslında üstünde durmaları gereken konu bu. Şuraya fabrika yapalım demek artık yetmiyor. Türkiye’nin iki bilim insanı Almanya’ya para kazandırdılar. Fabrika mı vardı? Hayır laboratuvar vardı. Biz CHP teknolojik devrimi mutlaka yakalamak istiyoruz. En yetenekli insanların Türkiye’de çalışmalarını istiyoruz.
Kamuculuğu öne çıkaracağız mı diyorsunuz?
- Elbette. Bu gerçeği siyasetçilerin görmesi lazım.
Üniversitelerden barış akademisyenlerini attılar. Farklı düşündü diye insan üniversiteden atılır mı? Bu insanların büyük bir kısmı batıya gittiler. Biz ekonomiyi düzelteceksek bu bilgi ve birikimle olur. Ekonomideki en büyük etkiyi yaratan devletin kendisidir zaten. Vergileri kim için ve ne için harcayacaksınız? Topladığınız parayı beşli çete için harcarsanız başka. Toplumun ahlakı bunu kabul eder mi? Adaletli olacağız diye söz veriyoruz. Devleti soyan bu kenelerden ülkeyi kurtaracağız.
KHK çıkışınız… Kılıçdaroğlu 'FETÖ’cülerin önünü açtı dediler. Gerçekten hepsini iade mi edeceksiniz?
- Bu eleştiriyi yapanlarda gerçekten akıl yok. KHK ile Barış Akademisyenleri atıldı. Evet hepsini görevlerine geri getireceğiz. KHK ile atıldı bir kişi, savcı dedi ki soruşturmaya gerek yok dedi. Ama sizi başlatmıyorlar. Biz başlatacağız. Savcı bir şey yok diyor, sen açlığa mahkûm edeceğim diyorsun. E bu devlet değil ki.
Mahkemede beraat etmiş, AYM’de beraat etmiş. Biz başlatacağız.
Mahkûm olanlar da var, FETÖ olur, başkası olur. Biz onları zaten istesek de göreve iade edemeyiz. Gerçekten bunlarda akıl yok. Acaba Kılıçdaroğlu’nu nasıl sıkıştırabiliriz? Ya FETÖ ile her türlü rezaleti yapan sizdiniz. Onların talimatı altında olan sizdiniz.
Sayın Davutoğlu, ne oldu, diye bombaların patladığı o karanlık günler hakkında hiç konuşuldu mu?
- Yok hayır bunlar masada konuşulmadı. Baş başa da konuşulmadı. Başbakanlığı döneminde konuştuk. Gelişmelerden o da rahatsızdı. Olayların üzerine gittiğini o da söylemişti.
Devlet Bahçeli Bey bugün şahsınıza yönelik çok sert konuştu. Neredeyse tırnak içerisinde 'hesap soracağım' dedi. Vatan hainliği ile eşdeğer haline getirdi. Buna ne diyeceksiniz?
- Ben ona başbakan ol dediğimde neden olmadı? Şimdiden soralım. Niye? Sayın Bahçeli’nin bana yönelik tavrını ben anlarım. Niçin? E oy kaybediyor. Samimi olan bütün ülkücüler bizim yanımızda. Biz onlarla beraberiz. Vatanseverlik ülkücülükse biz de ülkücüyüz. Dünyada hastanesi olmayan tek ordu Türk ordusu. Niye kardeşim?
Sedat Peker gibi bir figüre kulak veriyor musunuz?
Devleti adaletle yönetmezseniz ve devleti yönetenler vatandaş için değil de kendisi için çalışırsa herkes devletin hazinesini tırtıklamaya başlar. Peker bunu aydınlığa çıkardı. Yer veriyor, zaman veriyor. Olayın içinde olduğu için ve birebir bildiği için tabii ki önemli. Talan o kadar yaygınlaştı ki bu yargıya da sıçradı. Zaten siyaset kurumu baştan aşağı kirliydi. Peker konuşamasın diye önlem almaya çalışıyorlar. Talanın boyutları… İstanbul Borsası, SPK… İstifa ediyorlar. Neden ediyorlar? Korkudan. Ben gayet iyi biliyorum ama ayrıntıya girmeyeyim. Ucu saraya dayanıyor. Daha ne olsun?"
Türkiye’nin affa ihtiyacı olacak mı?
- Hiçbir affa gerek yok. Zaten kişi itiraf ediyorsa ona uygun hükümler var.
Siyasi davalardan yatanlar peki?
- Haksızlığa uğrayan herkes için adalet tecelli edecek.
Mesela Selahattin Bey?
- E çıkacak. Çıkması lazım. Osman Kavala da öyle.
Size 'ergen' diyen Soylu’ya ne diyeceksiniz?
- Fotoroman Süleyman. Başka ne diyeyim? Bütün kaçakçılarla fotoğrafı çıkıyor. Fotoroman Süleyman." (HABER MERKEZİ)