Kırklareli’nde kalker ocağı için 19 bin 526 ağaç kesilecek

Kırklareli merkez ilçeye bağlı Koruköy’de açılması planlanan kalker ocağı için bölgede 19 bin 526 ağaç kesilmesi planlanıyor. Trakya Platformu tepki göstererek durumu yargıya taşıdı.

Kalker ocağı için kesilmesi planlanan ağaçların bir kısmı
Google Haberlere Abone ol

Deniz Çil

KIRKLARELİ - Koruköy’de, Çimentaş İzmir Çimento Fabrikası Türk. A.Ş. tarafından Kalker Ocağı ve Kırma-Eleme Tesisi açılması planlanıyor. Proje dosyasına göre; açılması planlanan ocağın yaklaşık 68 bin hektarlık alanda faaliyet göstermesi bekleniyor.

Ocağın faaliyete başlamasıyla ilgili gerekli izinlerin verilmesi durumunda bölgede meşe ve karaçamdan oluşan 19 bin 526 ağacın kesileceği ifade ediliyor.

‘AYNI EKOSİSTEMİN OLUŞMASI ASIRLAR ALIR’

Bölgede açılması planlanan ocağın 450 metre yakınında hayvan çiftlikleri olduğu görülüyor. Kalker sahasının ekonomik ömrünün 40 yıl olduğu ve mevcut sahada yıllık üretimin 1 milyon 750 bin ton olacağı belirtiliyor. Koruköy’de tesisin faaliyete geçmesi durumunda, bölgede ciddi bir doğa tahribatı yaşanacağını belirten Trakya Platformu Kırklareli Dönem Sözcüsü Göksal Çidem, bunun yaşanmaması için yasal süreç içinde gerekli itirazların yapıldığını kaydetti. Proje kapsamında, bölgede 19 bin 526 ağacın kesilmesinin planlandığını ancak, kesilen ağaçların beş katının dikileceğinin ifade edildiğini dile getiren Çidem, “Doğal ortam bozulduktan sonra beş katı değil, 15 katı da dikilmeye kalkılsa, fayda etmez. Dikilen fidanlar hemen ormanı oluşturmaz. Aynı ekosistemin oluşması asırlar alır. Orman ekosistemi içinde karıncasından, kurduna, kuşuna kadar birçok canlı yaşıyor. Bu denge bozulduğunda bölgedeki dengeyi yok etmiş olursunuz” dedi.

Trakya Platformu Kırklareli Dönem Sözcüsü Göksal Çidem

‘YETİŞTİRİCİLERE BÜYÜK ZARAR VERECEK’

Bölgede kurulması planlanan tesisin yakınında hayvan çiftliklerinin bulunduğunu ifade eden Çidem, su ihtiyacının yer altından sağlandığını söyledi. Çidem, tesiste yapılacak patlatma sonucunda, yeraltı sularında herhangi bir kayıp ya da kirlilik yaşanması durumunda yüzlerce hayvanın büyük bir sıkıntıyla karşı karşıya kalabileceğini belirtti. Bölgede küçükbaş hayvancılık ve arıcılık faaliyetleri yapıldığına da vurgulayan Çidem, “Yapılan faaliyetler, bölge halkı için çok iyi bir gelir kaynağı. Yetiştiriciler, orman altındaki bölgede hayvanlarını otlatıyorlar. Tesis, faaliyete geçerse yetiştiricilere büyük zarar verecek ve geçim anlamında sıkıntıya düşülecek” şeklinde konuştu.

BÖLGEDEKİ BARAJLAR, İSTANBUL’UN SU İHTİYACINI KARŞILIYOR

Trakya Platformu’nun muhtarlıkların destekleriyle bölgede açılacak ocaklar konusunda gerekli itirazları yaptığını ve davaların açıldığını ifade eden Çidem, yasal çerçevede doğal yaşamı korumak için mücadele etmeye devam edeceklerini söyledi. Istrancaların sadece bölgenin değil, İstanbul’un da nefes borusu olduğunu belirten Çidem, “Bölgedeki barajlar, İstanbul’un su ihtiyacını karşılıyor. Biz sadece Kırklareli’nin yaşam alanlarını değil, ülke nüfusunun yüzde 25’inin yaşam alanlarını savunuyoruz. Yaşanabilir bir bölge ve Trakya bırakmak için mücadelemize devam edeceğiz” dedi.