Nihat Tuna hayatını kaybetti

DUVAR - İletişim Yayınları resmi sosyal medya hesaplarından haberi, dün 21.30 sularında duyurdu. Yayınevinden yapılan açıklamada “Yayınevimizin kurucularından, çalışma arkadaşımız, can dostumuz, kardeşimiz, abimiz Nihat Tuna'yı kaybetmenin derin acısı içindeyiz....” denildi.

Yayınevinden bugün yapılan açıklamadaysa şu ifadelere yer verildi: "İletişim Yayınları ile herhangi bir teması olmuş herkes, yayınevinin kamuoyunca tanınan isimlerinden önce Nihat’ı hatırlar. Yazar, çevirmen de, kağıtçı, matbaacı da, kargocu, ambarcı da, sokaktaki otoparkçı, civardaki lokantacı da. Tanımaktan gayrı, 'Ben anlamam, onu bilirim'deki gibi bir bilmedir bu aynı zamanda. İtimat etmenin bilmesi...

İletişim’in kuruluşundan, sahiden ilk gününden, hatta yayınevine öncülük eden 'bülten' zamanından beri 'burada'ydı o. Yayınevinin kurumlaşmasına yaptığı katkı eşsizdir. O kendini hep saklasa da… İletişim’in müdürü, kâhyası, gürültüsü, neşesiydi. 12 Eylül darbe rejiminin zulmederek ordudan attığı devrimci subaylardandı.

Subaylığından “kalan” özellikler, iş titizliği, dakiklik ve bizim işimizde olmazsa olmaz bir hasletten, takıntılılıktan ibaretti. Trakyalı matraklığının, “Boğaz çocuğu” jantiliğinin ve nesli tükenmiş nezaketinin onda bıraktığı “subaylık”, o kadardı. Kışın ortasında halı sahadan çıkışta buz gibi suyla yıkandığında akla geliyordu sadece.

Herkesin altında ezilebileceği bir yükü yıllarca, kimseye ses etmeden taşıdı. Ketum olmasına ketumdu da, bu yalnız ketumluk değildi. Kendisininkini örtüp herkesin derdini kollardı arkadaşımız; cefakârdı.

İletişim Yayınları onsuz eskisi gibi olmayacak. Hayat da öyle olmayacak. Nihat Tuna’yla tanıştığımız, derdimizi neşemizi paylaştığımız, arkadaşlık yoldaşlık ettiğimiz için şanslıydık. Onu unutmayacağız, unutamayız. Yeri dolmaz. Kelimeden harf düştü, eskisi gibi olmaz."

YARIN UĞURLANACAK

Tuna, 24 Eylül Cumartesi, saat 11.00’de İletişim Yayınları’nın önünden uğurlanacak. Ardından Çorlu Karamehmet köyünde toprağa verilecek.

NİHAT TUNA KİMDİR?

1956’da Çorlulu bir ailenin oğlu olarak İstanbul Paşabahçe'de doğan Nihat Tuna, 1976’da Kara Harp Okulu’nu bitirdi. Bir yandan da İstanbul İktisadi Ticari İlimler Akademisi’nde okudu. Siyasi görüşleri, bilhassa Birikim dergisine yakınlığı dolayısıyla 12 Eylül darbesi sonrasında 1982 yılında ordudan atıldı. Kısa bir dönem ODTÜ’de eğitim hayatına devam etti, bıraktı. 1983 yılında İletişim Yayınları’nın kuruluşuna katılan Tuna, darbenin özgürlükleri boğucu ortamı içinde döneminin en önde gelen muhalif yayın organlarından biri olan Yeni Gündem dergisinin yazı işleri müdürlüğünü yaptı. Tuna, İletişim’in ansiklopedicilik, dergicilik faaliyetlerinden kitap yayıncılığına ağırlık vermesiyle birlikte editörlükten düzeltmenliğe, basınla ilişkilerden telif haklarına, han yöneticiliğinden açılmış davalarda sanıklığa kadar yayınevinin “her şeyi” haline geldi. İletişim'de eseri yayımlanan yazar, çevirmen ve çizerlerin, yayınevine işi düşen, kenarından köşesinden değen herkesin işini, derdini inanılmaz bir zarafet ve nezaketle halletti. Yayınevinin bugüne kadar çıkardığı, bastığı tüm kitapların her yerinde, her şeyinde etkisi, emeği, katkısı oldu. Bir süredir kanser tedavisi gören Nihat Tuna, evli ve Eda’nın babasıydı.

'O KADAR BAŞKA BİR ADAMDI Kİ...'

Nihat Tuna’nın ardından birlikte çalıştığı yazar, yayıncı arkadaşları duygularını şöyle dile getirdi:

Kıvanç Koçak: O kadar kral, o kadar başka bir adamdı ki... nihat tuna’yı tanımayanlar kendilerini şanssız sayabilirler. başka da diyecek bir şey yok.

Mahir Ünsal Eriş: Nihat Tuna, bizi babasız bıraktı. Çok üzgünüm. Yattığın yer nur olsun, ah benim güzel Nihat abim.

Emrah Serbes: En güzel ağbim Nihat Tuna’yı kaybettik. Nur içinde yatsın, başımız sağ olsun.

Burhan Sönmez: Değerli ağabeyim, dostum Nihat Tuna’yı kaybettik. Toprağı bol olsun.

Murat Meriç: İletişim’in "müdür"ü Nihat Tuna’yı, Nihat abimizi kaybetmişiz. Hayatıma değen en zarif insanlardandı. Çok üzgünüm.

Kemal Varol: İletişim Yayınları’nın Genel Yayın Yönetmeni Nihat Tuna... Hiç tanışmadık ama hep o nezaketli sesiyle hatırlayacağım.

Figen Şakacı: Canım Nihat Tuna... Sadece İletişim Yayınları için değil bütün sevenlerin için yokluğun geldi içimize çöktü. Seni hep zarafetinle anacağım.

Oylum Yılmaz: Bize verdiğin kıymet ve destek ömürlüktü, yokluğunun üzüntüsü de öyle derin, öyle ömürlük olacak... Nur içinde yat Nihat Tuna. Nihat Abi.

Suat Aysu: Nihat Tuna... Bulunduğu ortamı neşesiyle, zekasıyla yaşanır kılan harika insan. Sensiz herşey eksik artık. Nihat Abim mekanın cennet olsun.

Kadri Gürsel: Nihat Tuna, bizim kuşağın iyi insanlarındandı. Geride sevgi dolu hatırasını ve binlerce kitaba kattığı emeğini bırakarak aramızdan ayrıldı.

Anıl Mert Özsoy: İletişim, bizim kuşağın en güzelidir. Nihat Tuna da en güzel abilerinden... Edebiyatın başı sağ olsun.

Sel Yayıncılık: Yayıncılığın saygın isimlerinden Nihat Tuna’yı kaybettik. Çok üzgünüz.

Dipnot Yayınları: İletişim Yayınları’nın kurucularından, abimiz Nihat Tuna’yı kaybettik. Çok üzgünüz...

İrfan Aktan: İletişim Yayınları’ndan ağabeyimiz Nihat Tuna... Epey süredir saçma bir hastalık gelip bulmuştu onu. Öte yakaya göçmüş bugün.

Birikim Dergisi: Çalışma arkadaşımız, yoldaşımız, can dostumuz, kardeşimiz, abimiz Nihat Tuna’yı kaybetmenin derin acısı içindeyiz...

Everest Yayınları: Kıymetli meslektaşımız Nihat Tuna’nın kaybından ötürü derin üzüntü içindeyiz. Allah’tan rahmet, ailesine sabır dileriz.

Agora Kitaplığı: İletişim Yayınları’ndan Nihat Tuna’yı kaybetmişiz; çok değerli insandı, sevenlerine ve yakınlarına sabır diliyor, üzüntülerini paylaşıyoruz.