Başka bir babalık mümkün!
Çocuk kitaplarının büyük bir kısmı annelik - babalık rollerini yeniden yeniden üretir. Kadınlar bu kitaplarda mutfaktan çıkmaz, baba genelde silik ve arkada bir figürdür. Ancak çocuklarla babaların birlikte keşifler yaptığı, maceralara açıldığı kitaplar neyse ki var. Bunlar gerçekten bir elin parmaklarını geçmiyor olsa da oldukça iyi örnekleri barındırıyor.
DUVAR - Başka bir babalık, annelik veya aile mümkün diyoruz her fırsatta. Bunun birçok zeminde dillendirilmesinin en temel nedeni mevcut halin ürettiği adaletsizlikler, mutsuzluklar ve krizler. Oysa bu krizleri ve mutsuzlukları aşmak; ebeveynler arasında ve çocuklarla özgürleştirici ve güçlendirici ilişkiler kurmak hiç de zor değil. İbreyi biraz kaydırmak, yaşam alışkanlıklarında ufak tefek değişiklikler yapmak, genel ve yaygın olan düzene yönelik sorular sormak gerekiyor.
Öncelikle yaygın olan roller hem kadınlar hem de erkekler için sınırlayıcı. İçimizden geldiği gibi var olabilmeyi engelliyor bu roller. Ya bir kutsanma ya da bir yük ve zaruretle birleşiyor annelik ve babalık. Zorluklar dillendirilmiyor, destek talep edilemiyor. Kadınlar arası deneyim paylaşımı ve dayanışma bu sorunu kısmen azaltabiliyorsa da erkekler için bu daha zor bir sorun haline geliyor. Sonuçta babalık ataerkil bir erkeklik performansı ile iç içe geçiyor. Engelli çocuğu olan babanın evi terk etmesi, çocuğuna okul önlüğü alamayan babanın intihar etmesi gibi olaylar, babalığa yüklenen anlamların yıkıcı yansımaları değil mi? Oysa babalık güç, iktidar ve parayla iç içe geçen erkeklikten kurtarılabilir. Bu kurtuluş sevgiye zaman ayırmaya ve emek vermeye dayanan ilişkiler kurarak mümkün olabiliyor. Baştan atanmış roller yerine birlikte öğrenmek sınırları yeniden keşfetmek ve birlikte büyümek kadar birlikte küçülmek, çocuklaşmak ve yeniden öğrenmek.
Dünyadaki insan kadar cinsiyet, kimlik ve ebeveynlik söz konusu. Biyolojik anne baba olmayı, kadın erkek rolleri içinde kalmayı gerekli kılmayan bir çok ebeveynlik hali... İlla bize dayatılanın içine hapsolmak gerekmiyor. Ama her yerde bu büyük bir kutsama ve yükle önümüze gelirken aksi nasıl mümkün olabilirin cevabını birlikte aramak lazım. Düşünmeye minik bir yardımcı olarak bu konudaki iyi çocuk kitaplarına bakmak işlevsel olabilir.
Çocuk kitaplarının büyük bir kısmı annelik - babalık rollerini yeniden yeniden üretir. Kadınlar bu kitaplarda mutfaktan çıkmaz, baba genelde silik ve arkada bir figürdür. Ancak çocuklarla babaların birlikte keşifler yaptığı, maceralara açıldığı kitaplar neyse ki var. Bunlar gerçekten bir elin parmaklarını geçmiyor olsa da oldukça iyi örnekleri barındırıyor.
Aşağıdaki, baba ve çocukların başrolde yer aldığı kitapların ortak özelliği çocuklarla birlikte öğrenme, keşfetme, yol alma ve dönüşmek üzerine olmaları. Yani tek yönlü tanımlanmış ilişkilerden uzak olmaları...
BABAM YANIMDAYKEN
Babam Yanımdayken çizer Soosh’un çizimlerine eşlik eden kısa özlü cümlelerden oluşuyor. Çizer karakterin ortaya çıkış serüvenini şöyle aktarmış. “Baba - Kız figürleri yapmak hayatımın zor bir döneminde kendimi kaybolmuş ve korumasız hissederken geldi. Sonra zihnimde bu baba, her şeyi mümkün kılabilen, kocaman, nazik ve sevgi dolu bir koruyucu canlandı”
Kocaman, nazik veya sevgi dolu tanımlarından biri olduğunuzda diğeri olmamanız beklenir. Oysa çok da zor olmayan bu bileşimi çizimlerinde mümkün kılıyor Soosh. Koskocaman bu babanın mini mini kızıyla kurduğu sevgi dolu ilişki insanın içini ısıtan türden.
Soosh resimlerinde baba çocuk ilişkisi iki yönlü tanımlamış. Daha doğrusu bu iki yönlü ilişkiyi gözler önüne sermiş. Alışıldık kanı hep yetişkinlerden çocuğa doğru bir verme - öğretme yetiştirme ilişkisidir. Ancak kitapta baba ve çocuk birbirinden; eğlenmeyi, keşfetmeyi, gülmeyi, yıldızlara ulaşmayı öğreniyor. Çizimler önemli bir şeyi yeniden hatırlatıyor: çocuktan öğrenmek!
Soosh kitapta yer alan baba kız çizimlerinin devamını ve benzeri öykü çizimlerini instagram hesabından yayınlamaya devam ediyor.
EN GÜZELİ BENİM EVİM
En Güzeli Benim Evim; baba ve küçük tilkinin yuvalar, bahar, doğa ve diğer hayvanları keşfetmesi üzerine. Kim demiş yuvayı dişi yapar diye. Bu kitapta yuvayı baba ve yavru tilki birlikte yapıyor. Küçük Tilki için başka canlıların baharda yuva yapmalarına, bahar temizliklerine bakmak heyecan verici. Zira doğanın döngüsünde bahar yeniden uyanmak, yenilenmek ve tazelenmek demek. Bu kuşlar, köstebekler, sincaplar, tilkiler hepsi için geçerli.
Küçük tilki için bu yolculuk bir yandan başka canlılara tanıklık; sınırları ve yapabileceklerini görmenin de yolu. Küçük tilki kuşlar gibi ağaçta yaşayamacağını, köstebekler gibi karanlıkta yaşamak istemediğini, farelerin yuvalarının ise çok küçük olduğunu keşfediyor. Sonunda babasıyla kendi yuvalarını yapmaya başlıyorlar. En Güzeli Benim Evim, baba çocuk ilişkisini güçlendirecek ve çocuğa güven duygusu verecek bir kitap.
EJDERHALAR: BABA VE OĞUL
Ejderhalar: Baba ve Oğul’da bu sefer karşımızda öfkeli bir baba var. Babası Ateş Parçasının onun gibi bir ejderha olmasını bekliyor. Ateş Parçası ejderha olmak için evler yakmalı ve insanları korkutmalı. Oysa bu küçük Ateş Parçası için uykularını kaçıracak kadar büyük bir yük.
Ağaç yaşken eğilir söylemi her yeni varlığı biçimlendirme arzusuna güç ve motivasyon katar. Oysa her canlı girdiği ortamı yeniden şekillendirir. Çocukları eğitmek, geleceğe hazırlamak tek yönlü bir ilişkiye işaret eder. Bu ilişki yetişkinin etken çocuğun edilgen olduğu bir ilişki türüdür. Ancak gerçekleri yansıtmaktan uzaktır. Zira dünyadaki pek çok şeyde olduğu gibi ilişkiler her zaman iki yönlü işler. Ejderhalar: Baba ve oğul kitabı bu ilişkiselliği küçük çocuklar için anlatıyor. Yetişkin çocuk ilişkisini hep tek yönlü tanımlamaya eğilimli olsak da kitap yetişkinlerin çocuklardan öğreneceği çok şey olduğunu ve çocuğun dönüştürücü gününü gösteriyor.
Diğer yandan kitap çocuklar üzerinde kurulan kendilerini, başarılarını, yeteneklerini kanıtlama zorunluluğun onları ne kadar zorladığını ve aslında onlara ne kadar yabancı şeylerle zorlandıklarını gösteriyor. Buna rağmen küçüklerin bu durumlarla başa çıkma ve yetişkinleri değiştirme yöntemleri elbette var.