İnce şeyler
Boğucu ve yetişkinleri zorlayan akıştan çocuklar hiç de azade değil. Hatta çocuklar yetişkin hayatları zorlayan ve hoyratlaştıran her şeyin hedefinde, peşinden sürükleniyor ve maruz kalıyorlar. Kurslar, tabletler, doğadan uzak yaşam alanları, başarı kriterleri... Hal böyleyken durup düşünmek ve incelikleri hatırlatmak niyetine; keşfetmek, değişim ve duymak üzerine üç kitaba, başta bu halden rahatsız olan yetişkinler, sonra da çocuklar için bakabiliriz.
Ah, kimselerin vakti yok
Durup ince şeyleri anlamaya
Kalın fırçalarını kullanarak geçiyorlar
Evler çocuklar mezarlar çizerek dünyaya
Yitenler olduğu görülüyor bir türküyü açtılar mı
Bakıp kapatıyorlar
Geceye giriyor türküler ve ince şeyler
Gülten Akın
DUVAR - Kaba, öfkeli ve buyurgan bir iktidar, her şeyi yeniden biçimlendiriyor. İktidara en uzak ve en karşı olan bile benzeri bir form kazanıyor yavaş yavaş. Kalın çizgilerle konuşuyor, buyurgan cümleler kuruyoruz. Biri yüksek sesle herkesi sahipleniyor. “Vatandaşım, askerim, sanatçım...” Diğerleri de hanelerinde sahipleniyor buyurgan bir dili ve boğucu, sevgisiz sahiplik ekini. Sevmek, dostluk, muhabbet hepsi kalın, kendinden emin, köşeli ve yüksek sesli.
Muhatapsız kalmış her öfke dönüp yanı başındakine çarpıyor. Yol arkadaşları, dostlar en çok hırpalananlar ve en çok haddi bildirilenler oluyor. Git gide karşı durduğumuz şeye dönüşüyoruz. En iyi niyetli seslenişler bile emir kipi ile sonlanıyor.
Hız! Her şey alabildiğine hızlı. İşe, eve, sinemaya, yemeğe, sohbete her yere koşarak gidiyoruz. Bizi yavaşlatan her şey sinirlerimizi bozuyor. Yürüyen merdivenlerde solda durmayınız! Orası koşanlar için.
Biz hunharca koşturur, konuşur ve yemek yerken; o sırada bir çiçek yavaşça güneşe dönüyor yüzünü, bir yavru kedi ufak adımlarla doğayı keşfediyor, bir ağaç yer altında suya doğru kökleniyor. Bulutlar gökte usulca süzülüyor.
Kaba, köşeli, buyurgan ve hızlı olan her şey insanlığın ince detaylarını kille ve çamurla kapatıyor. İnsan topraktan daha yeni çıkmış bir form, taslak veya eskiz gibi. Ve bu eskiz yapmaktan ziyade yıkmaya, dökmeye ve kendi başına var olmaya meyyal. Birlikte olmaya, yapmaya, var etmeye ve güzelleştirmeye değil.
Bu akışın ve kalabalığın içinde koştururken azaldığımız, grileştiğimiz, yorulduğumuz, tat alamaz olduğumuz, güvensiz veya öfkeli hissettiğimiz oluyordur. Yahut bunları hiç farketmeden bittiğimizi hissettiğimiz. Bir an durup nefes almak ve etrafı dinlemek ne kadar eskilerde kaldı kim bilir.
Belki de bu insanlığın çöküşüdür. İnsanlığın bin yıllardır biriktirdiği, incelttiği; içinden sanatı var ettiği, doğayla konuştuğu, çatıştığı ve uzlaştığı bir çok şeyin unutulması bu halin özetidir. Elbette insanlık her şeye rağmen yeniden kurma, inşa etme, yıkıp yeniden yapma olanağına, kapasitesine ve umuduna sahip.
Maalesef boğucu ve yetişkinleri zorlayan bu akıştan çocuklar hiç de azade değil. Hatta çocuklar yetişkin hayatları zorlayan ve hoyratlaştıran her şeyin hedefinde, peşinden sürükleniyor ve maruz kalıyorlar. Kurslar, tabletler, doğadan uzak yaşam alanları, başarı kriterleri...
Hal böyleyken durup düşünmek ve incelikleri hatırlatmak niyetine; keşfetmek, değişim ve duymak üzerine üç kitaba, başta bu halden rahatsız olan yetişkinler, sonra da çocuklar için bakabiliriz.
İNCELİKLİ ŞEYLER
İncelikli Şeyler; Gülten Akın’ın “Ah, kimselerin vakti yok; durup ince şeyleri anlamaya” diye iç çektiği İlk Yaz şiirinin başka bir dilden ve ülkeden çıkagelmiş kitap hali. İncelikli Şeyler, ayrıntıları keşfetmenin; sıradanlığa karşı dönüştürücü etkisini anlatıyor. Ve uyarıyor: “Ayrıntılar fark edilmez, keşfedilir. Keşfetmek için dikkatli bakmalısın.” Kitap incelikli şeyleri keşfedebildiğimizde hayatın nasıl dönüşebileceğini; uçmaya çekinen bir kuşa rehberlik eden bir insan üzerinden anlatıyor.
Kitapta Germana Zullo’nun şiirsi sade metnine, Albertine uçsuz bucaksız resimler iliştirmiş. Yahut tam tersi olmuş ve Albertine’nin güçlü imgelerine Zullo sade bir metin yazmış. Bu nedenle ikisi de ayrı ayrı güçlü iki anlatı, bu kitapta yan yana gelmiş. Albertine’nin çizimleri bir sessiz kitap anlatımı gücünü taşıyor.
İncelikli Şeyler aynı zamanda 2011 Sorcières Ödülü, 2012 New York Times En iyi Resimli Kitap Ödülü ve 2014 São Paulo Büyük Ödülü’nü almış.
NOSOTROS (BİZ)
Valdivia’nın aynı zamanda resimlediği Nosotros “biz” anlamına geliyor. Kitap anne ve yavrunun yani “biz”in değişimini anlatıyor. Elbette anne çocuk ilişkisi üstüne bir çok perspektiften pek çok şey yazılabilir, bu konu çok su kaldırır, hatalı diyemeyeceğimiz farklı yaklaşımlar sunulabilir. Zira her ilişki kendine özgü yanlar taşır. Ancak bu sefer Paloma Valdivia, bu ilişkinin değişen, dönüşen doğasını anlatıyor. Bunu yaparken de anne ve yavrunun ilişkisi diğer canlılardan ve doğadan ayrıştırmadan yapıyor. Değişmek, büyümek ve özgürleşmek kitabın az sözle, doğanın ve mevsimlerin geçişiyle ve güçlü görsellerle anlatılmış.
Annenin yavrusunu değişmesi ve kendi olabilmesi için özgür bırakması aynı zamanda annenin kendi değişimi için olanak sağlayan bir olgu kitapta. Ve kitap şöyle bitiyor; ikimiz de farklılaşsak da yan yana geldiğimiz de yine “biz” olmaya devam edeceğiz.
SESSİZLİK - MINDFULNESS (BİLİNÇLİ FARKINDALIK) ÜZERİNE BİR HİKAYE
Sessizlik; çocukları sessizliği dinleyerek çevresindekileri fark etmeye çağıran bir kitap. Kitap APA’nın (Amerika Psikoloji Derneği) çocukların büyürken karşılaştıkları zorluklarla baş etmelerini sağlamak adına hazırladıkları kitaplardan bir tanesi.
Kitapta referans verilen “Mindfulness” kelimesinin tam Türkçe karşılığı olmasa da çoğunlukla farkındalık - bilinçli farkındalık olarak kullanılıyor. Kitap, bilgisayar, televizyon, tablet ve gürültü gibi fazla uyarana maruz kalan ve bu sebeple zorluk, stres ve kaygı yaşayan çocuklar için mini bir rehber olarak hazırlanmış. Ancak bu ihtiyaçtan yetişkinlerin azade olduğunu iddia etmek zor. Yetişkinler için “mindfulness” üstüne epey külliyat olmakla beraber bu kitap hem çocuklara hem de yetişkinlere.
Sessizlik koşturmaca ve hengame içinde durup ana odaklanmayı, doğayı, etrafta olup bitene, seslere tüm dikkati vermeyi, bunları fark edebilmek, gözlemlemek ve duyabilmek için ne yapılması gerektiğini anlatıyor. Kitap tat alarak yemek, görerek yürümek, rüzgarı hissetmek, bedende olup biteni algılamak için yönergeler veriyor. Bu yönergeler kolaylıkla yetişkin çocuk etkinliklerine çevrilebilir.