Konut sektörü canlanıyor: 2025'te büyük artış bekleniyor

BIST 100 HÂLÂ 9,000 PUANIN ALTINDA

Altın fiyatlarında yükseliş dalgalı bir seyirle sürüyor. Borsa İstanbul'da ise yatırımcı pek de umutlu değil. Yabancı çıkışı da sürüyor. Yabancı yatırımcı geçtiğimiz haftalarda 500 milyon dolarlık hisse satışı yaptı. Sürpriz bir yükseliş yaparak geçen hafta yüzde 2.13'lük bir atak yapan endeks bunun devamını getiremedi. BIST 100 endeksi, en düşük 8,642.18 ve en yüksek 8,921.64 puanı gördükten sonra haftayı, bir önceki hafta kapanışına göre, yüzde 1.31 değer kazanarak 8,908.47 puandan tamamladı. Endeks, zirvesinin hâlâ yüzde 21 gerisinde bulunuyor. Ons altının yukarı yönlü hareketini sürdürmesi bekleniyor. Arada dalgalı bir seyir izlense de genel beklenti ons altında artışın devam edeceği ve ataklarla 3,000 dolar hedefine ilerleyeceği yönünde. 24 ayar külçe altının gram satış fiyatı geçen hafta yüzde 0.80 artışla 3,015 TL, cumhuriyet altınının satış fiyatı da yüzde 0.97 yükselişle 20,477 TL'ye çıktı. Bir önceki hafta sonu 5,089 TL'den işlem gören çeyrek altının satış fiyatı yüzde 1 artarak 5,140 TL'ye yükseldi. Geçen hafta ABD Doları yüzde 0.12 değer kazanarak 34,2890 TL'ye çıkarken, Euro ise yüzde 0.03 azalışla 37.2160 TL'ye indi. Yatırım fonları yüzde 0.21 ve emeklilik fonları yüzde 0.32 değer kaybetti. Yatırım fonları içinde en çok kazandıran yüzde 0.92 ile 'para piyasası' fonları oldu.

ASGARİ ÜCRETLİYE UMUT VAAT EDEN KİMSE YOK

Ne asgari ücretliler ne de emekliler ekonomi yönetiminden hoş bir sürpriz beklemesin boşuna!.. Şimdiden söylemekte fayda var, satınalma güçleri daha da gerileyecek. Türkiye'de yaklaşık 7 milyona yakın asgari ücretli çalışan bulunuyor. Geçtiğimiz yıl asgari ücrete yüzde 49 oranında zam yapıldı. Zam oranı yüksek enflasyon nedeniyle artırılırken, asgari ücret 2024 yılında 17,002 TL oldu. Ekonomi yönetimi, asgari ücreti enflasyonla doğru oranda artırmayı planlıyor. Hangi enflasyona göre derseniz, TÜİK'in hayal ürünü enflasyonuna göre! Bu sebeple, şimdi gözler son çeyrek enflasyon verilerinde... Beklenen oran ise yüzde 25 civarında. Eğer bu rakama göre zam yapılırsa asgari ücret 21,250 TL'ye yükselecek. İktidarın birkaç puan daha fazla zam yapma ihimalinden söz edenler de var, ama o da taş çatlasın yüzde 28, hadi bilemediniz yüzde 30 olsun... Yüzde 28-30’luk artışla bile yeni asgari ücret ancak 22,000 TL civarına gelebilecek. İş dünyası ise asgari ücretin 22,000-23,000 TL düzeyine çıkarılacağı beklentisinde. Muhalefet asgari ücretin en az 30,000 TL olması gerektiğini söylüyor. Hangi veriye göre, bu da ayrıca tartışılır! Aralık ayı itibarıyla, Asgari Ücret Tespit Komisyonu çalışmalara başlayacak. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, asgari ücretin yaşam standartlarını iyileştirileceğini ve ekonominin istikrarına zarar vermeyecek düzeyde belirleneceğini açıkladı. Tercümesi şu: Gerçek enflasyon oranının çok altında bir zam olacak! Gelelim emeklilere... Emekli aylıkları son altı aylık enflasyon oranına göre zamlanacak. TÜİK verilerine göre, bu oran yaklaşık yüzde 20 olacak gibi... Yani emeklilerin açlıkla imtihanı sertleşerek devam edecek.

TÜRKİYE, ARTIK BRICS'E 'ORTAK ÜLKE' STATÜSÜNDE

Rusya Federasyonu'na bağlı Tataristan Cumhuriyeti'nin başkenti Kazan'da gerçekleşen BRICS Zirvesi, bu ekonomik birliğe gelişen ekonomilerin ilgisinin giderek arttığını gösteriyor. Zirveye yirmiden fazla devlet başkanı katılırken, otuzaltı ülkeden temsilciler de hazır bulundu. Bu zirve sadece BRICS'e olan ilgiyi göstermekle kalmadı, Rusya’nın bugüne kadar düzenlediği en büyük dış politika etkinliği olarak da öne çıktı. Katılımın ve ilginin yüksekliği, Rusya’nın küresel toplumdan izole edildiği yönündeki genel kanıyı tersine çevirdi. Zirvede yeni üye alımı konusunda bir hamle yapılmadı. Zaten zirve öncesinde Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov yeni üyelikten ziyade 'ortak ülke' kategorisi üzerinde çalıştıklarını söylemişti. Son zirvede başvuru yapan ülkelerin, ortak ülke statüsü onaylandı ve böylece grubun genişlemesinin önü açıldı. Rusya Devlet Başkanı Yardımcısı Yuri Uşakov, BRICS liderlerinin 13 üyeli bir formata yeşil ışık yaktığını belirtirken, üyelerin isimlerini açıklamadan "BRICS üyeliğine ne kadar hazır olduklarını tartışmak gerekecek" dedi. Türkiye’nin de geçtiğimiz eylül ayında BRICS’e resmi başvuruda bulunduğu iddia edilmişti. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, NATO üyeliğinin, Türkiye’nin BRICS üyeliğine engel teşkil etmediği açıklamasında bulunurken, NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ise "Türkiye'nin BRICS ülkeleriyle işbirliği yapması egemenlik hakkıdır" dedi. Anlaşılan artık Türkiye de BRICS'in bir parçası olacak. Bu hamle ABD ve Avrupa Birliği'ne karşı bir pazarlık aracı olarak mı kullanılacak, yoksa Türkiye gelecekte BRICS'te önemli bir aktör mü olacak, bunu ekonomiden çok siyasi gelişmeler belirleyecek gibi görünüyor.

SANAYİ ÜRETİMİ SERT DARALIRKEN REEL KESİMİN GÜVENİ ARTIYORMUŞ!

Dünyada herhalde bu kadar çelişkili veriyi bir arada görebileceğimiz pek fazla ülke yoktur! Söz gelimi sıkılaştırma önlemleri sebebiyle, üretim sert bir daralma içindeyken, reel kesim güven endeksi artış göstermez değil mi? TCMB'ye göre gösteriyor! TCMB ekim ayı reel kesim güven endeksi verilerini açıkladı. Mevsimsellikten arındırılmış reel kesim güven endeksi bir önceki aya göre 3 puan artarak 102.2 seviyesine yükselerek mayıstan bu yana en yüksek seviyesine çıktı. Endeks böylece dört ay sonra yeniden 100 seviyesinin üzerine çıktı. Endeksi oluşturan ait yayılma endeksleri incelendiğinde, gelecek üç aydaki üretim hacmi, son üç aydaki toplam sipariş miktarı, genel gidişat, sabit sermaye yatırım harcaması, gelecek üç aydaki ihracat sipariş miktarı, mevcut toplam sipariş miktarı ve gelecek üç aydaki toplam istihdama ilişkin değerlendirmeler endeksi artış yönünde etkilerken, mevcut mamul mal stokuna ilişkin değerlendirmeler endeksi azalış yönünde etkiledi. Mevsimsellikten arındırılmamış endeks bir önceki aya göre, 2.1 puan artarak 100.9 oldu. Son üç aya yönelik değerlendirmelerde, iç piyasa sipariş miktarı ve ihracat sipariş miktarında azalış bildirenler lehine olan seyrin bir önceki aya göre zayıfladığı görüldü. Üretim hacminde azalış bildirenler lehine olan seyrin ise artış bildirenler lehine döndüğü gözlendi. Mevcut toplam siparişlerin mevsim normallerinin altında olduğu yönündeki değerlendirmelerin bir önceki aya göre zayıfladığı, mevcut mamul mal stokları seviyesinin mevsim normallerinin üstünde olduğu yönündeki değerlendirmelerin ise bir önceki aya göre güçlendiği görüldü. Gelecek üç aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacmi ve iç piyasa sipariş miktarında artış bekleyenler lehine olan seyrin bir önceki aya göre güçlendiği, ihracat sipariş miktarında artış bekleyenler lehine olan seyrin ise bir önceki aya göre zayıfladığı dikkat çekti. Ayrıntılara dikkat ederseniz, sanki dibi görme korkusuyla bir temenni gibi değil mi?