Glam Rock'ta Amerikan öpücüğü: KISS
Glam Rock yolculuğumuza ABD ile devam ediyoruz. Tabii ki dönemin ABD’deki en önemli örneği hiç şüphesiz ‘KISS’.
Nergis Fırtına [email protected]
Bublegum Pop ve Art Rock’tan destek alarak, 1970’lerin başında Glam Rock’ı İngiltere’de oluşturduğumuza göre, artık tarzın ABD ayağına doğru yol alabiliriz. İngiltere’de başlayan ve bir süre sonra dünyayı saran tarzın isim babalarından olan ‘Kiss’ten bahsetmek isterim.
Paul Stanley ( The Starchild), Gene Simmons (The Demon), Ace Frehley (The Spaceman ya da Space Ace) ve Peter Criss( The Catman) tarafından 1973 yılında New York şehrinde kurulan ‘Kiss’in kökenleri, Stanley ve Simmons’ın daha önce yerel bir grupta çalarak tanışması ile başlıyor. En başlarda adı ‘Wicked Lester’ olan grubun, Kiss’in 70’lerde görünümü ile alakası yoktu tabii. Hatta Paul Stanley ve Gene Simmons, o dönemler kendi orijinal isimlerini kullanılıyordu: Stanley Eisen ve Gene Klein (Haim Witz).
Paul Peter ve Ace Frehley’yi de yanlarına alarak ‘Kiss’i kuran ikili Paul Stanley ve Gene Simmons, daha sonra Michael Jackson, George Michael gibi isimleri çıkaracak olan, Epic Records’un kapısını çalıyor. O zamanlar Epic Records’un başında olan Don Ellis, grubun tarzını beğenmedi ve Kiss’in Epic Records hayalleri suya düştü. Kiss, 1973 yılının Kasım ayında Casablanca Records’a geçti.
KISS’İN AMBLEMİ NEDEN NAZİ SEMBOLÜ GİBİ?
Kiss’in değiştirilmemiş amblemine bakarsanız, S harflerinin, SS subaylarının apoletlerindeki şekle benzediğini görebilirsiniz. İlk olarak Frehley tarafından tasarlanan logo, tabii ki de Nazi subaylarının apoletlerini temsil etmiyor, S harflerini yıldırım olarak tasarlayan Frehley, daha sonra tepki almış olmalı ki Paul Stanley logoyu tekrar tasarladı. Zaten ailesinin çoğunu Holokost’ta kaybetmiş olan Gene Simmons’ın böyle bir durumda grupta yer almayacağı da tahminleri arasında.
Kiss’in logosu bilhassa II.Dünya Savaşı’nda Nazi Almanyası tarafından işgal edilmiş ülkelerde daha farklı şekilde kullanıldı. Avusturya, İsviçre, İsrail, Litvanya, Polonya ve Macaristan’da, S harflerinin yıldırım şeklinde olmayan versiyonu, tepkileri engellemek amacıyla düz bir şekilde kullanıldı.
‘YILDIZ ÇOCUK’, ‘ŞEYTAN’, ‘KEDİ ADAM’ VE ‘UZAY ACE’
Glam rock tarzını en iyi yansıtan gruplardan biri olduğu gün gibi aşikâr olan Kiss’in, en belirgin ve ikonik özelliklerinden biri, her biri farklı bir personayı temsil eden makyajları.
The Starchild (Yıldız Çocuk) Paul Stanley’nin, The Demon (Şeytan) Gene Simmons’ın, The Catman (Kedi Adam) Peterl Criss’in, Space Ace ise Ace Frehley’nin, sahnede ortaya koydukları bir nevi alter egoları oldu. Paul Stanley konuyla ilgili olarak bir röportajında, “Mükemmele yakın makyaj yapmak için, kendimize işkence ediyorduk” ifadelerini kullandı.
Hatta, şu link’e bakarsanız, grubun sahne makyajını nasıl yaptığını görebilirsiniz. (Link: http://mashable.com/2016/04/27/kiss-makeup/#4CkA_vptwsqs)
1980’LER VE MAKYAJSIZ GÜNLER
1982 yılından itibaren, Kiss artık makyaj yapmayı bırakmaları gerektiğini ve yollarına makyajsız, kendi benlikleri ile çıkması gerektiği kanısına vardı. Ancak grubun içinde sarsılmalar başlamıştı. Grupta yapılan bu radikal değişiklik bile, Peter Criss ve Ace Frehley’nin gruptan ayrılmasını engelleyemedi. Grup daha sonra, yeni grup üyeleri Eric Carr ve Vinnie Vincent ile, ilk kez ‘halkın içine’ makyajsız çıktı.
Kiss’in bu zamana kadar Glam Rock ve Glam Metal’i tarzlarıyla etkisi altına aldığını biliyoruz. Robbie Williams’ın 1997 yılında çıkardığı ‘Let Me Entertain You’ şarkısının klibi bunun en somut kanıtı.