Kök: Popüler kültürün geldiği noktada her şey remiks

DUVAR - Cem Ömeroğlu, Kerem Tüzün ve Kaan Sezyum'dan oluşan Kök, yeni teklisi 'Düş'ü yayımladı. On dört yılı aşkın süredir birlikte müzik yapan üçlü, progresif funk-rock müziği Anadolu ezgileriyle harmanlıyor. 2013 yılında çıkardıkları 'Bilmece' albümü ile 'Kök'ün temellerini atan grup davul, bas ve gitarın 'özgün' kavuşmasını dinleyiciye sunuyor. Ayrıca üçlü, Cem Karaca anısına hazırlanan 'Müsaadenizle Gençler 2018' albümüne de 'Bindik Bir Alamete' isimli parçaya getirdikleri yeni yorumla fark katıyor. Grup üyeleriyle yeni çalışmalarını ve müzik serüvenini konuştuk.

Kerem Tüzün, Kaan Sezyum, Cem Ömeroğlu

Bu parça neyin 'Düş'ünü kuruyor? Hikayesinden bahseder misiniz?

Kerem Tüzün: Bu ülkede müzikle uğraşmak ve bunu idame ettirmenin düşünü kuruyor(um), herkese farklı yerden esiyordur eminim.

Cem Ömeroğlu: Çok espriye konu olan; hayatımızın bir film şeridi gibi gözümüzün önünden akıp geçtiği söylenen o ana odaklı genel olarak. Öykü olarak her yaşamın kendisi. Elbette çok yoruma açık ama canlılardan herhangi birinin düşünün, diğerlerinin kabusu olmadığı bir zamanı paylaşmanın düşü diyelim özet olarak. Bu gerçeklikte olmayınca düşünü kuruyoruz.

Kaan Sezyum: Daha güzel günlerin geleceğinin hatırlatması. Rüyalarda bile iyiye gitmekte hayır vardır.

'ŞİMDİLİK BİRER-İKİŞER KAYDEDİYORUZ'

Düş aynı zamanda bir albümün de habercisi mi?

Kerem Tüzün: Bizde standart anlamda bir albüm üretme durumu yok, bu ara arkadaşlarımızın şirketleriyle (Kabak-Lin Records) bağlantı halindeyiz. Albüme sonra bakarız.

Cem Ömeroğlu: Kemal Sunal gibi “Evet” demek istiyorum. Şimdilik birer ikişer kaydedip ilerliyoruz. Albüme girmemiş ama konserlerde yıllanmış parçalarımız da var. Onlar da listeye girebilir albümle ilgili bir fikir oluşursa.

Kaan Sezyum: Her parça bir albüm habercisi bizim için. Albüm yapmak için de en güzel zaman en darda olduğunuz zamandır. Günümüzde “Albüm” formatı başka bir hale geldi. Bizim parçaları uç uca eklediğimizde “Albüm” olacaklar. Şimdilerde en keyifli kısmında, kayıttayız.

'HUYLARIMIZ DEĞİŞTİ'

İlk albümünüz 'Bilmece'nin üzerinden beş yıl geçti. Bu süreç yeni parçalara nasıl yansıyacak?

Kerem Tüzün: Huylarımız değişti haliyle. Yeniler bir tarafa eski parçalar da sonsuz bir evrim içindeler, bu ara sound'u daha sakin bir bölgede geziniyoruz.

Cem Ömeroğlu: Birbirinden farklı halleri var yeni parçaların. Düş, Sanki, Kayıp, Skor, Bizimki, Masal, Otoban, Alamet… Bunlar albümden sonra yaptıklarımızdan aklıma gelenler. Bir albümde herhangi bir hikayenin içinde yazılıp çizilmediler. Albüm bizim için oldukça geride kaldı. El attığımız ses sahalarını genişletmeye çalışıyoruz. Albümde pek olmayan lezzetlerimiz var uzun bir süredir. Bunlardan Alemet ve Düş yayınlandı. Sanki de yolda.

Kaan Sezyum: Yeni parçalar eski parçalara benzemiyor. Bu bir yansımaysa bunu böyle yansıtabiliriz. Zamanla kendi adıma konuşmam gerekirse müzikal anlamda çok değiştim. Eskiden her şeye vurmak isteyen bir davulcuyken şimdi sadece kik çalsam bana yetiyor. Çalmayarak çalmayı öğrenmek istiyorum artık. Sonuçta bu da bir yolculuk, bir sonraki durakta ne olur, ne biter onu ancak gelecekteki ben söyleyebilir. Ona da ulaşmak şu anda biraz zor.

Bilmece albümü şarkı sözleriyle müsemma adını albümden alan bir çalışmaydı. Albümün sound'u da özgünlüğüyle fark katıyordu. Nasıl dönüşler aldınız bu albümden?

Kerem Tüzün: Olumlu dönüşler aldık. Hepsi bir yana grubu belgeledi ve resmiyete döktü.

Cem Ömeroğlu: Binanın temeli oldu o albüm, bana yeni şeyler üretebilme anlamında umut ve güven verdi. Çünkü aslında seneler önce yaptığımız parçaları kaydetmiştik. Arkasını getirebilmeyi umuyorum kendi adımıza. Başlangıçta pek fazla dönüş aldığımızı söyleyemem, sonra zamanla fark edilmeye başlandı, dinlendi ve yazılıp çiziliyor şimdilerde ara sıra üstüne.

Kaan Sezyum: Kerem’in de dediği gibi grubun o ana kadar olan zamanının bir belgesi oldu. Bu albümü 10 yıl önceki bizler yapmış gibiyiz.

'SLOGAN BULAMADIM!'

Bilmece albümünün çıkış tarihi Gezi sürecine denk geldi. Öncesi ve sonrası olarak bakarsanız üretiminizde ve sanatınızda değişiklikler oldu mu?

Kerem Tüzün: Benim açımdan müzik üretimi konusunda bir değişiklik olmadı.

Cem Ömeroğlu: Üretim açısından oldu diyemem ama bunun dışındaki her şeyi, hepimizi etkilediğini söyleyebilirim. İthafen parça yapmamış, üstüne yazıp çizmemiş olsak da.

Kaan Sezyum: Bizleri başka insanlar haline getirdiği için bizimkiler “Değişmedik” dese bile ben ister istemez değiştiğimizi düşünüyorum... Slogan bulamadım.

Ekşi Sözlük'te bir yorumda dinleyici grup hakkında 'Biraz biraz en sevdiğim her şeyden var müziklerinde sanki' yorumu yapmış. Özellikle son dönemde müzisyenler eskisine oranla 'tek bir türe bağlı kalma' durumundan sıyrılmanın nasıl avantajlarını yaşıyor?

Kerem Tüzün: Bilerek ve isteyerek, yani planlı olarak seçmeci bir tavır içinde değiliz. Daha çok bütün yönlerimizi özgürce müziklestirebildiğimiz bir ortam Kök... Bir parca gelince aaa bu Kök’e uymaz denmiyor mesela, mutlaka deneniyor.

Cem Ömeroğlu: Biz müzisyenler olarak bunun avantajını farkedebilirsek eğer, her fırsatta yapabildiğimiz kadar keyfini çıkarıp, daha çok öğrenmeye çalışırız diyelim. Kök ile değişik şeyler çalmayı denemek zevkli ve çeşitleri arttırmayı seviyoruz.

Kaan Sezyum: Bitki gibiyiz. Kimimizin toprağında böcekler, kimimizde minareller karıncalar. Topraktan çıkan aslında bizden ve bizden geriye kalanlar oluyor haliyle. Çok şükür müzikal maceramız nefis bir arkadaşlıkla başladığı için, yetişen bitkiler rengarenk oluyor. Bana gitar bile çaldıracak kadar akıllarını yitirmiş bunlar. Böylesi bir rahat ortamda tabii ki her şey, her şeyin içinde yetişebiliyor.

'TÜRSÜZ DEĞİL, BİRKAÇ TÜRLÜYÜZ'

Sizin müzik piyasasındaki türsüzlük algısına yorumunuz ne olur?

Kerem Tüzün: İnanın çok farkında değilim, hala ilginç şeyler bulabiliyorum. Endüstri kısmından uzaklaşalı zaten çok oldu…

Cem Ömeroğlu: Çok fazla alt tür var ve sınıflandırmaya çalışmak tek mümkün kaçış yolu. Kök olarak öyle bir algıya yakın olduğumuzu düşünmüyorum. Yaptıklarımıza türsüz yerine bir kaç türlü demek daha olası geliyor.

Kaan Sezyum: Türsüzlük de bir tür tür sonuçta. O yüzden türden kaçış yok bence. Her şey bir şeyin bir türü, türevi.

Son dönemde rock müziğin birbirini tekrarlayan bir dizin haline gelme eleştirileri hakkında neler söylersiniz?

Kerem Tüzün: Bu dediğiniz herhalde endüstri kismi, buradan koptum.

Cem Ömeroğlu: Aynı eleştiriler 90’larda da vardı. Açıkçası rock’ı öz eleştiri yağmuruna tutsanız bile döner dolaşır bizim gibi keyfini sürersiniz. Rock müzik yapmak dünyanın en keyifli şeylerinden biri. Yine de; evet tekrarlayan bir dizin bu ancak sadece rock ile sınırlı değil, beraberinde bir çok şeyi içeriyor.

Kaan Sezyum: Her şeyin iyisi iyi oluyor. Ben daha çok iyi olanlara bakmayı tercih ediyorum. O yüzden sıradan ve vasat her zaman olacak, buna bağlı eleştiriler ve fikirler de aynı yerlerde dönüp duracak. Gördüğüm kadarıyla 'yenilik' yerinde durmakla değil ileri-geri veya içeri doğru ilerlemekle / bakmakla oluyor. Popüler kültürün geldiği noktada her şey zaten bir remiks.

Cem Karaca anısına hazırlanan 'Müsaadenizle Gençler 2018' albümünde yer almak sizin için ne ifade ediyor?

Kerem Tüzün: Cem Karaca zamansızlık mertebesinde bir isim. Bu açıdan bizim için sans oldu.

Cem Ömeroğlu: Bizim için önemli bir albüm. İlk ve tek aklımıza gelen “Alamet” oldu ve çok da keyifle canlı kaydettik. Bir ustaya kendi dilimizden bi yorum getirmek heyecan verici bir çalışmaydı.

Kaan Sezyum: Bunu kendi içimizdeki güzel anlar olarak hatırlıyorum. Albümde varolmaktan ziyade, kayıt sırasındaki halimiz bizi bir adım ileri taşıdı.

'TARİHİN TEKERRÜRÜNÜ YAKALAMIŞ BİR SANATÇI...'

Cem Karaca parçalarını ölümsüz yapan nedir sizce?

Kerem Tüzün: Tarihin tekerrürünü yakalamış bir sanatçı olması.

Kaan Sezyum: Doğru zamanda, doğru yerde, doğru insanlarla, doğru şeyleri söylemiş olması olabilir.

Bu albümde 'Bindik Bir Alamete' isimli parçayı yorumladınız. Ve 'özgün' bir yorumla dinleyici karşısındaydınız. Cem Karaca parçasını alışılmışın dışında bir yorumla dinleyiciye sunarken tedirgin oldunuz mu?

Kerem Tüzün: Bizde tedirginlik olmaz.

Kaan Sezyum: Bir parça yorumlanırken, yorumcunun ona kendinden de bir şeyler katması gerektiğine inanıyorum. Yoksa bir barda çalan bir gruptan farkınız olmuyor. Tabii bu benim düşüncem. Dinleyici ise parçanın eski halini istiyor, bildiğinden şaşmamak, statükoyu korumak istiyor. Bizim “Alamet” yorumumuz eğlenceli bir üretim oldu bu açıdan.

'GÖLGENİZİ YENEMEZSİNİZ'

Davul, bas ve gitarın Kök'teki buluşmasını nasıl tanımlarsınız?

Kerem Tüzün: Format olarak bakarsanız temel bir buluşma.

Kaan Sezyum: Böyle iki cevval arkadaşımla çalmak beni çok mutlu ediyor. Kerem’le çalarken kendimi çok sevdiği bir arkadaşıyla sahilde top peşinde koşan bir köpek gibi hissediyorum. Cem ise bambaşka bir yolculuk, bazen içeri, bazen dış uzaya. Davul özelinde ise çok yoğun çalan iki gitaristle çalmak çok eğitici. Az mı çalacağım, onlar kadar çok mu çalacağım, kikler ne olacak, hangi zil kime iyi geliyor, daha iyi bir ton için hihat’in içine soğan mı saklayacağım, hep bunları öğreniyorum. Bir de tabii ki bu formdaki diğer güzel insanları analım: Jimi Hendrix, Nirvana, Rush, Primus...

Sizce şarkı sözlerinin bir mesaj vermesi ne kadar önemli?

Kerem Tüzün: Bence içsel olanlar daha önemli ve yoruma açık, herkesin başka yorum getirmesi ne kadar ortak yanımız olduğunun göstergesi.

Kaan Sezyum: Şarkı sözlerinden bir mesaj alıyorsanız önemli.

Karikatürist cephesinde de gözaltı durumları oluyor. Siz bir karikatürist olarak bu durumları nasıl yorumlarsınız? 

Kaan Sezyum: Bunlar boş işler. Gölgesiyle kavga edenlerin bilmediği bir şey var. Gölgenizi yenemezsiniz. Olursa ancak Red Kit’te olur, bak o da bir çizgi.

https://open.spotify.com/track/7ykKaeSz0V06OVkczlTCRE?si=zL1iY1fuTGK-1eGKYekMVA