Bir kişi şikayetçi oldu, ressam Ayfer Demircioğlu'nun sergisi kapatıldı

Ressam Ayfer Demircioğlu, Bursa'daki sergisinin, sadece bir kişinin şikâyeti üzerine 'müstehcen' bulunarak iptal edilmesine tepki gösterdi. Demircioğlu "Müstehcenlik yoruma en açık olan, standartsız ve keyfi sansürü devletin memurlarının iki dudağı arasındadır. Sanatta müstehcen olmamalı" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Ressam Ayfer Demircioğlu ve Avni Yamaner ortaklığında gerçekleştirilen sergi ‘müstehcen’ olduğu gerekçesiyle iptal edildi. Bursa Büyükşehir Belediyesi Tayyare Kültür Merkezi’nde açılan ortak sergiye gelen bir kişinin şikâyetçi olması üzerine 19 Nisan'da iptal 'talimatı' geldi.

Ressam Demircioğlu, Yeni Yaşam'dan Emre Caka'ya verdiği söyleşide, "Kendim için değil, sanat adına çok utanç duydum" derken, günümüzde bu tarz olayların yaşanmasını şaşkınlıkla karşıladığını söyledi.

Demircioğlu, "Duyumlarım oluyor, 3 ay evvel de Bursa Devlet Güzel Sanatlar Galerisi’nde 1 kadın bir erkek heykeli kaldırılmıştı. Bursa belediyesi tarafından sergimiz kaldırıldı ve bu inanılır gibi değil. Dediğim gibi yıl 2019 ve bu yapılanlar tamamen çağdışı. Orta Çağ’da dahi sanat vardı ve gerçekleşiyordu. Bu alınan kararlar kabul edilemez" dedi.

'SANATTA MÜSTEHCEN OLMAMALI'

Müstehcenliğin yoruma en açık kelimelerden biri olduğunu dile getiren Demircioğlu, "TDK’de müstehcen kelimesi 'açık saçık, edebe aykırı, yakışıksız' olarak tanımlanıyor. Bu tanımda esas nokta olan edep yine TDK’de 'Toplum töresine uygun davranma. İyi ahlak, incelik, terbiye' şeklinde tanımlanır. Bu yüzden diğer nedenlerle karşılaştırıldığında müstehcenlik yoruma en açık olan, standartsız ve keyfi sansürü devletin memurlarının iki dudağı arasındadır. Sanatta müstehcen olmamalı" ifadelerini kullandı.

"İktidarın siyasal-islam argümanının yansımaları diyebilir miyiz?" sorusuna da yanıt veren ressam şunları söyledi: "Diyebilirim… Din, belirleyici olduğunda yani laiklik olmadığında demokrasi de olmuyor. Bütün islam dünyası buna örnek. Demokrasinin işlediği tek bir İslam ülkesi yok. Niye? hiç düşündünüz mü? Hal böyleyken sizin bilimde, sanatta, sinemada, edebiyatta, sanayide, teknolojide gelişme şansınız da hayli düşük. İslam tüm bu alanlarda din ne diyor? Bir yol gösteriyor mu? Gösteriyorsa müslümanlar tüm bu alanlarda yüz yıllardır niçin yok?"

Toplumdaki sanat algısına da değinen Demircioğlu sözlerini şöyle sonlandırdı: "Birisinin söylediklerini küçümsemek için 'caz yapma', 'bırak edebiyatı' gibi deyimler türetmiş bir toplum için bence öyle paragraflarla anlatarak neden aramaya gerek yoktur sanatı. Ucube dersen bir esere, eğitimin ilk basamaklarında gereksiz, angarya dersen bazı derslere, hâlâ doktor, avukat, mühendis olmak bu kadar revaçtaysa toplumdan ne sonuç beklenebilirdi. Aslında durumun özeti şu; eğitim şart!"

NE OLMUŞTU?

Demircioğlu’nun Avni Yamaner ile gerçekleştirdiği Tayyare Kültür Merkezi’nde açılan sergiden bir kişi şikâyetçi olmuştu. Şikâyetçi, 'resimleri müstehcen bulduğunu, eserlerin çıplaklık barındırdığını' söyleyip ressam Demircioğlu’yla tartışmıştı. Demircioğlu’nun sakinleştirme çabalarına karşın şikâyetçi, “Bursa Devlet Güzel Sanatlar Galerisi’nde yaklaşık iki ay önce kaldırılan iki heykeli ben kaldırttım. Bu resmi de kaldırtacağım. Çıplak kadınların sergilenmesine ‘sanat’ diyorsunuz, peki çarşaflı kadınlar neden yok? Sizi şikâyet edeceğim” diye bağırmıştı. Sergi kişinin şikayeti sonrası müstehcen bulunarak kapatıldı.