Arap müzik dünyasında bir İranlı: Alaa Wardi

Suudi Arabistanlı şarkıcı, söz yazarı ve akapella sanatçısı Alaa Wardi Orta Doğu, İngilizce, Bollywood ve K-pop hitlerinin ve orijinal baladların coverlarını Youtube'da yayınlayarak adını duyurdu. Yakın zamanda Türk vatandaşı olan Alaa Wardi'nin şarkılarının kaynağı ise, yaşarken beslendiği ülkelerle, bu ülkelerin tüm acıları ve mutlulukları…

Google Haberlere Abone ol

Eda Özyurt Kılınç

Sanata neden ihtiyacımız var? Kendimizi başka şekillerde ifade edebilmenin yollarını aradığımız için mi? Sanat… Bilhassa sözlerle ifade etme yolları tıkanmışsa… Bilhassa umutsuzluk rüzgarı esiyorsa… Bilhassa çıkış yolu aradığımızda çıkagelen ışıklı yıldızlı umut olur. Sanat onca kötülüğe rağmen iyi kalabilmeyi öğütler bize. Kahin olup söylediklerine kimseyi inandıramamakla lanetlenmiş Kassandra gibidir bazen sanat; ne yani Orta Doğu’ya barış sanatla mı gelecekti? Yok artık…

Umudumuzu baltalayanlara inat; güleç yüzlü, sesi nağmeli, göçebelik halinin müziğini muazzam derecede beslediği, yaratıcılığına hayran kaldığımız, one-man-show (tek adamlık gösteri) diye söylenegelen Arap müzik dünyasının belki de tek İranlısı Alaa Wardi karşımızda.

Annesi Hindistan’da, kendisi Suudi Arabistan’da büyümüş, Ürdün’de klasik müzik eğitimi almış, Türkiye’de yaşayan İranlı Alaa; Suudi Arabistan’da kendi evini stüdyoya çevirerek müzik yapmaya başladı. Sonra müziğini Youtube’dan yayınlayarak kendisini dünyaya duyurdu. Arapça konuşulan ülke sayısının iki elimizin parmaklarını geçtiği düşünüldüğünde müziğinin ulaştığı insan sayısını hesap edebilirsiniz.

Alaa Wardi

'EKRANDA BİRDEN FAZLA ALAA'

Kendisini izlediğinizde, Akapella (A Cappella) tekniğini izleyici/dinleyiciye en iyi şekilde yansıtabilmek amacıyla, ekranda birden fazla Alaa bulacaksınız; önce aklınız karışacak, sonra görsel efekt diyecek sesine kulak vereceksiniz, ardından hangi sesin hangi Alaa’dan geldiğini anlamak isteyecek ve kendinizi bilmecenin içinde gibi hissedeceksiniz. Sonra dinlediklerinize istemsiz konsantre olamadığınız için bir daha dinlemek isteyeceksiniz. İşte o büyülü an, sevimli, kıvırcık saçlı, cüssesi minik, kendisi büyük adam Alaa’nın, sizi omzunuzdan tutup kendine çevirdiği ve yüreğinize sevgi üflediği an olacak. Zira Arap coğrafyası sadece Avrupa’nın değil, bizim penceremizden de öyle çok güzel görünmüyor. Alaa güzel gülümsemesi ve her biri tatlı tınıyı yansıtan sevimli tiplemeleriyle bize adeta “tanısan çok seversin” diyor. Aslında tanış olmadığı için sevmeyenler, Alaa’nın temsiliyetinde ufak bir Arap müzik kültürü seyahatine çıkabilirler. Bkz: Evolution of Arabic music (Arap Müziğinin Evrimi):

Akapella yaparak coverladığı şarkılarının bir hayli beğenildiği bu güzel insanın kendi şarkıları da yazarken kaynağın nereden geldiğini sorgulatacak derecede güzel. Leonard Cohen’e şarkılarının kaynağı sorulduğunda, bilsem hep oraya giderdim diyor. Alaa Wardi içinse kendisine sormadan da kaynağını tarif etmek mümkün; yaşarken beslendiği yukarıda sıralanan ülkeler ve bu ülkelerin tüm acıları ve mutlulukları… Acıların mutlulukla kavgalı olduğu Ortadoğu’nun Türkiye sakinleri olarak bu kaynağı bilmek bizim için zor değil. Ondan mütevellit genellikle bizim için Kur’an-ı Kerim’le sınırlı Arapça’yı, onun sesinden bir başka dinliyoruz ve yüreğimize işliyor güzel sesi. Kendi işinin her şeyi olan, gemisini tek başına yürüten Alaa Wardi, her güne bir şarkı yazacak kadar yetenekli ve üretken. Daha az kitleye hitap eden alternatif müzik kulvarında koştuğundan olacak ki, cover şarkıları ile ulaştığı kitle, kendi yazdığı şarkılara pek de yanaşmıyor. Kişisel tercihim ise onun kendi şarkılarından yana.

Akapella tekniğini sevmiyorsanız, Alaa Wardi bir kere daha düşünün diyor bize. Onunla seveceğinizin garantisini milyonlar veriyor. Suriyeli mülteciler ile çalışırken, Alaa Wardi dediğimde gözleri ışıldayan sayısız insan biliyorum. Veya Mısırlı ve Lübnanlı birilerine söylediğimde…

Bütün bunların üstüne Ürdün’de klasik müzik eğitimi alırken, bir müzik grubum olsun demiş ve Hayajan (Heyecan) isimli alternatif rock grubunu kurmuş Alaa. Özellikle altının çizilmesi gereken tek dünya anlamına gelen Ardon Wahed şarkısı ise mültecilere adanmış. Vahdet-i vücudu böyle güzel anlatan, ayrımcılığı böyle ince işleyen bir şarkı daha bilmiyorum. Kendisinden konser vermesini istediğinizde, Hayajan Band ile verebileceği gerçeği benim için özellikle “Hayajan” verici.

Son işi ve bence en iyi işi ise Lübnan’ın efsane sanatçısı Fayrouz’un en meşhur şarkılarını Haifa Kamal ile birlikte seslendirdiği Fayrouzat oldu (Fairuz Medley-bir Fayrouz şarkıları toplaması veya Fayruz tribütü diyelim). Bu iş ile riske girmişti Alaa Wardi, zira Fayrouz şarkılarının coverlanmasından hoşlanmıyordu. “Elimizi belimize koyup, Fayrouz’u biz gençlere kim tanıtacak peki Feyruz Hanıım?” diye sormak hakkımızdı; lakin Rahbani ailesi bin bir uğraşla kaydedilen, bizi artistik zaman yolculuğuna çıkaran bu muhteşem işi kabul etmek istemedi. Hal böyle olunca Alaa Wardi kendi web sitesinden klibini kaldırmak zorunda kaldı. Ve fakat onu seven çılgın fanları durur mu? Kendi sayfalarından paylaştılar bu klibi. Eğer Alaa Wardi sayfasından dinliyor olsaydık, şimdi milyonlara ulaşabilecek bu efsane çalışma şimdi sadece kısıtlı dinleyiciye ulaşabiliyor. Biz de bir fan sayfasından dinleyip zaman yolculuğuna çıkalım;

Bizi en çok ilgilendirebilecek kısma geldim; Alaa Wardi yakın zamanda Türkiye vatandaşı oldu. Aslında Arabistan kültür ve sanat hayatına olan katkısından ötürü Suudi Arabistan’ın kendisine vatandaşlık vermesi gerekirdi ama bu onur Türkiye’ye nasip oldu. Ama tabi kültür sanatla alakasından çok aşkla alakası var. Türkiye topraklarında büyümüş güzel bir kadına gönlünü kaptırınca, hepimizin eniştesi oldu Alaa Wardi. Alaa Wardi’yle tanışmamıza vesile olan, sınır tanımayan o güzel kadına teşekkürler! Tarkan Oynama Şıkıdım Şıkıdım ve Aşık Veysel coverları da sanırım bu motivasyonla yapıldı. Alaa çok kültürlü bir insan olduğu için tabi ki Türkçesi de şivesinden bile anlayamayacağımız kadar iyi. Kaç dil mi biliyor?; Beş: Farsça, Arapça, Türkçe, Hinduca ve İngilizce.

Netice olarak bu yetenekli insan Türkiye’de ve hatta Ankara’da yaşıyor. Tanışmayalım mı?