Antik Mısır'dan kalma 3 bin 500 yıllık tahta oyunu
Antik Mısır'da 'ölüm oyunu': Bazı yazıtlarda oyunun ölenlerin üstüne oynandığı anlaşıldı.
DUVAR - Tavla benzeri “Senet” oyunu sadece bir eğlence aracı olarak oynanmaya başlandı, ancak yaklaşık 2 bin yıldan fazla bir süre içinde, yeraltı dünyasını temsil eden bir tahtada oynanan, öbür dünyayla derin bağlantıları olan bir oyuna dönüştü. Araştırmacılar, California Müzesi’ndeki oyunun setinin bu dönüşümün ne zaman gerçekleştiğini ortaya çıkarabileceğine inanıyor.
Senet, muhtemelen dünyanın ilk masa oyunu değildi, ama en ünlülerinden biriydi. Yaklaşık 5 bin yıl önce Mısır toplumunun tüm sosyal tabakalarında popülerdi ve 2 bin 500 yıl sonra hala Mısırlılar tarafından sevilerek oynanıyordu.
'SENET' NASIL OYNANIR ?
Antik metinlerden kalma parçalardan Mısır bilimciler, Senet’in iki rakip oyuncu ile oynandığını düşünüyorlardı, her oyuncu 10’luk üç sıra halinde düzenlenmiş 30 kareden oluşan bir kare kağıda yerleştirilmiş beş piyona sahip olabiliyorlardı. Oyuncular, piyonlarından birini belirli bir turda hareket ettirmek için kaç kare belirlemek için modern oyun zarına eşdeğer bir zar atıyorlardı. Piyonlar, üst sıra boyunca sağa, sonra orta sıra boyunca sola ve alt sıra boyunca sağa doğru hareket ettiriliyordu. Amaç, tahtanın sağ alt köşesindeki bitiş karesine (30 numaraya) ulaşmaktı.
26-29 arasındaki kareler sembollerle süslenmiş ve özel bir önem taşıyor gibi görünüyordu.Beş piyonunu da bitiş noktasına ilk getiren oyuncu kazanıyordu.
Senet’in bir eğlence biçiminden başka bir şey olduğuna dair hiçbir kanıt yok. Ancak yaklaşık 4 bin 300 yıl önce, Mısır mezar sanatı, yaşayan arkadaşlarına ve akrabalarına karşı senet oynayan ölüleri tasvir etmeye başladı. O zamanki metinler; oyunun, ölülerin yaşayanlarla iletişim kurabileceği bir kanal olarak görülmeye başlandığını gösteriyor.
Sonraki bin yılda Mısır metinleri bu oyunu, ruhun Duat adlı Mısır aleminden öbür dünyaya doğru hareketini yansıtmak tanımlıyordu. Yaklaşık 3 bin 300 yıl önce, oyun tahtasının kendisi de değişmişti. Örneğin, erken senet tahtalarının 28’inci karesinde üç basit dikey çizginin yerine, Mısırlıların ruhu simgelemek için kullandığı üç hiyeroglif kuş kullanılmıştı. Oyun bu sembolizmi, modası bitene kadar yani 800 yıl daha korudu.
3 BİN 500 YAŞINDA OYUN TAHTASI
Rosicrucian Mısır Müzesi’ndeki bir senet oyun tahtası, bu yeniden tasarımın ilk aşamalarını gösteriyor olabilir.
Arkeofili'nin The Journal of Egyptian Archeology’de yayımlanan yeni bir makaleden aktardığı habere göre, Maastricht Üniversitesi’nden bir arkeolog olan Walter Crist, "Öbür dünyadaki yolculuğun bu yönü, görsel olarak tahtada ilk kez görülebildi” diyor.
Rosicrucian oyun tahtasının yaşı ve arkeolojik bağlamı belirsiz; eser 19’uncu yüzyılda antikalar pazarından satın alınmış olabilir. Ancak alışılmadık bir ters düzene sahip, altta genellikle “bitiş” karesinin olduğu “başlangıç” karesi var. Crist, bu tarzın 4 bin 300 ila 3 bin 700 yıl önce Mısır’ın Orta Krallık dönemine özgü olduğunu söylüyor. Bu olağandışı düzen ve 26-29’uncu kareler üzerindeki ne tamamen dünyevi ne de tamamen dini olan semboller göz önüne alındığında Crist, Rosicrucian oyun tahtasının yaklaşık 3 bin 500 yaşında olduğuna inanıyor.
Antik Mısır metinlerine göre, senet tahtaları en az 400 yıl daha önce dini esintiler almaya başlamış olabilir. California Üniversitesi’nden bir arkeolog olan Jelmer Eerkens, dünyeviden dini tahtalara yavaş geçişin, uzun yıllar süren durağanlık ve ani değişim izleri sergileyen oyunların evrimi hakkında bildiklerimize uyduğunu söylüyor. “Bu, diğer teknolojiler için beklediğimiz şeylerden farklı” diyor Eerkens. Örneğin, pişirme kabı tasarımları daha kademeli ve istikrarlı bir şekilde gelişmişti.
Eerkens’in araştırması, Rosicrucian oyun tahtasının nadir bulunan bir bulgu olduğunu ileri sürüyor, çünkü bu geç dönemdeki hızlı değişimin tarihini gösteriyor. Belki de bu tahta, senet oyun tahtası tasarımlarının ilk ölüm oyunu rolüne ihanet ettiği o ani zamanı bize gösterebilir.