LGBTİ+ mahpuslar: Mağdur olmalarını engelleyecek politikalar geliştirilmeli
LGBTİ+ mahpuslar sık sık ayrımcılığa, aşağılanmaya, şiddete ve cinsel tacize maruz kalıyorlar. Bu grubun hapishanelerde yeniden mağdur olmamalarını sağlayacak stratejilerin geliştirilmesi gerekiyor.
Zafer Kıraç* [email protected]
LGBTİ+'lara yönelik baskılar ve insan hakları ihlalleri artarak devam ediyor. Daha geçen hafta iki önemli olayı peş peşe yaşadık. Birincisi, Boğaziçi Üniversitesi'nde düzenlenen 9. Boğaziçi Onur Yürüyüşü'ne polis müdahale etti, yaklaşık 70 kişi gözaltına alındı. Medyada yer alan görüntülerde polisin, katılımcılardan bazılarını ters kelepçe ve işkence ile gözaltına aldığına tanık olduk.
Diğer vahim olay ise Eskişehir’den. Valilik kararıyla müzik festivalinin, eylemlerin yasaklandığı bugünlerde Eskişehir’de üzerinde isim ve imza yer almayan gerici ve nefret söylemleri içeren broşürler dağıtıldı. Broşürde LGBTİ+’ların katledilmesi çağrıları yapılırken bu çağrılara İslami referanslar veriliyor.
Büyük bir olay çıkmadıkça göz ardı ettiğimiz hapishanelerde LGBTİ+'lar uluslararası sözleşmelerden doğan haklarına ulaşabiliyorlar mı? Az da olsa bu alana ilgi gösteren sivil toplum örgütlerinin raporlarına baktığımızda cevabın 'hayır' olduğunu görüyoruz.
Avrupa Cezaevi Kuralları, "Özgürlüğünden yoksun bırakılan herkese, insan haklarının gerektirdiği gibi saygılı davranılmalıdır" diye başlar. Birleşmiş Milletler’in ‘Herhangi Bir Şekilde Tutuklanan veya Hapsedilen Tüm Kişilerin Korunması Hakkında İlkeler Bütünü’, ‘Mahpuslara Muamele ile İlgili Standart Asgari Kurallar’ ve ‘Mahpuslara Muamele ile İlgili Temel İlkeler’ adlı belgelerinde de benzer ifadeler vardır. Standart Asgari Kurallar’ın 60'ıncı maddesinde, “Kurumun uyguladığı rejim, mahpusların sorumluluğunu azaltmadan veya insan onuruna gösterilen saygıyı düşürmeden, hapishane yaşamı ile özgür yaşam arasındaki farkı asgariye indirmeye çalışır” denilmektedir.
Türkiye’de hapishanelere ilişkin öncelikli kanun olan Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 2. Maddesinde ise “Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazında zalimane, insanlık dışı, aşağılayıcı ve onur kırıcı davranışlarda bulunulamaz” ifadeleri yer alır.
Hem uluslararası mevzuat hem de Türkiye’nin ulusal mevzuatı hapsedilme konusunu aynı zamanda bir “insan hakları” konusu olarak ele almakta ve kapatılmanın haricinde ek bir cezalandırmaya dönüştürülemeyeceğini söyler. Özel ihtiyaçları olan mahpusların günlük yaşamlarını sürdürebilmeleri için fiziki düzenlemeler yapılması, sağlık hizmetlerine erişimlerinin sağlanması, insan haklarının korunması önemli ve özel bir çabayı gerektirir.
Kurucularından olduğum ve ilk 10 yıl yönetim kurulu başkanlığını yapmış olduğum Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSST) olarak 2009 yılında özel ihtiyacı olan mahpuslar konusunda çalışmalar yapmıştık. Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi'nin yayımladığı ‘Özel İhtiyaçlara Sahip Mahpuslar Üzerine El Kitabı’nın Türkçeye çevrilmesi ve bir atölye çalışması yapılması önemli bir adım oldu. Kitabı ve atölye çalışmasının sonuçlarını bu alanda çalışan sivil toplum örgütlerinin ve kamu çalışanlarının yararlanmasına sunmuştuk. Daha sonraki yıllarda Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği, Türkiye verileriyle kapsamlı bir çalışma yaparak ’Türkiye’de LGBTİ Mahpus Olmak’ isimli kitabı yayınladı ve önemli bir eksikliği tamamladı. Türkiye hapishanelerinde LGBTİ mahpusların yaşadıkları sorunlar ve çözüm önerilerinin yer aldığı bu yayının tamamına buradan ulaşabilirsiniz
Hapishaneler bazı insanları diğerlerinden daha fazla etkiler. Bu insanlara özel ihtiyacı olan mahpuslar olarak bakmak gerekiyor; çocuklar, kadınlar, ruh sağlığı bakımı ihtiyaçları olan mahpuslar; engelli, etnik ve ırksal azınlık olanlar; yabancı uyruklu mahpuslar, LGBTİ+, yaşlı, ağır hastalığı bulunan mahpuslar ve müebbet cezası almış olan mahpuslar...
BM Özel İhtiyaçlara Sahip Mahpuslar Üzerine El Kitabı, bu mahpusların durumlarının daha iyi anlaşılmasını sağlamayı, yeni düşünceleri cesaretlendirmeyi ve uygun kaynak ve olasılıklar çerçevesinde bu mahpusların bakım ve gözlem ihtiyaçlarını karşılayacak uygun stratejilerin geliştirilmesini hedefliyor.
Bu grupta yer alan LGBTİ+ mahpuslar da sık sık ayrımcılığa, aşağılanmaya, şiddete ve cinsel tacize maruz kalabiliyorlar. Bu grubun ihtiyaçlarını karşılayacak politikaların oluşturulması, hapishanelerde yeniden mağdur olmamalarını sağlayacak stratejilerin geliştirilmesi gerekiyor.
LGBTİ+ mahpusların güvenliğini ve korumasını sağlayacak, cezaevlerindeki özel ihtiyaçlarına cevap verebilecek uygun sayıda iyi eğitimli personelin bulunması büyük önem taşıyor. Personelin eğitimi, eşitlik ve ayrımcılıkla ilgili uluslararası insan hakları standartları ve ilkeleri konusunda, cinsel yönelim ve cinsel kimlikle ilgili olanlar da dahil olmak üzere, farkındalığı arttırmayı içermeli. LGBTİ+ mahpuslara, cezaevine girdikleri andan itibaren hukuki danışmanlık ve yardıma ulaşmaları konusunda yardımcı olunması gerekiyor. Eğer varsa, ceza infaz sistemindeki LGBTİ+ bireylere yardımcı olma konusunda uzmanlaşmış örgütlerin adları ve iletişim bilgileri mahpuslar için erişilebilir olmalıdır.
Tüm mahpuslar gibi, LGBTİ+ mahpuslar da cezaevine girerken eksiksiz sağlık muayenesinden geçmelidirler ve toplumla, öbür mahpuslarla eşit sağlık hizmeti almalıdırlar. Örneğin, mahpuslar cezaevine girdikleri sırada hormon tedavisi görüyor olabilirler, bu durumda bu tedaviye erişimlerinin sürmesi gerekir. Hapishane idaresi, LGBTİ+ mahpusların ayrımcılığa tabi tutulmaksızın tüm cezaevi etkinliklerine katılımlarını ve bu etkinlikler esnasında şiddet ve tacize karşı korunmalarını sağlamalıdır. Bu mahpus grubunun hakları ve ihtiyaçları konusunda çalışan sivil toplum örgütleri ve başka örgütlerin cezaevlerini ziyaret etmeleri ve bu gruptaki mahpusların ihtiyaçlarına yönelik özel programlar uygulamaları teşvik edilmelidir.
El kitabının öneriler bölümü oldukça kapsamlı maddeler içeriyor. Bir bölümünü paylaşıyorum, tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
🔸İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi, Kişisel ve Siyasal Haklar Uluslararası Sözleşmesi, İşkenceye ve Diğer Zalimane, İnsanlık dışı veya Onur Kırıcı Muamele veya Cezaya Karşı Sözleşme’nin gerekleri ışığında, LGBT bireylerin, gözetim altına alma dışındaki önlemler ve yaptırımlar söz konusu olduğunda cinsel yönelimleri ve cinsel kimlikleri temelinde ayrımcılığa uğramamalarının sağlanması.
🔸LGBT mahpusların mümkün olan azami ölçüde korunmalarını sağlayacak, cinsel yönelim ve cinsel kimlik temelli ayrımcılığı yasaklayacak, bu ilkelere uymayan personel hakkında disiplin önlemleri alınmasını sağlayacak, cinsel yönelim ve cinsel kimliklerine göre mahpusların mahremiyet hakkını tanıyacak ve onların topluma yeniden entegre olmalarını etkili bir biçimde kolaylaştıracak politikaların ve stratejilerin geliştirilmesi.
🔸Uygun politikaların ve stratejilerin geliştirilmesinde LGBT gruplarının ve örgütlerinin temsilcilerine danışılması.
🔸Bu stratejilerin ve uygulamaların sonuçlarını değerlendirmek için ölçülebilir standartların geliştirilmesi.
🔸Personele verilen eğitimin, cinsel yönelim ve kimlikle ilgili olanlar da dahil olmak üzere, eşitliğe yönelik, ayrımcılık karşıtı uluslararası insan hakları standartları hakkında farkındalık arttırmayı da kapsaması. LGBT mahpuslara karşı ayrımcılığın yasaklanmasının, LGBT mahpusların özel ihtiyaçları ve korunmalarının personel eğitim müfredatına alınması.
🔸Yerleştirme sırasında mahpusların isteklerinin ve kaygılarının dikkate alınması.
🔸LGBT mahpusların güvenliklerine tehdit oluşturabilecek mahpuslarla aynı koğuşlara ya da hücrelere konmaması.
🔸Denetim ve cinsel saldırı vakalarında izlenecek prosedürlerle ilgili eğitimin personel eğitim müfredatına alınması, personelin LGBT mahpuslar da dahil olmak üzere tüm mahpuslara yönelik taciz ve şiddeti etkili bir biçimde tespit etmelerine ve önlemelerine olanak sağlanması.
🔸Etkili, erişilebilir ve gizliliği sağlanmış bir şikayet mekanizmasının oluşturulması. LGBT mahpuslara karşı şikayet sürecinde ayrımcılık uygulanmamasının, cinsel taciz, saldırı ya da bunlarla ilgili korkuya ilişkin şikayetlerini takiben eksiksiz korunma altında olmalarının ve taciz ya da şiddet faili olan saldırganların adalet önüne çıkarılmasının sağlanması.
🔸Disiplin cezalarının uygulanmasında, özel olarak da idari tecrit uygulamasında, LGBT mahpuslara ayrımcılık uygulanmaması.
🔸Kıyafetler çıkarılarak yapılan üst aramalarının LGBT mahpuslara keyfi ve gereksiz olarak uygulanmaması. Tüm mahpuslarda olduğu gibi, mahrem vücut aramaları için geçerli sebep olmasına dikkat edilmesi.
🔸LGBT mahpusların ihtiyaç duymaları halinde koruyucu tecrite erişimlerine izin vermek için etkili politikaların oluşturulması.
🔸 Genel olarak cinsel şiddetin, özel olarak da LGBT bireylere yönelik cinsel yönelim temelli ayrımcılığın, cinsel tacizin ve şiddetin bağımsız biçimde izlenmesi için mekanizmalar oluşturulması. LGBT mahpuslara farklı muamele gösterilmesini, tüm LGBT mahpuslar da dahil olmak üzere tüm mahpusların cinsel taciz ve tecavüze uğramasını engellemek amacıyla cezaevi otoriteleri verilere dayanarak eyleme geçmelidir.
* İnsan Hakları Çalışanı