Maarif Vakfı yurtdışındaki personele 25-58 bin TL arası maaş ödüyor

ANKARA - 15 Temmuz Darbe Girişimi’nden 1 ay önce kurulan, yurt dışındaki yaklaşık 220 “FETÖ okulu”nu devralıp işleten Türkiye Maarif Vakfı’nın beş yıllık faaliyetleri açıklandı. Kurulduğu yıl 5 ülkede eğitim faaliyeti yürüten vakıf 2021 yılında bu sayıyı 44’e çıkardı. Öte yandan vakıf Eylül 2021 itibariyle Türkiye’den giden 438 personele en düşük 25 bin, en yüksek 58 bin TL maaş ödüyor. 

2016’DA 5 ÜLKEDE FAALİYET YÜRÜTEN VAKIF, 2021’DE BU SAYIYI 44’E ÇIKARDI 

CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, vakfın kuruluşundan bu yana yurtdışında eğitim alanında attığı adımlara ilişkin Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi. Önergeye yanıt bütçeden her yıl 1 milyar liranın üzerinde para aktarılan vakfın başkanı Birol Akgün’den geldi. 

Akgün’ün yanıtına göre kurulduğu 2016 yılında 5 ülkede eğitim faaliyeti yürüten vakıf bu sayıyı 2017’de 22’ye, 2018’de 33’e, 2020’de 42’ye, 2021 yılında ise 44’e çıkardı.  

Faaliyet yürüttüğü ülkelerde okul müdürlüğü bazında eğitim kurumu sayısı 2016 yılında 18 olan vakıf bu sayıyı 2021’de 361’e yükseltti. 2020’de 12 olan eğitim merkezi sayısını 2021’de 13’e çıkaran vakfın bünyesinde, yurt dışında olan 1 üniversite ve 43 de yurt bulunuyor. 

2021 İTİBARİYLE TÜRKİYE’DEN GİDEN 438 PERSONEL YURTDIŞINDAKİ OKULLARDA  

CHP’li Bakan, Türkiye’den yurt dışındaki Maarif Vakfı okul ve yurtlarında görevlendirilmek üzere gönderilen kişi sayısını da sordu. Yanıta göre, 2021 yılı itibariyle 438 personel vakfın okullarına gönderildi.

En çok personelin gönderildiği ülkeler sırasıyla 63 çalışanla Pakistan, 54 ile Afganistan, 19 ile Mali ve Irak oldu. Geçtiğimiz yıllarda personel gönderilen fakat 2021 yılında gönderilmeyen ülkeler ise, Güney Sudan, Kazakistan, Kuveyt, Malezya, Nijerya, Sao Tome olarak belirtildi. 

Türkiye Maarif Vakfı‘nın Başkanı Akgün’ün yanıtında, yurt dışındaki personelin yaş ortalamasının 37 olduğu, bu personelin yüzde 25’inin kadın yüzde 75’i ise erkeklerden oluştuğu ifade edilirken, “Yönetici kadrosunda ve branş öğretmeni kadrosunda çalışan personele yabancı dil bilgisi şartı aranmakta olup, Türkçe öğretmenleri için ise Yabancılara Türkçe Öğretimi Sertifikası zorunlu” denildi.

EN DÜŞÜK MAAŞ 25 BİN, EN YÜKSEK İSE 58 BİN TL

Türkiye’den yurt dışına gönderilen personelin maaşlarının tutarı da vakıf başkanının yanıtında yer aldı. Ortak Kültür Komisyonu (BAOKK) tarafından belirlenen ücret aralığı ve faaliyette bulunulan ülkelerin içinde bulundukları ekonomik şartlar göz önüne alınarak maaşların belirlendiğini belirten vakıf başkanı Akgün, yurt dışı personele ödenen aylık ücret alt sınırının 2 bin 887 dolar (25 bin 500 TL), yurt dışı personele ödenen aylık ücret üst sınırının ise 6 bin 637 dolar (58 bin 800 TL) olduğunu söyledi. 

Türkiye Maarif Vakfı’nın faaliyet yürüttüğü ülkelerdeki yerel kaynaklardan istihdam ettiği toplam personel sayısının ise 6 bin 744 olduğu yine Akgün’ün paylaştığı bilgiler arasında yer aldı. 

KURULUŞUNDAN BU YANA 166 KURUM VE KURULUŞLA PROTOKOL İMZALANMIŞ FAKAT İSİMLERİ YOK

CHP’li Bakan, beş yıldır yurt dışında faaliyet yürüten vakfın hangi kurum ve kuruluşlarla protokol imzaladığını sordu, kurumların listesini talep etti. Türkiye Maarif Vakfı’nın, kuruluşundan itibaren 85 üniversite, 22 kamu kurum ve kuruluşu, 45 sivil toplum kuruluşu, 14 özel eğitim kurumu ve teşebbüsleri olmak üzere toplamda 166 kurum ve kuruluş ile protokol metni imzalayarak iş birliği çerçevesinde ortak faaliyetler yürüttüğü belirtilen yanıtta bu kurum ve kuruluşların isimlerine yer verilmeyerek şöyle denildi: 
“Türkiye Maarif Vakfı tarafından yürütülen faaliyetlere ilişkin tüm bilgiler ve belgeler, mevzuata uygun olarak, Vakıf faaliyetlerinin taşıdığı hassasiyetler ve yasal zorunluluklar gözetilerek ilgili kamu otoriteleriyle ve kamuoyuyla düzenli olarak şeffaflık içerisinde paylaşılmaktadır.”

‘DİL YETERLİLİĞİ OLMAYAN KİŞİLER ASTRONOMİK PARALARA İSTİHDAM EDİLİYOR’

Türkiye Maarif Vakfı Başkanı Akgün’ün verdiği yanıtı değerlendiren CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, “Türkiye’de eğitim sistemi tamamen iflas etmiştir. Bu cümleyi kurarken artık hiç tereddüt etmiyoruz. Hatta bu cümlenin, içinde bulunduğumuz durumun vahametini tam olarak yansıtmadığını da düşünüyoruz” dedi. 

Devlet yurduna yerleşemeyen, özel yurtlara ekonomik olarak gücü yetmeyen, tarikat ve cemaat yurtlarına karşı duran üniversite öğrencilerinin parklarda yatmaya başladığını söyleyen Bakan, “Bu gençlerin hayalleri var, hedefleri var, kendilerini görmek istedikleri yerler var. Ama en temel ihtiyaçları bile karşılanamadığı için hayallerinin, hedeflerinin peşinden koşamıyorlar” dedi ve şunları kaydetti:
“Her ağzı açıldığına 2023 hedeflerinden, 2053 ve 2071 vizyonlarından bahsedenler; genç nüfusun yaşadığı çıkmazı ve ülkemizin yarınını bekleyen büyük tehdidi görmezden geliyor. Sonra bir bakıyorsunuz bugün Türkiye Cumhuriyeti’ni yönetenler; tüm bu ahval ve şerait içerisinde dahi bütçesini, daha önce FETÖ’nün yaptığına benzer bir organizasyonla yurt dışına akıtıyor. Türkiye’den hangi kriterlere göre olduğunu bilmediğimiz bir şekilde görevlendirilen ve yabancı dil yeterliliği olmadığını bizzat bildiğimiz kişiler, astronomik ödemelerle Maarif Vakfı bünyesinde istihdam ediliyor. Maarif Vakfı faaliyetleri için Türkiye’den yurt dışına giden personele, en düşük 2 bin 887 dolar yani bugünkü kurla (8.81) 25 bin 435 TL;  en yüksek 6 bin 637 dolar yani bugünkü kurla 58 bin 472 TL maaş ödeniyor. Bugün Türkiye’de asgari ücret 2 bin 825 TL, yani 320 dolar. Bu ücretlerin 2019 yılındaki alt sınırı bin 293 dolar, üst sınırı 4 bin 500 dolardı. O dönem dolar kuru 5.60-5.85 bandındaydı.”

‘DİNİ CEMAAT MENSUPLARININ DA BU OKULLARA GÖNDERİLDİĞİNİ DUYUYORUZ’

Türkiye Maarif Vakfı’nın, yurt dışında kimlerle hangi faaliyetleri yürüttüğünü, bu kişilerin kim olduğunu, uzmanlıklarının ve görevlerinin ne olduğunu soran CHP’li Bakan, “Bazı dini cemaatlerin Maarif Vakfı’ndaki egemenliğini, mensuplarının yurtdışındaki bu okullara/yurtlara gönderildiğini de duyuyoruz” ifadelerini kullandı. 

‘ÜLKENİN KAYNAKLARI HEBA EDİLİYOR’

Vakfın protokol imzaladığı 166 kurum ve kuruluşun ismini açıklamamasına da tepki gösteren Bakan, “Her yanıt metninde, ‘yürütülen faaliyetlerin mevzuata uygun olduğunu, taşıdıkları hassasiyet ve yasal zorunlulukları gözeterek faaliyetlerin kamuoyuyla düzenli olarak şeffaflık içinde paylaşıldığı’ vurgusu yapılıyor. Ancak ne taşıdıkları bir hassasiyet ne de kamuoyuyla düzenli ve şeffaf bir paylaşımları var. Gizlediklerinin er ya da geç ortaya çıkacağını bilmeliler” dedi. Bakan şöyle devam etti:
“Bu ülkenin kaynakları heba ediliyor. Belli 5 şirkete heba ediliyor, belli tarikatlara, derneklere ve vakıflara heba ediliyor, kamu kaynaklarıyla ellerinde tutmaya çalıştıkları bazı oluşumlara heba ediliyor. Bu vakfa milyar liralık bütçe ayrılıyor! Ve bu vakıf, kamuoyu açısından da biz denetleme yetkisi de olan milletvekilleri açısından da koskocaman bir bilinmezliği ifade ediyor. Yurtdışında yürütülen hiçbir faaliyet, bu ülkenin çocuklarının eğitiminden, gençlerinin hayallerinden ve yarınımızdan daha önemli olamaz.”