Mağara sanatının eşsiz örneklerinden Karaindibi nasıl kurtuldu?
Antalya’da duvarlarındaki geyik resimleri ve Helence yazıtıyla bilinen Karaindibi Mağarası’nın etrafını 18 yılda çepeçevre saran taş ocağını genişletme girişimi, öncekilerin aksine sonuçsuz kaldı.
ANTALYA - Antalya’nın Konyaaltı ilçesine bağlı Hacısekiler Mahallesi’ndeki Karaindibi Mağarası, 20 yıla yakındır taş ocağı tehdidinde.
Bugüne kadar defalarca genişletme başvurusu yapıldı. Sonunda ocağı işleten Nuryol İnşaat’ın tesis faaliyetleri için ihtiyaç duyduğu alan, mağaranın sınırlarına geldi, dayandı.
Şirketin tesisi son genişletme girişimi, girişinde geyik ve dağ keçisi resimleri ve eski Yunanca bir yazıt bulunan mağarayı da kapsayınca bölge halkı itiraz etti. Ardından resmi kurumlar, Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) onayına aykırı görüş verip, olumsuz raporlar sununca, bu son girişim başarısız oldu.
Ocağın genişlemesi için yapılan başvuru, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın başlattığı Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) sürecinde Antalya Orman Bölge Müdürlüğü’nün olumsuz görüşüyle iptal edildi.
AŞI BOYASIYLA HELENCE YAZIT
İniş yolu açılmadığı için ulaşılması çok zahmetli ve tehlikeli olan Karaindibi Mağarası, halk arasındaki adıyla İsli Mağara, mevcut haliyle ancak kaybolma riskini göze alıp yola düşen gezginleri ağırlayabiliyor. Sık bir bitki ve orman örtüsü içinde ve sarp kayalıklar arasında bulunan bu mağarada girişin sağında, hayvan figürleri, portre çizimleri ve aşı boyasıyla yazılmış eski Helence bir yazıt duruyor. Mağara sanatının önemli örneklerinden biri olan Karaindibi, bu haliyle çok az kişinin bildiği bir yer.