Marka tescil sürecinde dikkat edilmesi gereken 5 nokta

Bir girişimcinin fikrini hayata geçirmek ya da markasını korumak için attığı ilk adımlardan birisi olan marka tescil süreci aşamasında nelere dikkat etmek gerekiyor?

Fotoğraf: Pixabay
Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Markanın korunması, rekabet avantajının sağlanması ve tüketici güveninin oluşturulması açısından marka tescil süreçleri büyük önem taşıyor.

Sınai haklar alanında danışmanlık ve vekillik hizmeti sunan şirketlerden Destek Patent’in CEO’su Faruk Yamankaradeniz, girişimcilerin marka tescil süreçlerinde göz ardı edilmemesi gereken 5 önemli noktayı paylaştı:

1 - Marka araştırması yapmak

Marka isimlerinin ayırt edilemeyecek derecede benzerlerinin ya da aynılarının hali hazırda tescil edilmiş olması, girişimcilerin markalarının tescil edilmesinde zorlaştıran nedenlerin başında geliyor. Bu sebeple girişimcilerin önce marka ismi konusunda benzerlik araştırması yapması ve tescil sürecine başlarken herhangi bir zorlukla karşı karşıya kalmayacak şekilde olabildiğince iştigal edeceği sektörüne göre de özgün olacak marka isimlerini belirleyerek, marka başvurusunda bulunmaları ilk adımını oluşturuyor.

2 - Tescilin faaliyet gösterilecek tüm ülkelerde yapılması

Marka tescili ülkesellik esasına bağlı olduğundan yalnızca tescil edildikleri ülkelerde korunmaktadır. Pazar hedefi yurt dışında olan girişimler için marka koruması yalnızca Türkiye’de değil, yurt dışında da hedeflenen ülkede marka tescil başvurusunda bulunarak süreçlerini tamamlamaları ayrıca bir avantaj sağlayabilir. Uluslararası marka tescili küresel pazarda rekabet avantajı elde etmek için kritik bir adımdır. 

3 - Marka vekillerine danışmak

Marka tescil süreçleri uluslararası düzeyde çeşitlilik gösterir. Her ülkenin marka ve patent ofisleri, başvuru süreçleri, yasal gereklilikleri, prosedürleri ve mevzuatları farklıdır. Marka tescili için her ülkede yasalara uygun hareket etmek ve başvuru sürecini etkin bir şekilde yönetmek önemlidir.

Marka vekilleri, firmaların uluslararası pazarda marka haklarını korumak için gereken bilgi, deneyim ve uzmanlığı sunarlar. Güncellenen yasal düzenlemeler ve marka tescili süreçlerindeki değişiklikleri yakından takip ettiklerinden, marka vekilleri ile çalışmak büyük önem taşır. 

4 - Marka korumasını sürdürülebilir kılmak

Girişimcilerin hem Türkiye’de hem de yurt dışındaki ülkelerde markalarını tescil ettirmeleri ciddi mali kayıpların, hukuki sorunların ve marka itibarındaki zedelenmenin önüne geçebilmesi mümkündür. Fakat riskleri engellemek için tek başına marka tescili yeterli olmuyor.

Tescilli markanın korumasını sağlamak amacıyla global marka izleme yapılarak, üçüncü kişiler tarafından hangi ülkelerde nasıl varyasyonları ile başvurulmuş olduğunun takip edilmesi ve buna uygun olarak danışmanlık verilmesi ile korumanın güçlendirilmesi gerekiyor. 

5 - Sahte ürün tehlikesine karşı gümrük korumasının yaptırılması

Gümrük koruma yapılmadığında, aynı veya benzer marka ismi bulunan ürünlerin kopyalanması ve sahtelerinin piyasaya sürülmesi riski artar ve bu ürünlerin ülkelere giriş/çıkışı engellenememektedir. Bu sahte ürünler genellikle kalite sorunlarına yol açarak müşteri memnuniyetsizliği ile sonuçlanabilir.