Memleketten antik kent manzaraları: ‘Hadrian görse şaşırırdı’
Antik kentler, boya tüpüyle gezenden, altın arayana her türden vandallığa meydan okuyor. Tarihi yapılarda spreyli, tabelalı görüntü kirliliğine şahit olan turist, “Bunu Hadrian görse şaşırırdı" diyor.
ANTALYA - Antalya’da ‘turizmin arka bahçesi’ gibi görülen antik kentler bir yandan defineci yağmasına sahne olurken, diğer yandan da sprey boyalı, matkaplı vandalların gazabına uğruyor. Medeniyetler görmüş, çağlara meydan okumuş duvarlar, bugünün hoyratlığı karşısında ayakta kalmakta zorlanıyor.
BOYA TÜPÜYLE DOLAŞANLAR
Elinde boya tüpüyle dolaşıp duvarlara isim yazanlar, lahitlerin içinde altın arayanlar bir yana, kazı ekipleri antik kent ziyaretçilerinden gelen tuhaf istekler nedeniyle zor anlar yaşıyor. İçinden akarsu geçen Finike’deki Limyra Antik Kenti bu tür taleplerde başı çekiyor.
KANOYA BİNMEK İSTEYENLER
Sütunlu caddenin tam ortasından geçen derede yüzmek isteyenlere bir türlü engel olunamazken, kano yapmaya çalışanlardan, botla turist gezdirmek isteyenlere, masa kuranlardan iki derenin oluşturduğu çatalda konser vermek isteyenlere birbirinden ilginç girişimlere tanık olunuyor.
KİLİSE TEKRAR ONARIMA ALINDI
Limyra’da Martin Seyer başkanlığındaki kazı ekibi bu tuhaf isteklerden bıkmış durumda. Her sezon farklı bir antik yapının duvarına yazılar yazılıyor. Kazı ekibi işi gücü bırakıp, kente gelen turist kafilelerini kontrol ediyor. Akarsuyun içindeki yapılardan biri olan kilise geçen yıllarda restore edilmiş olmasına rağmen, ziyaretçilerin verdiği hasar nedeniyle bu yıl da onarıma alındı. Etrafı şeritlerle çevrilmiş olmasına rağmen, yine de insanların tehdidine açık.