YAZARLAR

Memur emeklilerinin sendika hakkı mücadelesi

Anayasada, memur emeklilerinin de toplu sözleşmeden yararlanma hakkı var. Ancak emekli memur sendikaları yasal bir statüye kavuşmuş değil. Kamu-Sen’e bağlı Türk Emekli-Sen ile Memur-Sen’e bağlı Emekli Memur-Sen fiili olarak mevcut. KESK’de de böyle bir sendika kurulması yönünde görüşler var. Avrupa Emekliler ve Yaşlılar Federasyonu FERPA da, Türkiye’deki emeklilerin sendikal mücadelesini destekliyor.

Kamu çalışanları ile ilgili toplu sözleşme süreci 1 Ağustos'ta başlıyor. Üç büyük memur konfederasyonu, bu yönde taleplerini ortaya koydular. Kamu görevlileri sendikaları, memur emeklileriyle ilgili de taleplerini açıkladılar.

2010 referandumu sonucu Anayasa’nın 53. Maddesi'ne eklenen bir fıkra ile kamu görevlileri ile ilgili “toplu sözleşme hükümlerinin emeklilere de yansıtılması” şeklinde bir hüküm yer aldı.

4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nun 28. Maddesi'nde de “emekli aylığı alanların hesabında toplu sözleşme hükümlerine göre belirlenen aylık ve taban aylık katsayıları esas alınır. Bu aylıklar toplu sözleşme hükümlerine göre belirlenen aylık ve taban aylık katsayılarındaki artış dikkate alınarak artırılır” şeklindeki bir hükme yer verildi.

Keza Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın 4688 sayılı yasanın yürürlüğe girmesinden sonra yayınlanan 2012 tarihli tanıtım broşüründe, “Emekli kamu görevlileri, toplu sözleşme de belirlenen aylık ve taban aylık katsayılarının emekli maaşlarına yansıtılması suretiyle toplu sözleşmeden faydalanabilecek” ibaresi yer almıştı.

Tüm bu gelişmelere rağmen emekli memurların sendikalaşması yasal bir statüye kavuşmuş değil. İlk kurulan emekli memur sendikası, 1999 yılında Türkiye Kamu-Sen’e bağlı Türk Emekli-Sen’dir.

Daha sonra da Memur-Sen’e bağlı Emekli Memur-Sen kurulmuştur. KESK’te de bu yönde bir sendikanın kurulması yönünde çeşitli görüşler vardır. KESK’in üçüncü dönem Eğitim-Sen Genel Başkanı olan Alaadin Dinçer, Avrupa’daki örnekleri dikkate alarak kendi bünyelerinde de bir emekli sendikasının kurulması yönünde tartışma yürüttüklerini söyledi.

EMEKLİLER YASAL SENDİKA HAKKI İSTİYOR

Kamu-Sen’e bağlı Türk Emekli-Sen, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’ndeki “herkesin sendika kurma ve üye olma hakkına” ve AB yasalarına atıf yaparak memur emeklilerinin sendika hakkının da yasal statüye kavuşturulmasını talep ediyor.

Türk Emekli-Sen’in açıklamasında, “Anayasa’nın 51, 53 ve 54’ncü maddelerine ve 4688 sayılı Kamu Gör evlileri Sendikaları Kanunu’nun da 2, 3, 5 maddelerine ve ayrıca işçilerle ilgili 6356 sayılı kanuna da emeklilerin eklenmesi gerekiyor. Anayasa’nın 53. maddesine eklenen ‘toplu sözleşme hükümlerinin emeklilere de yansıtılması’ fıkrası yeterli değildir. Tüm emeklilere sendika hakkı yasal anlamda tanınmalıdır” deniyor.

Memur-Sen bünyesinde örgütlü Emekli Memur-Sen’in açıklamasında da, “Emeklilerin örgütlenme özgürlüğünün engellenmesi, hak mücadelesi açısından büyük bir eksikliktir. Emeklilerin sendikalara üye olma hakkı yasal statüye kavuşturulmalı, emeklilikte de sendika üyeliği devam etmeli, haklarımız da bizimle emekli olmamalı” şeklinde görüş belirtiliyor.

Anayasa, işçi ve işverenlerin sendika kurma hakkına olanak tanımakla birlikte Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde herkesin sendika kurma hakkından söz edilmektedir.

Türkiye, her iki sözleşmeyi de onaylamıştır. İç hukukumuzda uluslararası sözleşmelere uygun değişiklik yapılmamış olması, sendika hakkının kullanılmasına engel değildir. Anayasanın 90. Maddesinde, uluslararası sözleşmeler ile iç hukukun çelişmesi durumunda uluslararası sözleşmelerin esas alınacağına dair bir hüküm vardır. O nedenle emeklilerin sendika hakkının da yasal statüye kavuşturulması uygun olacaktır.

MEMUR SENDİKALARININ TALEPLERİ

Memur sendikaları, toplu sözleşme süreciyle ilgili taleplerini açıklarken emeklilerin de durumuna değindiler. Memur-Sen’in bu yöndeki talebi, “8 bin 77 TL seyyanen zammın emekli kamu görevlilerine de yansıtılmasını istiyoruz. Ayrıca emekli kamu görevlilerinin en son görev yaptıkları kurumların dâhil olduğu hizmet kolundaki sendikalara üye olabilmesini talep ediyoruz” şeklindeydi.

Türkiye Kamu – Sen’in görüşleri de şöyleydi:

“Son olarak getirilen 8 bin TL tutarındaki ilave ek ödemenin taban aylığa yapılmaması sonucunda emekli memurlar bu ödemeden faydalanamamış, memur maaşı ile memur emeklisinin maaşı arasındaki bağ tamamen kopmuş, emekli maaşları asgari ücretin dahi altında kalmıştır. 

Hal böyle olunca 22 bin TL’ye yükseldiği ifade edilen en düşük dereceli memur maaşına rağmen bu memurun emekli olduğunda alacağı maaş 9 bin 900 TL düzeyine kadar gerilemiştir.”

KESK de, kamu emekçilerine yapılan 8 bin 77 TL’lik seyyanen zammın emeklilere de yansıtılması ve emekli maaşlarının yoksulluk sınırı temel alınarak artırılmasını talep etti. Türkiye’de halen en düşük emekli aylığı 7 bin 500 TL’dir.

Öte yandan emekli memur sendikalarının sokak dahil daha aktif bir mücadele vermeleri gerekiyor.

İTALYAN EMEKLİSİNİN MÜCADELESİ

İtalya’da emeklilerin güçlü bir örgütlenmeye sahip bulunması, hem aylıklarının yüksek olmasında, hem de hak kayıplarına karşı mücadelede daha etkin bir konumda olmalarını sağlıyor.

İtalyan hükümeti, “kemer sıkma” önlemleri kapsamında emekli aylıklarından kesinti yapılmasını ve 1.500 Euro’nun üzerinde emekli aylığı alanların maaşlarında enflasyon oranında artış yapılmasını önleyen bir yasayı yürürlüğe koymuştu.

İşçi konfederasyonları ve emekliler sendikalarının mücadelesi sonucunda Anayasa Mahkemesi, 30 Nisan 2015 tarihinde aldığı bir kararla bu yasal uygulamayı durdurdu. Hükümet de, emeklilerden yapılan kesintileri geri ödedi.

İtalya’nın en büyük işçi konfederasyonu CGIL’e (Genel Emek Konfederasyonu) bağlı SPI emekli sendikası, oldukça güçlü bir sendika. Emekli olanlar, hemen bu sendikanın üyesi oluyor. 2020 yılından itibaren İtalya’daki emekli sayısı, çalışan sayısını geçti. Emekliler, kitlesel olarak da önemli bir gücü oluşturuyor.

İtalya’da bir işçi emeklisinin ortalama aylığı 1100 Euro (33 bin TL), kamudan emekli olan memurların aylığı ise daha fazla oluyor. Asgari ücret ise, 875 Euro (26 bin 250 TL). Yani emekli aylığı, asgari ücretten yüzde 26 oranında daha fazla.

Yine emekli sendikalarının güçlü olduğu Belçika’da da 45 yıllık bir devlet memurunun emekli aylığı 3 bin 100 Euro (93 bin TL). Normal bir işçinin emekli aylığı ise 1800 Euro (54 bin TL).

Belçika’da da emekli olan bir çalışanın daha önce üyesi olduğu sendikaya üyeliğini devam edebiliyor. Bu sendika, işçinin haklarını hem çalışırken hem de emekli olduğunda toplu sözleşme yoluyla koruyabiliyor.

Avrupa’nın en güçlü sanayi ülkesi Almanya’da ise, ortalama emekli aylığı 980 Euro (29.400 TL), en düşük emekli aylığı da 514 Euro (15.420 TL). Almanya’da emeklilerin örgütlülüğü çok güçlü değil.

FERPA’DAN TÜRKİYE’YE DESTEK

Avrupa’da emekliler kendi ülkelerindeki sendikalar bünyesinde örgütlenirken kıta çapında da emekli sendika ve örgütlerinin bir federasyon çatısı altında örgütlendiği görülmektedir. Bu örgütün ismi, Avrupa Emekliler ve Yaşlılar Federasyonu (FERPA)’dır.

Avrupa Emekliler ve Yaşlılar Federasyonu FERPA, DİSK’e bağlı Emekli-Sen’e gönderdiği mesajda emeklilerin sendikalaşma hakkını ve mücadelesini desteklediğini bildirdi.

FERPA’nın Eylül 2022 tarihinde yayınladığı “Emekliler ve Yaşlıların Onurlu Yaşama Hakkı” isimli bildirgesinde, AB’ye üye devletlerin sosyal yardımları azaltmasına dönük önlemleri ciddi biçimde eleştirildi.

FERPA’nın bildirgesinde Avrupa Sendikalar Konfederasyonu (ETUC) ile birlikte emeklilerin yoksullaşmasına ve düşük aylık almasına karşı mücadeleyi ortaklaştıracakları belirtildi. Bu çerçevede, özellikle emeklilerin gelir, sağlık, barınma, enerji ve temel hizmetlerden yararlanma konusuna ağırlık verileceği kaydedildi.

Bildiride şu talepler dile getirildi:

- Emeklilik yaşının artırılmaması, dondurulması,
- Emekli aylıklarının otomatik olarak enflasyona endeksli artması,
- Yoksulluk sınırının üstünde bir emekli maaşının verilmesi,
- Kadın ve erkekler arasındaki emeklilik eşitsizliklerinin ortadan kaldırılması,
- Boşanma ya da ölüm sonrası emekli aylığının bir kısmının eşlere verilmesinin yasal güvence altına alınması,
- Emekli ve yaşlılara kaliteli sağlık hizmeti verilmesi,
- Yaşlılara bakım hizmetinin uygun fiyat ve kalitede olması,
- Emekli ve yaşlılarla ilgili her türlü tıbbi tarama, aşı, test ve ilaçların ücretsiz olarak verilmesi,
- Emeklilerin ve yaşlıların bakım hizmetlerinin yanı sıra sosyal ve kültürel ihtiyaçlarının da kaliteli bir biçimde karşılanması,
- Kaliteli bir barınma hakkı için devlet desteğinin sağlanması ve buna uygun bir konut politikasının uygulanması,
- Enerji ile ilgili faturalarda emeklilere özel indirim yapılması,
- Su, ulaşım, dijital iletişim gibi konularda devlet desteğinin sağlanması,
- Sendikal örgütlerin emeklilerin taleplerini savunmada daha etkin bir konuma getirilmesi.


Atilla Özsever Kimdir?

1967 yılında Kara Harp Okulu’nu bitirdi. 12 Mart (1971) döneminde piyade üsteğmeni iken siyasi görüşleri nedeniyle ordudan çıkarıldı. 2.5 yıl cezaevinde kaldı. Daha sonra iktisat öğrenimi gördü, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde yüksek lisans yaptı, doktorasını İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde tamamladı. 1974 – 2002 yılları arasında gazetecilik yaptı. 2003- 2011 yılları arasında da Maltepe Üniversitesi’nde kadrolu öğretim üyeliği görevinde bulundu. 2011 yılından itibaren de çeşitli üniversitelerde çalışma ekonomisi ve medya alanında dışarıdan dersler veriyor. “Tekelci Medyada Örgütsüz Gazeteci” ve “Mesele Teslim Olmamakta” isimli iki kitabı ile çeşitli kitap ve dergilerde yer alan makaleleri bulunuyor.