Merve Dizdar: Konuşmamdaki her şey çok net, beni anlamamış olmalarına üzüldüm
Merve Dizdar, 76. Cannes Film Festivali'ndeki ödül konuşması hakkında, "Kadınların hak ettikleri kadar güzel bir hayat diledim. Kimseye kötü bir şey demedim" dedi.
DUVAR - Nuri Bilge Ceylan'ın "Kuru Otlar Üstüne" filmindeki rolüyle 76. Cannes Film Festivali'nde En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'ne değer görülen Merve Dizdar, ödül konuşması hakkında konuştu.
Oksijen’den Binnaz Saktanber'e konuşan Dizdar, "Mücadele tek mi? Her kadın bambaşka bir mücadele içinde değil mi? Hepsi için çok güzel, hak ettikleri kadar güzel bir hayat diledim. Kimseye kötü bir şey demedim. Tam tersine çok içten iyi dilekler diledim. Tüm kadınlarımıza. Bu kadar mutluyken kalkıp ülkemi nasıl kötülemiş olabilirim?" dedi.
'BİR SPORCU NASIL ÜLKESİNİ TEMSİL EDİYORSA ÖYLE HİSSEDİYORUM'
Herkes çok mutlu olduğu için mutlu olduğunu, bundan dolayı kendisiyle gurur duyduğunu belirten Dizdar, "Bu hissettiğim şeyi hayatım boyunca hiç hissetmedim. Benim mutluluğumdan çok daha önemli, çok daha büyük bir güç hissediyorum. Benim mutluluğum bir kenarda dursun, hiç önemli değil. Ülkemdeki herkesin mutluluğu daha önemli benim için. Hala tam olarak idrak edemiyorum ama herkes çok mutlu olduğu için çok mutluyum. Bundan ötürü gurur duyuyorum kendimle. Bir sporcu nasıl gidip ülkesini temsil ediyorsa öyle hissediyorum kendimi" ifadelerini kullandı.
'HER KÖTÜLÜKTE MUTLAKA KADIN BİR YERDEN ÇIKIP UMUT OLUYOR'
Konuşmasından ve kendisinden umut alan, cesaret alan kadınlara da seslenen Dizdar, "Bu noktaya gelinceye kadar çok zorluklar yaşadım, o kadar iyi bildiğim şeyler ki bunlar. Ama kadınlardan daha güçlü bir varlık da bilmiyorum. Bunu öylesine söylemiyorum, o konuşmayı da öylesine yapmadım. Gerçekten bize çok güveniyorum ve bize çok inanıyorum ben. Her kötülükte mutlaka kadın bir yerden çıkıp umut oluyor. Bu umudu herkesin gözünde gördüğüm için çok mutluyum" diye konuştu.
Konuşması hakkında da yorum yapan oyuncu şu ifadeleri kullandı:
"Filmi de ilk defa Cannes’da izledim ve kendi kendime 'Bu muhteşem bir film. Mutlaka bir ödül alacak!' dedim. Kendim bir ödül alacağımı düşünmedim ama filmin bir ödül alacağını hissettim. Çok heyecanlıydım. İçimden 'Merve hayatını adadığın mesleğin en önemli festivalindesin. Riske etme. Ödül almam bence mümkün değil ama eskaza böyle bir şey olursa doğaçlamaya bırakma, konuşmanı yaz' dedim. Çünkü ben hitabette iyi biri değilim. O yüzden yazmak zorundaydım. Belki herkese basit gelebilir ama ağzımda tükürük bile kalmamıştı heyecandan, o kadar zor ki orada olmak. Benim İngilizcem maalesef ki çok iyi değil, Fransızcam da yok. Ama bu dillerde konuşabilsem bile kendi dilimde konuşmak isterdim. Oyuncuyum, istesem ezberleyip İngilizce yapabilirdim ama istemedim. Türküm ve bu ülkenin bir evladı olarak Türkçe konuşmak istedim."