Metin Külünk'ün ismi Almanya'da da suç örgütü soruşturmasıyla gündem olmuştu
Sedat Peker'in açıklamalarıyla gündemde olan Metin Külünk'ün ismi, suç örgütü olarak kabul edilen Almanyalı Osmanlılar soruşturmasında geçmişti. Külünk'ün örgüte para verdiği iddia edilmişti.
DUVAR - Organize suç örgütü liderliği suçlamasıyla aranan ve yurt dışında olan Sedat Peker'in videolarında dile getirdiği iddialar gündemdeki yerini koruyor. Peker, son olarak Serdar Ekşioğlu'yla yaptığı görüşmeyi yayınladı.
Ekşioğlu'nun, Peker'in avukatını gönderip karakolda bir milletvekilinin darp edilmesi iddiasıyla ilgili hatırlatmasını onayladığı görüşmede Peker, “Metin ağabey sözde karakol amirini organize edecekti, ilkin iki kişi kavga edecekti. Öyle bir organizasyon olmayınca karakol amirini ayarlayamadı” dedi. Ekşioğlu da “Ben oradaydım” karşılığını verdi.
Ekşioğlu, “Metin abi biraz kopuk. Kendisinin üstü çizilmiş durumda” ifadelerini kullanırken Peker, “Nasıl üstü çizilmiş? MKYK'ya girdi” dedi.
Peker'in "karakolda dövdürdüm" dediği eski AK Parti milletvekili Fevzi İşbaşaran da Külünk'e "Herkes sana soruyor, bir kez daha soralım. Sedat Peker'den 10 bin dolar maaş alan sen misin" sorusunu yöneltti. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bir siyasetçinin Peker'den ayda 10 bin dolar aldığını söylemişti.
Deutsche Welle Türkçe'den Elmas Topcu'nun haberine göre, Sedat Peker'in videolarıyla yeniden öne çıkan Metin Külünk'ün adı, Almanya'da da organize suç örgütü bağlantıları iddialarıyla gündeme gelmişti.
24, 25 ve 26'ncı dönem AK Parti milletvekilliği yapan Metin Külünk, uzun süre Almanya'daki Türkiye'den giden göçmenlerin yakından tanıdığı bir isimdi. Geçen yıllarda adı hemen hemen haftada birkaç günü Almanya'da bir etkinlikte, toplantıda veya AK Parti'nin lobi kuruluşu olarak nitelenen şimdiki adıyla Uluslararası Demokratlar Birliği (UID) önceki adıyla Avrupa Türk Demokratlar Birliği (UETD) teşkilatlarında ziyaret veya faaliyetlerde geçiyordu. Külünk için “Erdoğan'ın Almanya'daki Türklerden sorumlu adamı” yorumları yapılıyordu.
Alman medyasında 2017'nin sonu ve 2018'in ilk aylarında yayınlanan haberlerde Külünk'ün, boks derneği olarak kurulan ve faaliyetleri yasaklanan Almanyalı Osmanlılar (Osmanen Germania) isimli organize suç çetesi ile yakın ilişkiler içinde olduğu; örgütün Külünk ile UETD'nin eski bir yöneticisi üzerinden bağlantıya geçtiği iddia edildi.
Bu iddianın ortaya atılması, Stuttgarter Nachrichten, ZDF ve Der Spiegel'in yayınladıkları, soruşturması tamamlanan ve iddianamesi kabul edilen Almanyalı Osmanlılar davası hakkındaki haberlerle oldu. Hessen Emniyet Teşkilatı’nın gizli dinleme ve takibat protokollerine dayandırdıkları haberlerde de Metin Külünk’ün adı geçti.
DİNLEMELERİ RAPOR EDEN POLİS: ALMANYALI OSMANLILAR ANKARA İLE YOĞUN BAĞLANTI İÇİNDE
Protokollere göre, polis soruşturma kapsamında yaptığı telefon dinlemelerinden birinde Metin Külünk’ün bir görüşmesine denk geldi. Görüşmede telefonun diğer ucundaki kişi ise Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dı. Polis dinlemesine takılan 1 Haziran 2016 tarihli o konuşmada Külünk'ün, Federal Meclis tarafından kabul edilen Ermeni Soykırımı tasarısına karşı yeni bir gösteri hakkında Erdoğan ile konuştuğu rapor edildi.
Kayda geçen bir başka konuşma da eski adıyla UETD yeni adıyla UID adlı kuruluşun o dönem Ren-Neckar Bölge Teşkilatı Başkanı Yılmaz İlkay A. ile Metin Külünk arasında geçiyor. Polis kayıtlarına göre, görüşmede A., Almanya’daki AK Parti taraftarlarının silahlanmasını talep ederken, Külünk ise “Almanya'da Kürtlerin kafalarına sopalarla vurulup dövülmesini, bunun görüntülenmesini ve görüntülerin de hükümete aktarılarak, muhaliflerin korkutulmasında kullanılmasını” istiyor.
İddianameye temel teşkil eden bu dinleme kayıtlarını rapor eden bir memurun, “Almanyalı Osmanlılar Ankara ile yoğun bağlantı içinde. Söz konusu grup Türkiye'nin Almanya'daki dayakçıları” diye not düşüyor.
DARMSTADT SAVCILIĞI, METİN KÜLÜNK HAKKINDA SORUŞTURMA AÇTI
Metin Külünk'ün Almanya ziyaretlerinin durmasına yol açan en ciddi suçlama ise Darmstadt kentindeki soruşturmada öne sürülendi. Neue Zürcher Zeitung gazetesinin 25 Kasım 2018 tarihli bir haberinde, Alman makamların tuttuğu 2017 tarihli "gizli" ibareli bir rapora işaret ediliyor. Raporda "İsviçre lojistik faaliyetlerde örgüte (Almanyalı Osmanlılar) para ve silah sağlamada büyük öneme sahip" ifadesinin yer aldığı aktarılıyor.
Yine aynı haberde Türkiye'nin Almanyalı Osmanlılara silah temininde maddi destek verdiği öne sürülüyor ve çetenin lideri olduğunu iddia eden Mehmet Bağcı'nın İsviçre'de scorpion marka bir silah, şarjör ve mermi ısmarladığı belirtiliyor. Koblenz'de silahın teslimatının yapılmasından kısa süre sonra alan grubun polis kontrolüne takıldıkları ve o zamandan beri Darmstadt’da soruşturma yürütüldüğü belirtiliyor.
Soruşturmayı yürüten Darmstadt kentinin bağlı bulunduğu Hessen Emniyet Teşkilatı, Almanyalı Osmanlılar bir organize suç çetesi olsa da giderek siyasileştiğini, AK Parti ve UID'in (eski adıyla UETD) tesiri altına girdiğini savunuyor. Darmstadt Savcılığı o dönem Metin Külünk ve MİT mensubu olduğu iddia edilen bir kişi hakkında daha soruşturma başlatıyor. O dönemden beri Metin Külünk'ün Almanya'ya gelmediği dikkat çekiyor.
'ALMANYALI OSMANLILARA PARA VERDİ' İDDİASI
ZDF ve Stuttgarter Nachrichten'in, Alman emniyet birimlerinin takibat protokollerine dayandırarak verdiği Aralık 2017 tarihli ortak bir haberinde ayrıca Metin Külünk'ün Almanyalı Osmanlılara çok defa para verdiği veya verdirdiği de ileri sürülüyor. Soruşturmayı yürüten ekip, bu parayla silah satın aldığından yola çıkıldığı iddia ediyor.
KUZEY REN-VESTFALYA İÇİŞLERİ BAKANI REUL: AK PARTİ İLE BAĞI VAR
2016-2018 yıllarında federal meclise veya farklı eyalet parlamentolarına sunulan soru önergelerine verilen cevaplarda Almanyalı Osmanlıların özünde uyuşturucu, kara para aklama, silah kaçakçılığı, adam yaralama, haraç, şantaj gibi tipik organize suç çetesi faaliyeti yürüttüğü, ancak diğer yandan üyelerinin hem AK Parti hem UID, (Eski UETD) hem de ülkücü ve milliyetçi çevrelerle ilişkisi olduğu iddia ediliyor.
Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinin İçişleri Bakanı Herbert Reul, 22 Ocak 2017 tarihli bir soru önergesine verdiği cevapta, “Almanyalı Osmanlılar siyasi boyutu da olan, Türk milliyetçiliği ve internette hatta aşırı sağcı görüşleri savunan rockçı gruplar benzeri bir çetedir” demişti.
Reul, “Almanyalı Osmanlıların siyasi boyutunun görünürlüğü çetenin önde gelenlerinin AK Partililer ile bağı, Türk yargısıyla ilişkisi, AK Parti'nin lobi kuruluşu UETD'nin etkinliklerinde güvenlikten sorumlu olması ve Türk hükümetini destekleyen gösterilere katılmasıyla ortaya çıkmaktadır" ifadelerini kullanmıştı.
Baden-Württemberg eyalet parlamentosuna sunulan bir soru önergesinde ise Almanyalı Osmanlıların "Dünya Başkanı” diye niteledikleri liderleri Mehmet Bağcı'nın bir grupla Erdoğan'ın Başdanışmanı İlnur Çevik’i ziyareti ve ziyarete dair paylaştıkları fotoğrafa dikkat çekiliyor. Ziyaret ile ilgili olarak yapılan paylaşımda "Saygıdeğer kurucumuz ve Cumhurbaşkanımızın danışmanlarından İlnur Çevik, Almanyalı Osmanlıları Cumhurbaşkanlığı'nda kabul etti" deniyor.
Fotoğrafta da Mehmet Bağcı'nın yanındaki İlnur Çevik'in gömleğinin üzerine Osmanen Germania (Almanyalı Osmanlılar) logolu gri bir tişört giydiği görülüyor ve Cumhurbaşkanlığının yurt dışındaki terör örgütlerine karşı mücadele eden Türk vatandaşlarının arkasında olduğunu söylediği belirtiliyor.
ALMANYALI OSMANLILAR NE ZAMAN KURULDU?
Alman emniyetinin verilerine göre, "rokçı organize suç çetesi benzeri" diye tanımlanan Almanyalı Osmanlılar 2014 yılı sonu 2015 başında kuruldu. Kendilerinin tanımlamasına göre boks kulübü olarak kurulan yapılanma kısa sürede Almanya, Türkiye, Avusturya, İsveç ve İsviçre'de örgütlendi.
Almanyalı Osmanlılar üyesi 8 kişiye yönelik soruşturma 2017 yılı sonunda tamamlandı. 26 Mart 2018'de de Stuttgart'ta dava görülmeye başladı. Ocak 2019'da sonuçlanan davada 7 sanık uyuşturucu ticaretinden, şantaja, fuhuşa zorlamadan ağır adam yaralamaya farklı cezalara çarptırıldı.
Almanyalı Osmanlılar Stuttgart Teşkilatı Başkanı Levent U.'ya 6 yıl 6 ay, Almanyalı Osmanlılar Dünya Başkan Vekili Selçuk S.'ye 3 yıl 4 ay hapis cezası verildi. Almanyalı Osmanlılar Dünya Başkanı Mehmet Bağcı ile diğer sanıklar tecilli hapis cezasına çarptırıldı.
DAVADA 'SİYASİ BOYUTU EKSİK' TARTIŞMASI
Davaya bakan hakimler sıkça Almanyalı Osmanlıların finanse edilmesi, AK Parti veya hükümetle ilişkisi ve oradan yönetilip yönetilmediği konusunda olayın siyasi boyutu olduğu iddiasını dile getirdi. Ancak sonunda bu bağlantıları tüm hatlarıyla ortaya koyacak somut kanıtlar bulunamadığı belirtildi.
Temmuz 2018'de Federal İçişleri Bakanlığı’nın yasakladığı Almanyalı Osmanlıların Stuttgart'taki davası, Ankara ile bağlantısı Almanya'daki önemli davalardan biri oldu ve büyük ilgi gördü. Ancak siyasi boyutun öne çıkmaması eleştirildi.
Davadaki siyasi boyutun aydınlatılması önündeki en büyük engel, farklı eyaletlerde yürütülen soruşturmada yapılan dinleme protokollerinin ve gizli polislerin ifadelerinin Stuttgart’ta görülen davanın mahkeme heyetine sunulmaması oldu. Almanya’da geçmişte de Türkiye bağlantılı benzer davalarda soruşturmayı yürüten bazı polislerin, güvenlik memurlarının ifadeyi, istihbaratın iş birliğini reddetmesi nedeniyle benzer şekilde aylar süren yargılama sürecine rağmen hafif cezalarla veya takipsizlik kararlarıyla sonuçlanmıştı.