MİT'in 'etki ajanlığı' savunmasına 'Anayasa Mahkemesi'ne gider' yorumu

Meclis gündemindeki 'etki ajanlığı' teklifini TBMM Adalet Komisyonu toplantısında değerlendiren MİT Hukuk Müşaviri Fuat Midas'ın açıklamalarını siyaset nasıl karşıladı?

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - MİT Hukuk Müşaviri Fuat Midas, TBMM Adalet Komisyonunun 23 Ekim 2024’teki toplantısında 'etki ajanlığı' düzenlemesine dair yaptığı açıklamalarda "etki casusluğu" kavramının yasalara girmesinin “teşkilat ve devlet” açısından bir “ihtiyaç” olduğunu anlattı. 

Midas'ın verdiği örnekleri aktaran yetkinreport.com yazarı Murat Yetkin siyasetçilerin verdiği karşılıkları da değerlendirdi. Midas'ın konuşmasında yer verdiği, “Örneğin, İsveç’te mukim, bir yabancı şahıs, ülkemize geliyor. Ülkemizde tatil veya iş, başka bir saikle bulunurken, o kişiyi hedef alan diğer ülkenin istihbarat teşkilatı, burada taşeron olarak kullandığı bir uyuşturucu şebekesi aracılığıyla bu şahsı kaçırmak istiyor. Bunu kaçırmak için de şahsın kişisel bazı zafiyetlerini kullanmak suretiyle faaliyeti yürütüyor. Biz, bu kişiyi yakalatıyoruz. Bu kişinin somut da aldığı ceza bir yıl on iki ay hapis cezasıdır. Niye? Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmadır” gibi örneklerle gerekçelendirmeye çalıştığı düzenleme teklifine dair yasa bugün TBMM Genel Kurulunda "Noterlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi" içinde görüşülecek.

Adalet Komisyonunda olduğu gibi Genel Kurul'da da kabul edilmesi beklenen yasaya dair 'muhalefet kadar iktidar milletvekillerinin de itirazlarla karşılandığını belirten Yetkin, etki ajanlığı yasasının Anayasa Mahkemesi'ne götürüleceğini öngördüğünü belirtti. Yetkin'in yazısından komisyondaki tepkileri aktardığı bölüm şöyle:

"MİT Hukuk Müşavirinin örnek ve açıklamalarının Adalet Komisyonunda sadece muhalefet değil, iktidar kanadından da soru ve itirazlara neden olduğu gözleniyor.
Örneğin Komisyon Başkanı, AK Partili Cüneyt Yüksel, emlakçılık yapan bir kişinin istemeden bir istihbarat operasyonunun parçası haline gelirse durumunun ne olacağını sormuş.
Anayasa hukukçusu, Gelecek Partili Serap Yazıcı Özbudun, yasanın 16’ıncı maddesinin suç ve cezanın belirsizliği nedeniyle Anayasa’nın 2’inci maddesine aykırı olduğunu, geri çekilmesini talep ediyor.
CHP’li Cumhur Uzun, 'Eğer' diyor; 'Türk Ceza Kanunu’nda gelişen ve çeşitlenen casusluk faaliyetlerinin mücadele içinde yetersiz bir madde varsa söyleyin, hemen getirelim. Biz bu ülkenin milletvekilleriyiz. Ama konuyu yurttaşlarımızın da hukuk güvenliğini tehlikeye atmayacak şekilde yapalım.' "

YAZININ TAMAMI

 

 

(ALINTI)