Münevver Karabulut'un annesinden Tülay Garipoğlu'na yanıt: Bir daha adımı o kirli ağızlarına almasınlar

Münevver Karabulut'un annesi Nagihan Karabulut, Tülay Garipoğlu'nun açıklamalarına "Adımı ağzına almasın. Kimse bana Cem Garipoğlu denen caninin öldüğünü iddia etmesin" cevabını verdi.

Fotoğraf: DHA
Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Münevver Karabulut’un katili Cem Garipoğlu'nun mezarındaki DNA örneklerinin Garipoğlu ailesinden alınanlarla uyuştuğu açıklandı. Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, ailenin rapora itiraz edeceğini açıkladı. Cem Garipoğlu'nun annesi Tülay Garipoğlu dün yaptığı açıklamada, "Artık üzerine konuşulacak bir şey kalmadığını düşünüyorum. Müsaadenizle artık acımızı yaşayalım. İki tarafın da ayrı ayrı acılarla kavrulduk. Bana değilse de Nagihan Hanım'a acıyın lütfen" dedi.

Münevver Karabulut'un annesi Nagihan Karabulut, Tülay Garipoğlu'nun açıklamalarına cevap verdi

Odatv'nin haberine göre anne Karabulut, "Adımı ağzına almasın. Kimse bana Cem Garipoğlu denen caninin öldüğünü iddia etmesin. Ben inanmıyorum" dedi.

'15 YILDIR BİR DEFA BAŞSAĞLIĞI DİLEMEDİ'

Anne Karabulut, şöyle konuştu:

"Bu caninin annesi 'Bana değil de Nagihan Hanım'a acıyın lütfen' demiş. Kendisine soruyorum, oğlu kızımı canlı canlı testereyle keserken bana acıdı mı? Bu caniyi 197 gün boyunca saklayıp adalete teslim etmezken kendisi bana acıdı mı? Adli Tıp'ta, yargıda, emniyette dosyanın üstünü örtmek için yaptıklarından sonra bana acıdı mı? Kan gölüne dönen evi temizleyip, kızımın kafasını kestikleri testereyi saklarken bana acıdı mi? Mahkeme kendisini bundan mahkum ederken bana acıdı mı? Kanlı kanepede çocuklarıyla birlikte mutlu aile pozları verirken, kahkaha atarken bana acıdı mi? Her yıl 3 Mart’ta kutlamalar yaparken, testereli paylaşımlar yaparken bana acıdı mi? 15 yıldır bir defa başsağlığı dilemeyip, rahmet dileklerini iletmediğinde bana acıyor muydu? Bir de Orhan Şahin denilen avukatları çıkıp, ben kanlı kanepedeki kahkahaları ve fotoğrafı görmedim, hatırlamıyorum diyor. Adli Tıp’ta, emniyette ve yargıda yaşattığı skandalları hatırlıyor mu Orhan Şahin? Bunlar insan değil, insanlıktan nasibini almamışlar, vicdanları yok. Mezarlık demeye bin şahit ister, hiçbir şey yok, Adli Tıp'tan cesedi almaya bile avukatları Orhan Şahin’i gönderiyorlar."

"ÖLDÜĞÜNE İNANMIYORUM"

Cem Garipoğlu'nun öldüğüne inanmadığını belirten Karabulut, şöyle devam etti:

"Kimse bana Cem Garipoğlu denen caninin öldüğünü iddia etmesin. Ben inanmıyorum. Avukatıma da fethi kabir için de, rapora itiraz için de biz aile olarak talepte bulunduk. Onları Allah’a havale ediyorum, bu dünyada da, öbür dünyada da insanlıktan nasibini almamış olan bu Garipoğlu ailesine hakkımı helal etmiyorum. Şimdi çıkıp yaptıkları bunca pisliğe rağmen kendilerini mağdur duruma düşürmeye çalışıyorlar, benim adımı bir daha o kirli ağızlarına almasınlar. Cem Garipoğlu’nun öldüğüne inanmıyorum. Kızımın kanının yerde kalmaması için sonuna kadar hukuki mücadelemiz devam edecek."

'REZZAN EPÖZDEMİR OLMASAYDI BU DOSYANIN ÜZERİ ÖRTÜLÜRDÜ'

"Rezzan Epözdemir olmasaydı üzerini örteceklerdi" diyen Nagihan Karabulut sözlerini şöyle tamamladı: "O tek başına Adli Tıp, yargı emniyetteki bütün usulsüzlüklerle mücadele etti. 15 yıldır bizimle birlikte hiçbir talebi olmadan mücadele ediyor, o olmasaydı böyle kararlar çıkmaz, dosyanın üzeri örtülürdü, mezar da açılamazdı. Garipoğlu ailesi bunu bildiği için ona saldırmaya çalışıyor. Allah avukatımız Rezan Epözdemir'den de razı olsun. Bu dosyanın üzeri örtülmediyse onun sayesinde olmuştur."

 

 

(ALINTI)