Murat Yetkin yazdı: Yaptırımlar ve dış politikada da acı ilaca doğru
ABD'nin açıkladığı yaptırım kararını değerlendiren Murat Yetkin, Türkiye'nin bu tarz yaptırımlara karşı direnme geleneği olsa da ileriki dönemde acı ilacın içilebileceğini yazdı. Yetkin, "Ankara’ya hâkim olan bu sığ 'bir şey olmaz' anlayışıyla dış politikada bir karar aşamasına, yol ayrımına yaklaştığımız görülebiliyor" yorumunda bulundu.
DUVAR - Gazeteci Murat Yetkin, yayınlanan son yazısında ABD'nin Türkiye'ye yönelik yaptırım açıklamalarını değerlendirdi. Yetkin, Türkiye'deki “bir şey olmaz” tutumunun ülkeyi dış politikada da acı ilacı içme noktasına getirdiğini belirtirken, Türkiye’nin müttefiklerinden gelen ekonomik ve teknolojik yaptırımlara karşı durma geleneği olduğunu kaydetti.
ABD Kongresi'ni "siyasi bir miyopluk içinde" olarak yorumlayan Yetkin, kongrenin dış politikada Türkiye’yi Batı'dan uzaklaştırıp Doğu'ya yaklaştıracak ne varsa yaptığını yazdı. AB’nin yaptırımlar için Mart 2021’i bekleme kararının takvime göre yapıldığını aktaran Yetkin, zaten en ağır yaptırımın devreye girdiğini ve bunun F-35'ler konusunda uygulandığını ifade etti. Yetkin'in yazısından bir bölüm şöyle:
"Ama F-35’in de ötesinde Ankara’ya hâkim olan bu sığ 'bir şey olmaz' anlayışıyla dış politikada bir karar aşamasına, yol ayrımına yaklaştığımız görülebiliyor. Bu süreci 2021’in ilk yarısı olarak tanımlamak mümkün. Ulusal çıkarları koruyup boyun eğmemek bir bakıştır ve doğrudur. Ulusal çıkarların sürekli çatışma stratejisiyle korunacağını sanmak ise bir başka siyasi miyopluktur, uzağı görememektir.
Üstelik sürekli çatışma stratejisinin, dış politikada askeri gücü kullanmanın bir sınırı vardır ve bu sınırı ekonomik dayanma gücünüz belirler.
Cumhurbaşkanının yurttaşlardan ellerindeki dolarları Türk lirasına çevirmesi çağrısında bulunduğu ortamda askeri güçle dış politikada kazanım siyasetinin ekonomik sürdürülebilirliğini de düşünmek zorundayız. Acı ilaç, ekonomide olduğu üzere 2021’in ilk yarısında dış politikada da içilebilir."