ÖHD Mersin: Çevik Bir’e uygulanan yasa Tuğluk’a da uygulansın

ÖHD Mersin Şubesi, ileri derece demans hastası olan Aysel Tuğluk’un tahliye talebiyle ilgili açıklama yaptı. Açıklamada, Çevik Bir’e uygulanan yasanın Aysel Tuğluk için de uygulanması istendi.

Dernek binasında gerçekleştirilen açıklamayı avukat Figen Alp yaptı.
Google Haberlere Abone ol

Burcu Özkaya Günaydın

DUVAR - Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Mersin Şubesi Kadın Komisyonu, Kandıra F Tipi Cezaevi’nde tutuklu olan, demans hastası Kürt siyasetçi Aysel Tuğluk’un bir an önce tahliye edilmesi talebiyle dün basın açıklaması yaptı.

Açıklamada demans hastalığı nedeniyle hakkında tahliye kararı verilen Çevik Bir hatırlatıldı ve Tuğluk’un hala cezaevinde olmasının çifte standart yarattığı vurgulandı.

‘MAHKEME TUĞLUK’A PSİKOLOJİK ŞİDDET YAPTI’

Dernek binasında gerçekleştirilen açıklamayı avukat Figen Alp yaptı. 2021 yılında demans hastalığı teşhisi konulan Aysel Tuğluk’un hastalığının ilerlediğini anlatan Alp, hastalığın kişinin gerçeği değerlendirmesini, doğru ile yanlışı ayırt etmesini, bağımsız karar alabilmesini engelleyecek boyuta ulaştığını vurguladı. Alp, Kobane davasında mahkeme heyetinin, avukatını dahi tanıyamayan Aysel Tuğluk’a zorla savunma yaptırmaya çalışarak psikolojik şiddet uyguladığının altını çizdi.

‘TUĞLUK’UN HASTALIĞI TAHLİYE GEREKÇESİ OLMADI’

Alp, mahkeme heyetinin Tuğluk’a “sorgusunun yapılmış olması ve bu aşamada adli kontrol hükümlerinin yeterli olacağı” gerekçesi ile tahliye kararı verdiğini, Tuğluk’un hastalığının tahliye gerekçesi yapılmadığını hatırlattı. Alp, “Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Kurumu’nun verdiği ‘Aysel Tuğluk cezaevinde yaşamını tek başına idame edemez’ raporuna rağmen Tuğluk’un hastalığı gerekçe olmadı. Aysel Tuğluk, Kobane Kumpas davasında tahliye edilse de başka bir dosyadan hükümlü olduğu için mahpus hali şimdilik devam ediyor” şeklinde konuştu.

KANUN HERKESE EŞİT UYGULANMALI

Anayasa’ya göre, herkesin dil, ırk, renk, cinsiyet, din ayrımı gözetilmeksizin kanun önünde eşit olduğunu vurgulayan Alp, “cezaevinde yaşamını devam ettiremeyecek” denildiğinde bu hakkın herkes için geçerli olmasını belirtti ve Çevik Bir gibi infaz erteleme kararı verilmesi gerektiğini vurguladı.